Ey ABD’yi yönetenler!

Tamam, bize inanmıyorsunuz.

Bari kendi istihbarat raporlarınıza bir göz atın!

Bakın o raporlarda sizin yere göğe sığdıramadığınız YPG için ne deniliyor:

YPG, PKK’nın Suriye’deki milis gücüdür!

Neymiş efendim?

YPG, PKK’nın milis gücüymüş, değil mi? Peki, siz ne yapıyorsunuz?

Terör örgütü dediğiniz PKK’nın yurt dışı uzantıları YPG ve PYD gibi oluşumları destekliyorsunuz.

Bu desteğinizle ilgili olarak Türkiye’den itiraz sesleri yükselince onların adını değiştirip SDG yapıyorsunuz.

Oysa hepsi aynı kapıya çıkıyor.

Ve onlara “DEAŞ ile savaşıyorlar” diye verdiğiniz silahlar doğrudan PKK’nın eline geçiyor.

Sonra da aynı silahlar Türkiye’ye yöneltiliyor.

Sonunda Türkiye sınırlarının güvenliğini sağlamak için silaha sarılınca bu defa da, “DEAŞ ile mücadelede dikkatler başka noktalara dağılıyor” diye ağlaşıyorsunuz. Hiç kuşkusuz “ne yaptığınızı bilmeyecek” kadar aptal değilsiniz.

Bunları bilerek ve kasten yaptığınızdan eminiz. Çünkü sizin derdinizin başka olduğunu biliyoruz. DEAŞ ile savaş iddianız kocaman bir palavradan başka bir şey değil!

Sizin kafanızın ardında Büyük Ortadoğu Projesi yani kısaca BOP diye bir takıntınız var.

Siz bölgedeki mevcut devletleri yok edip yerlerine birçok devletçik kurma peşindesiniz.

Bunun için piyonlara ihtiyacınız var.

YPG ve PYD gibi oluşumları bu amaçla kullanıyorsunuz.

Türkiye itiraz edince de söz konusu örgütleri tanımazlıktan gelmeye çalışıyorsunuz. Ama kendi istihbarat raporlarınız da Türkiye’nin dediklerini teyit ediyor.

Bize inanmıyorsanız istihbarat raporlarınıza bakın.

Ve bu saçma sapan oyuna bir son verin.

Türkiye silaha sarılınca, “Askerlerimizin can güvenliği tehlikede” diye feryat edeceğinize yıllardır can güvenliklerini hiçe saydığınız milyonlarca insanı hatırlayın. Topunuzu, tankınızı ve askerinizi alıp bir an önce ülkenize geri dönün. Bizim dilimizi anlamıyorsanız sizin dilinizle söyleyelim: Go Home!