MHP’ye oy kaptırma kaygısı!
AKP’li dostlarımızın “MHP’ye oy kaptırma kaygısı” giderek daha ağır basmaya başlıyor!
MHP ile öylesine içli dışlı görüntü verdiler ki!
Kendi seçmenlerinin kafası bile karıştı.
Bir de işin içine parti içi anlaşmazlıklar girince aklı iyiden iyiye karışan AKP’li seçmen, “Erdoğan’a oy veririm ama AKP’ye asla vermem” demeye başladı.
Bu durumu önce münafıklık olarak tanımladılar.
Ardından da, “Bir AKP’linin oyunu MHP’ye vermesinin Cumhur İttifakı dışındaki bir partiye vermesinden farksız olacağını” ileri sürmeye başladılar.
Takdir-i ilahinin onları getirdiği noktaya bakar mısınız?
Bizleri Cumhur İttifakı dışındaki partilerle birlikte olmakla suçlarken kendilerini bir yandan Cumhur İttifakı’nın dışındaki bir partiden farkı olmadığını iddia ettikleri MHP ile baş başa kaldılar.
Şimdi bizden bir farkları var mı?
Biz Cumhur İttifakı dışındaki partiler ile birlikte seçim barajını aşmaya çalışıyoruz onlar ise Cumhur İttifakı dışında kalan partilerden bir farkının olmadığını söyledikleri MHP ile sarmaş dolaş!
AKP’lilerin MHP’ye oy kaptırmama kaygısını anlıyoruz.
Ama bu kaygıyı bu yöntemlerle aşamazlar ki!
Oy kaptırmamak istiyorlarsa önce parti içindeki anlaşmazlık konularını çözmeli ve kendileri gibi düşünmeyenleri “hain, münafık, fırıldak” diye ötekileştirmekten vazgeçmeliler.
Hem kendi arkadaşlarını ötekileştiriyorlar hem de buna rağmen “oylarınızı bize vereceksiniz” diye dayatıyorlar.
Olacak iş mi bu?
Siz önce kendi aranızda iç barışı bir sağlayın bakalım.
Önce birbirinizi sevmeye çalışın.
Birbirlerinizin ayıplarını örtmeyi deneyin.
“Kaç kişiyi harcarsak kârdır” anlayışından “kaç kişiyi kazanırsak asıl kazancımız odur” noktasına bir gelin bakalım.
On beş yıldır adam harcama makinesi gibisiniz.
Hep “armudun sapı, üzümün çöpü var” mantığı ile hareket ettiniz.
Şimdi gelinen noktada, “AKP’ye oy vermem” diyenleri suçlamak yerine, “Bu insanları niye küstürdük” hesabının yapılması gerekmez mi?
Tek silahı vereceği oydan başka bir şey olmayan insanların nasırına bu kadar basılıp durulmaz ki!
Kendi seçmenlerine bile gözdağı vermekten çekinmeyen bir siyaset anlayışını anlamakta güçlük çekiyoruz.
İnsanları sevgi çemberi içine almak yerine dayatmalarla bir arada tutmaya çalışmanın abesliği ortada değil mi?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.