Saadet Partisi’nin 24 Haziran seçimi öncesi sergilediği performans AKP’li dostlarımızı çileden çıkarmışa benziyor.

Saadet Partisi’ni seçmenlerinin gözünden düşürebilmek için başvurmadıkları yol yok gibi!

Saadet Partisi’ne bir oy bile kaptırmamak için adeta “her yol mubah” anlayışı ile hareket eder gibiler!

Öncelikle Saadet Partisi’nin CHP ile ittifak arayışı içine girmesini hazmedemiyor ve bunu büyük bir ayıp olarak takdim ediyorlar.

Kendi kafalarına göre bir “vatan haini-vatansever” ayrımına gittikleri için onların kafalarına göre takılmayanları çok rahatlıkla suçlayabiliyorlar.

Bu konuda istismar etmedikleri isim yok gibi!

Rahmetli Erbakan hocamızı bile yalanlarına alet etmeye çalışıyorlar ve hiç demediği lafları demiş gibi göstermekten hayâ etmiyorlar.        

Mesela rahmetli Erbakan hocamızın, “Bu CHP’nin laflarına bakıp AKP’nin peşine takılmayın” türünden bir sözünü tepetaklak ederek, “Sakın CHP’nin peşine takılmayın” haline döndürüyorlar.

Yine Saadet Partisi’nin emekli hâkim bir adayını dillerine dolayarak, “Kendilerini mahkûm eden kişiyi aday yaptılar” diye çok rahat çarpıtabiliyorlar.

Oysa suçladıkları kişinin AKP’lilerin iddia ettikleri suçlamalar ile uzaktan yakından hiçbir alakası bulunmuyor.

İzledikleri politika belli!

Belli ki, “Çamur at tutmasa da izi kalır” mantığından yola çıkmışlar. Çamur atıyorlar. Tamam, attıkları çamur tutmuyor ama izinin kalmadığını söylemek mümkün değil!

Vatandaşın kafasını çok rahat çeliyorlar. Ve vatandaşa, “Niye AKP ile birlikte değilsiniz de CHP ile aynı ittifak çatısı altındasınız” diye sordurtuyorlar.

Biz de vatandaşa meram anlatmaya çabalıyoruz.

“Partinizi kapatın gelin” diyen bir anlayış ile nasıl birlikte olunabilir ki?

Saadet Partisi’ni öteki partiler ile karıştırıp bir-iki milletvekilliği vererek kafaya alacaklarını sananlarla nasıl birlikte hareket edilebilir?

Yalanla dolanla hareket edenler ile Saadet Partisi kuşkusuz birlikte olamaz.

Yıllardır Saadet Partisi’nin hakkı gasp edildiği yetmiyormuş gibi şimdi benzer yöntemlerin kullanılıyor olması AKP’li dostlarımız adına üzücüdür.

Onlar her yolu mubah sanıyorlar ama atılan her iftiranın büyük vebali var. Bu vebalin altından nasıl kalkacaklarını hesap etmeliler.