Şarlatanlar filminin son sahnesi
Sanki bir film seyrediyoruz.
Sadece 17 iş günü öncesinde 4,03 lira olan dolar, şimdi 4,65 lira.
17 iş gününde %15,4 artış.
Merkez Bankası açıklama yapıyor: “Gerektiği zaman gerektiği müdahalelerden asla kaçınmayız”.
İyi de, yıllık enflasyonu yüzde 5,0 hedefleyen Merkez Bankasına güvenerek hesap yapan iş insanları ne yapsın? Sadece 8 ayda doların 3,40’dan 4,60’a çıkacağını nasıl hesaba katsınlar? Siz enflasyona yıllık yüzde 5 diyorsunuz; ama dolar yıl dolmadan yüzde 37 artıyor.
Ve siz; hala seyrediyorsunuz.
Sadece siz değil; herkes seyrediyor. Kimse sorumluluk üstlenmiyor. Kimse elini taşın altına koyarak bir açıklama yap(a)mıyor.
Piyasa sahipsiz
Ekonomi sahipsiz
Dolar 3,0 liraya geldiğinde “Merak etmeyin 2,5 liranın altına gerileyecek” diyenler. Ya da dolar 3,80’e geldiğinde “3,0 liraya gerileyecek” diyenler. Hatta dolarını bozdur diye kampanya yapanlar....
Bugün dolar 4,65.
Bu sorumluluğu kim üstlenecek? Türk Milletini kandırmanın maliyetini kim ödeyecek?
Gerçekten ortada bir sorumluluk üstlenen var mı?
Oysa ülkemizin beka sorunu vardı: Hani çok ama çok zor bir süreçten geçiyoruz. Hatta bu süreçte bizi açlıkla terbiye etseler bile buna katlanırız diyoruz.
Her şeye tamam diyoruz da.
Bu beka meselesini kimle, nasıl çözeceğiz? Şu ekonomi kadrosuna bakın. Çoğu liste dışında kaldı.
Ya diğer ekonomi aktörleri...
Kurumlar değil; oraya sıra gelmedi henüz. Hani uğurlarında bakanların “hiç” edildiği kadrolar.
H H H
Bu ülkenin bir BEKA sorunu var ise;
Bu ülke bir SALDIRI ile karşı karşıya ise;
Bu ülkeye DIŞ GÜÇLER oyun oynuyorsa;
Bu ülke gerçekten YERLİ ve MİLLİ dava sürüyorsa;
O zaman işimizi daha ciddi yapmamız gerekmiyor mu? O zaman ülkeyi daha ciddi yönetmemiz gerekmiyor mu? Kadroları daha liyakat ve bilge kişilere teslim etmemiz gerekmiyor mu?
Onca büyük ekonomik sorunu iki TV kanalının yayın politikasına bağlayacak kadar akıl yürüten bir meczup kafası ve kadrosu ile bu ülkenin hangi BEKA sorunu çözülebilir? Eğer bir kurtuluş savaşı vereceksek, önce kurtarılacaklara da bakmamız gerekmiyor mu? Kimi, ne için ve ne karşılığı kurtaracağız bu savaşta?
Ben soruyorum: BEKA sorununu hangi kadro ve danışmanlar yürütüyor. Lütfen gözümüzün önüne getirerek olayları bir kez daha geriye sarıp canlandıralım. Herkes bilir ki, filmlerin son sahnesi aslında gerçeklerin de açığa çıktığı sahnelerdir. O nedenle son sahneleri iyi seyredelim ve kayıtlara düşelim.
BİR TEK BİZ KAYBETTİK
Dün yine olan oldu.
Yine Rus Rublesi dolara karşı değer kazandı
Yine Brezilya Reali dolara karşı değer kazandı
Yine G. Afrika Randı dolara karşı değer kazandı
Yine Şili Pesosu dolara karşı değer kazandı.
Ama nerede ise yine bir tek Lira dolara karşı değer kaybetti. 4,54 seviyesinden 4,66’nın üzerine çıktı.
Niye mi?
Galiba ortada sorumluluk üstlenecek kimse kalmadı da ondan.
DENİZBANK SATIŞI
Hakan Ateş açıkladı. Banka 4 kez satılmış; ama yönetim aynı. Demek ki bu yönetimde iş var.
Benim dikkatimi çeken nokta şu: Ruslara satışta fiyat 3,6 milyar dolar ama TL karşılığı 6,6 milyar TL. Bugün TL karşılığı 14,6 milyar liraya çıkıyor ama dolar karşılığı 3,2 milyar dolara geriliyor.
Aradan geçen sürede TL enflasyonu yüzde 60,0. Kısaca TL bazında satış 10,6 milyar ediyordu. Ama 14,6 milyar TL’ye satıldı.
Daha da önemlisi ne? Bugün Türkiye’nin ülke riski nerede... Ülkeden çıkmaya çalışan yabancılar olduğunu biliyoruz. Üç kuruşa satıp gidenler olduğunu duyuyoruz. Böyle bir ortamda Denizbank’ın 14,6 milyar TL’ye satılması bu günlerde duyulan en güzel haber olsa gerek.
Demek ki, özel sektör başarabiliyormuş...
Hatta başardılar bile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.