CHP aynı CHP!

Bildiğiniz CHP!

Tanıdığınız CHP!

Yani ilk fırsatta birbirlerinin ayaklarına çelme takanların, birbirlerinin boğazına sarılanların partisi.

Hiçbir değişiklik yok.

Yaşadıkları bunca acı tecrübeye rağmen hala eskiden neyseler şimdi de aynen öyleler.

Öyle anlaşılıyor ki; tek parti dönemlerinde vatandaşlardan aldıkları beddualar hala geçerliliğini koruyor.

Belli ki tek parti dönemlerinde gördükleri zulümden bunalan vatandaşlar bunlara “Birbirinizden bulun” diye beddua etmiş.

Ve şimdi birbirlerinden buluyorlar.

Bir gün, iki gün iyi geçiniyor gibi görünseler de bu görüntü üç günü bulmuyor. Hemen birbirlerine düşüp, karşılıklı suçlamalara başlıyorlar.

Dün Kılıçdaroğlu’nun Deniz Baykal’a yaptıklarını bugün Muharrem İnce Kılıçdaroğlu’na yapıyor.

Tam bir etme bulma dünyası!

Bu kavga sonucunda Kılıçdaroğlu İnce’nin dediği gibi onursal başkanlığı kabul edip köşesine çekilse CHP’de sular durulacak mı?

Elbette böyle bir şey düşünülemez.

Baykal kenara çekildi de CHP’de işler yoluna girdi mi?

Bakın Kemal Kılıçdaroğlu kaç yıldır seçimlere giriyor ve hep kaybediyor ama hala koltuğunu bırakmaya yanaşmıyor.

Hem de “Bu partide koltuk sevdalılarına yer yok” diye iddialı açıklamalar yapmasına rağmen koltuğuna presle kaplanmış fotoğraf gibi yapışıyor!

Evet, başına kim geçerse geçsin CHP’de işler yoluna girmiyor.

Tek parti dönemlerinde millete yapılanlar hala hafızalarda olanca canlılığı ile duruyor.

Allah-u âlem o dönemlerde alınan beddualar hala geçerliliğini koruyor ve CHP bir türlü iflah olmuyor.

Bize kalırsa CHP’liler genel başkan değiştirmekten çok bu durumu dikkati nazara almalı ve söz konusu bu bedduanın etkisinden nasıl kurtulabileceklerini araştırmalılar.

Millet ile helalleşmeden ne huzur bulabilirler ne de rahata kavuşabilirler.

“Birbirlerinden bulmaya” devam ederler.

Helalleşmeden atacakları her adım havada kalmaya mahkûmdur.

Kırk tane genel başkan da değiştirseler yine aynı sıkıntıları yine benzer problemleri yaşamaya devam edeceklerdir.