Dedin-demedim krizi!
Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmazlık konularına her gün “bir yenisi” ekleniyor.
Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu tarafından açıklanan bir olay ABD Dışişleri Bakanı tarafından, “Öyle bir şey söylemedik” diye yalanlanmaya çalışılıyor.
Pentagon tarafından yapılan açıklamalar kafa karışıklığının Türkiye’de değil Amerika’da olduğunu ortaya koymuş bulunuyor.
Böylelikle de “dedin-demedim krizinin” kaybeden tarafının ABD olduğu görülüyor.
Evet, ABD bir yandan Türkiye ile ilişkilerini düzeltmek ister gibi açıklamalarda bulunurken bir yandan ilişkileri berbat edecek söylemlere imza atıyor.
Bu bağlamda ABD’li yetkililerin Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile yaptıkları görüşmede verdikleri sözü de ciddiye almıyor ve inandırıcı bulmuyoruz.
ABD’li uzmanlar İbrahim Kalın’a, “Artık PYD ve YPG’ye silah verilmeyecek” demişler ama buna inanmak ne mümkün!
Benzer sözleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerika’yı ziyareti sırasında Başkan Trump’ın ağzından da duymamış mıydık?
Sonra verilen sözlerin ne aslı çıktı ne astarı!
Kalın’a verilen bu sözlerin, bu teminatların da aynı akıbete uğramasından endişe duyuyoruz!
Son günlerde yetkili ve etkili ağızlardan sıkça Amerika ile aramızda ciddi bir güven bunalımı yaşandığına dair açıklamalar duyuyoruz.
Tam, “Artık gerçeğin farkına vardılar bundan sonra Amerika ile ilişkilerde daha dikkatli olurlar” diye düşünmeye başlayacakken hayal dünyamızı alt üst eden açıklamalar peş peşe geliyor. Amerika’yı artık gerçek yüzü ile tanıdıklarını düşündüğümüz isimler bir de bakıyoruz ki, “Biz bu işleri Amerika ile beraber yürütelim istiyoruz” demeye başlamışlar.
Öyle anlaşılıyor ki Amerika akıllarından bir türlü çıkmıyor.
Yıllardır dost ve müttefik diye belledikleri Amerika yanlarında olmadan bir şeyler yapmak içlerine sinmiyor.
Ama bu Amerika dostumuz da değil müttefikimiz de değil.
PKK’nın da FETÖ’nün de arkasında Amerika’nın olduğu artık kimsenin inkâr edemeyeceği bir gerçek haline gelmişken hâlâ onlarla birlikte iş tutmak istemeyi anlamak mümkün değil.
Bakın iki dışişleri bakanı aralarında bir şey görüşüyor yani güvenli bölge meselesini konuşuyorlar.
Türk bakan bunu açıklayınca ABD’li bakan hemen inkâr ediyor ve “Yok böyle bir şey” diyor ama Allah’tan Pentagon’un açıklaması imdada yetişiyor. Bu adamlarla birlikte nasıl iş yapılabilir?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.