İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Trump’ın, “Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul ediyoruz” açıklamasının ardından baş gösteren tepkileri değerlendirirken şöyle diyor:

Filistinliler gerçeği fark etmeli!

Kuşkusuz Netanyahu’nun fark edilmesini istediği gerçek(!) O’na göre Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğu gerçeği!

Netanyahu Filistinlilerden bir de “barış için çalışmalarını” istiyor.

Ve “aşırılıktan kaçınmaları” gerektiğini söylüyor.

Aslında Netanyahu Filistinlilerden beklediklerini aynanın karşısına geçip bir kez de kendisine söylemesi gerek.

Kendi kendisine gerçeği kabul etmesini hatırlatmalı.

Çünkü Netanyahu’nun görmezden gelmeye çalıştığı “İslam âlemi” bütün gerçekliği ile karşısında duruyor.

İslam âlemi artık emr-i vakilere boyun eğmiyor.

“Siyonizm öyle istiyor” diye Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etmedikleri gibi bir de, “Kudüs’ü Filistin’in başkenti” olarak gördüklerini ilan ediyor.

Bunlar da Netanyahu’nun farkına varması gereken gerçekler.

Filistinlilerden beklediği “barış için çalışma” isteğine kendileri de uymalı.

Kendisi ve de bakanları iki de bir “İslam âlemini taş devrine döndürürüz” diye kurusıkı tehdit de bulunmaktan vazgeçmeliler.

Savaşa değil barışa yönelik açıklamalar yapmalılar.

Filistinlilerden nasıl “aşırılıktan kaçmalarını” bekliyorlarsa kendileri de aynen öyle aşırılıktan kaçınmalı ve çoluk çocuğu kafeslere kapatarak dünya âleme rezil olmaya son vermeliler.

İsrail Başbakanı Netanyahu boyundan büyük laflar ederek, “Nihai olarak hakikat kazanacak” diyor.

Doğrudur hakikat kazanacaktır.

Ama kazanacak olan hakikat Siyonizm’in savundukları değildir.

Kazanacak olan hakikat İslam dünyasının savunageldikleridir. Ortadoğu’da İsrail gibi bir fitne fesat merkezi olmasa bölgede bir damla kan dökülür mü?

İsrail’in bölgedeki varlığının her türlü fitne ve fesadın ana kaynaklığını yaptığı nasıl inkâr edilebilir?

Evet, Netanyahu Filistinlilerden beklediklerini kendilerinin gösterip göstermediğini tartışmaya açmalı.

Görmezden gelmeye çalıştığı İslam âleminin varlığını kabul etmeli ve savaş tamtamları çalmak yerine barış için yapabileceklerini düşünmelidir. Aşırılıktan kaçınma deyince de aklına ilk gelen kendisi ve bakanları olmalıdır.