ABD ile ilişkiler neden düzelmez?
‘Son derece reel politik ve mantıklı gerekçelerim var’ demek isterdim. Lakin öyle değil. ABD, tarihinin en karmaşık, tuhaf ve irrasyonel dönemine girdi. Ve bunun sebebi de son derece tehlikeli gerekçeler.
Hayır, hayır komplo teorilerim yok. Sadece ortada olan biteni okuduğunuzda, siz de bu ilişkilerin düzelme ihtimalinin olmayacağını göreceksiniz.
“YALNIZ AMERİKA” İÇİN DÖRT NEDEN
ABD ile ilişkileri kötü olan ve ABD politika değiştirmezse ileride de düzelmeyecek olan sadece bizim ülkemiz değil. Time Dergisi, Ocak sayısında bu durumu şöyle özetlemiş: “Amerika Alone” (Amerika tek başına). Dergi, Trump politikalarının ABD’yi nasıl yalnızlaştırdığını, dünyanın geri kalanlarıyla nasıl kavgalı olduğunu ve tek başlarına kaldıklarını anlatıyor.
Suçu Trump’a atmakla bence hata ediyor Time. Zira tek sebep (ABD medyasının kullandığı deyimleriyle ifade edecek olursak) ‘patavatsız, dengesiz, turuncu kafa ABD Başkanı’ değil. ABD’nin dünyada herkesle kavga etmesi ve yalnız kalmasının sebeplerini şöyle sıralama gerek:
1. Başkan Trump’ın tutarsız ve başarısız idaresi.
2. Bakanlıklar ve kritik görevlere eski askerlerin yerleşmesi.
3. Devlete her geçen gün hakim olan Evanjelist Hıristiyan kadrolar yüzünden, önemli kararların reel politik değil, teopolitik gerekçelerle alınması.
4. ABD toplumunda köklü ve sert değişimlerin yaşanması.
İşte bu dört nedenden dolayı, ABD ile ilişkilerimizin düzelmesi mümkün değildir. Sadece bizim değil, (İsrail hariç) kimsenin ilişkileri iyi olamaz.
Biraz daha açıklayayım.
TRUMP FAKTÖRÜ
ABD tarihinin gelmiş geçmiş en dengesiz ve tutarsız başkanına karşı liberaller, solcular ve demokratlar savaş açmış durumda. ABD medyasının (Fox hariç) neredeyse tamamı Trump’ı düşman gibi görüyor. Ancak Trump aşırı sağcı, fanatik Hıristiyan, globalleşme karşıtı, zengin fobik, İslamifobik halk kitlelerinden yoğun destek alıyor.
En önemli desteği ise Pentagon veriyor. İşte bu nedenle, görevden azledilme süreci başlatılamıyor. İç çatışma çıkmasından korkuyorlar. Trump görevde kaldığı müddetçe de işler ve ilişkiler düzelmiyor bir türlü.
ASKER KONTROLÜ
Bugün ABD siyasetini yöneten 5 emekli asker var. Bunlar Savunma Bakanı Mattis, Dışişleri Bakanı Pompeo, Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster, Beyaz Saray Genel Sekreteri Kelley, ABD Ordusu Merkez Komutanı Votel (detaylı bilgi için 15 Mart 2018 yazım).
Bu askerlerin ortak özelliği, asker kafasıyla düşünmeleri ilk başta! Diplomasi, ekonomik öncelikler, müttefiklik gibi, siyasetin ana unsurlarını hiçe sayıyorlar. Hepsi sertlik yanlısı, aşırı dinci, aşırı sağcı, yabancı karşıtı ve İslamifobik.
Suriye’nin Kuzeyinde PKK/YPG devleti kurulması, Barzani’ye bağımsızlık referandumu yaptırılması, Türkiye ile ilişkilerin bozulması bu asker kafalı kişilerin marifeti.
EVENJELİST HIRİSTİYANLARIN ETKİSİ
ABD’de bu insanlara, “Siyonist Hristiyanlar, Amerikan Talibanı” deniyor. Öze dönüşçü, yayılmacı, fanatik Hıristiyan Evenjelist akım, o kadar hızlı büyüyor ki, artık devlet kadrolarına bu insanlar hakim olmak üzere. Oğul Bush zamanında ve şimdi, Beyaz Saray’da İncil okuma toplantıları düzenleniyor.
Hıristiyanlığın bu kolu, Katolik ve Protestanlığa göre daha “kırık bir kafaya” sahip. Yahudilerle işbirliği yapmak istemelerinin asıl sebebi, ‘Tanrıya kıyameti erkene aldırmak’. Gerisini siz düşünün!
Trump, bu ‘koyu dincilerin’ etkisinde şimdi. Kudüs kararının arkasında bu ekip bulunuyor. Trump görevden alınırsa yerine gelecek olan Başkan Yardımcısı Pence ise, tam iman etmiş bir Evanjelisttir (detaylı bilgi için 21 Mart 2018 yazım).
ABD TOPLUMUNDAKİ RADİKAL DEĞİŞİM
Trump’ı seçen bir toplum sosyoloji, psikoloji ve teolojinin laboratuvarı olmalıdır. Nitekim öyle de oldu. ABD entelijensiyası, ‘bu millete ne oldu?’ diye harıl harıl araştırma yapıyor.
Çay Partisi, Alt-Right hareketi gibi organizasyonlar, toplumun en sert, aşırı uç, kırık kafalı tiplerini bir araya topluyor. Bunlar silahlanıyor, eğitim kamplarında eğitim görüyorlar. Cami yapılmasını eylemleriyle engelleyebiliyorlar.
Ortak özellikleri aslında yukarıda saydığım insanların özellikleriyle aynı. Aşırı sağcı, yabacı düşmanı, İslamifobik, globalleşme karşıtı, zengin düşmanı, aşırı dinci…
Bu toplum, Trump azledilse bile yerine benzerini seçecektir.
İLİŞKİLER DÜZELMEYECEK BAŞIMIZIN ÇARESİNE BAKALIM
İşte tüm bu nedenlerle, başta PKK sorunu olmak üzere, kimse ABD ile ilişkilerin düzelmesini beklemesin. Zira rasyonel değiller, akılla hareket etmiyorlar. Kararları ‘İsa-Mesih ne der’ diye düşünerek alıyorlar. Yani teopolitik hareket ediyorlar. ABD (Hıristiyan) ‘şeriat devleti’ olmaya doğru gidiyor anlayacağınız!
Bu yüzden kendi başımızın çaresine bakmalıyız. Ne kadar güçlü devlet olursak, o kadar kendimizi koruruz. Başka çaremiz yok.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.