Vakit taktik değiştirme vakti!
AKP’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın dış politikada “taktik değişliğine gidecekleri” açıklamasını duyunca içimizden “keşke iç politikada böyle bir taktik değişikliğine gitseler” diye geçirmiştik.
Herkesi “hain ilan etme” ya da herkesi “düşman gibi görme” huyundan vazgeçilse ne güzel olurdu, değil mi?
Elbette güzel olurdu hem de çok güzel olurdu! Aklımızdan bunlar geçerken bir de duyduk ki Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisi hakkında pankart açan ODTÜ’lü öğrencilerle görüşmüş ve görüşmenin ardından açılan davanın geri çekilmesi talimatını vermiş.
Yani onları affetmiş!
Böyle bir hoşgörü örneğini hoş görmemek ne mümkün!
Keşke iç politikada bu tür hoşgörü örneklerinin sayısı hızla artsa ve insanlar birbirlerine yan bakma yerine birbirlerini kucaklamayı tercih eder hale gelseler. Umarız AKP yönetimi bu konuda da hassas davranır ve bugüne kadar izledikleri gerilime dayalı politikalarında taktik değişikliğine giderler.
Dış politikada nasıl ülke gerçekleri ile dışarıda oluşan algı arasında büyük bir fark oluşmuş ve aradaki makas giderek açılma eğilimi içine girmişse benzer sıkıntılar iç politikada yaşanıyor.
İç politikadaki taktik değişikliğinin temelini farklı düşünceye saygı duyulması oluşturabilir.
İnsanoğlu kendisinden farklı düşünen birini hain ya da düşman gibi göreceğine saygı duyarsa toplumda huzursuzluk kalır mı?
“O da bu ülkenin saygıdeğer bir vatandaşı, farklı düşünüyor olması hain ya da düşman olması demek değildir” denildiği anda elbette ortada sorun kalmaz.
Evet, AKP yönetiminin yerel seçimler öncesinde bir arayış içine girmiş olduğu görülüyor.
Allah-u âlem gerilim politikasının artık para etmediğini fark etmiş olmalılar. Gerilim ve kavga gürültü yerine hoşgörü ve dostluk elinin uzatılması elbette siyasi havayı yumuşatacaktır.
Yani Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun seçim öncesinde altını çizdiği önemli hususlardan biri daha dikkati nazara alınıyor demektir.
Seçim öncesinde ve sonrasında Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun epey hakkını yediler ama sonunda memnuniyetle görüyoruz ki O’nun dediği çizgiye geliyorlar.
Yazımızı iktidar partisinin seçim sloganı ile noktalayalım:
Vakit taktik değiştirme vakti!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.