Müflis dış politika!
Daha düne kadar iktidar tarafından izlenen Suriye politikasının doğruluğunu savunanlar bugün hatadan dönmenin faziletlerini saya saya bitiremiyorlar.
Yandaşlar bile izlenen politikadan duydukları rahatsızlığı dile getiriyorlar ama işbaşındaki kadroların işin farkına vardıkları söylenemez.
Onlar hâlâ hatada ısrar ediyorlar.
Bir yandan Ortadoğu’da oynanan oyunların ortağı ve seyircisi olmayacaklarını ilan ederken bir yandan işin içine balıklama atlıyorlar.
Dış politikamızın ehil ellerde olduğunu söylemek pek mümkün değil çünkü dün Şam’da Cuma namazı kılma hayali ile yola çıkanlar bugün milyonlarca mülteciyi ağırlamak durumunda kaldılar.
Ve artık bir o kadar mülteciyi daha ağırlayacak gücümüzün kalmadığını ifade etmeye başladılar.
Kabul etmek gerekirse Suriye politikasının temelinde ABD’ye lüzumundan fazla güvenmek gibi bir ham hayal yatıyor.
Suriye’de izleyecekleri politikaların ABD tarafından kayıtsız şartsız destekleneceği varsayımından yola çıkanlar bir süre sonra bu düşüncelerinin ne kadar yanlış olduğunu gördüler.
Tamam, Türkiye Ortadoğu’da kalıcı bir barışı sağlamak için yola çıkıyordu ama ABD’nin böyle bir niyeti yoktu ki!
ABD’nin ana hedefi bölgeyi daha çok karıştırmak ve yeni devletçikler üretmekten başka bir şey değil!
Bunun için terör örgütü PKK’nın yurt dışı uzantıları ile dirsek temasına geçtiler ve onları baş tacı ettiler.
Uzantıları binlerce TIR’lık silah ve mühimmat ile desteklerken nihai hedeflerinde elbette Türkiye’nin huzurunu kaçırmak vardı.
Uzantılara verilen silah ve mühimmatların büyük bir bölümü daha sonra PKK tarafından Türkiye’ye karşı kullanıldı.
Şimdi memnuniyetle görüyoruz ki iktidar sözcüleri dünyanın kendisini ABD ekonomisinden koruması gerektiğini söylüyorlar.
ABD’nin sadece ekonomisinden değil her şeyinden korunmanın adeta farz haline geldiği bir dünyada yaşadığımız inkâr edilebilir mi?
Allah-u âlem iktidar sözcüleri de izledikleri politikaların yanlışlığının farkındalar ama bunu dile getirmeye cesaretleri yok.
Yandaşlar durumu itiraf ettiklerine göre yanlış politikanın sahiplerinin de yakın bir gelecekte durumu dile getireceklerini düşünebiliriz.
Yanlışta ısrar etmenin anlamsızlığı ortada!
Bu nedenle “zararın neresinden dönülse kârdır” diyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.