Londra Adalet Müşaviri kripto FETÖ’cü mü?
Adalet Bakanlığı’nın firari FETÖ sanıkları hakkındaki iade talebini İngiliz Mahkemesi 28 Kasım’da görüştü ve reddetti.
Firarilerden Akın İpek, o dosyadaki bir metni sosyal medyada paylaştı ve, “Bu belge hapishaneleri boşaltır, işten atılanları görevine iade eder, davaların büyük kısmını düşürür niteliktedir” kehanetinde bulundu.
O “belge”nin ayrıntılarını ise Odatv, “İngiltere’ye böyle bir belge gönderildi mi, bakanlık neden sessiz” gibi sorular eşliğinde dolaşıma soktu.
İki gün boyunca tartışılan bu “belge” bizim de dikkatimizi çekti ve gerçek olup olmadığını araştırdık.
Doğru olduğu, ancak Ankara’dan gönderilen dosyada yer almadığı, Londra Adalet Müşavirliği tarafından eklendiği bilgisine ulaştık.
O “belge”de neler var?
Nitekim Adalet Bakanlığı da 3 Aralık’ta, Londra Adalet Müşaviri hakkında 30 Kasım’da inceleme başlatıldığını ve Ankara’ya çağrıldığını açıkladı.
Biz de, o evrakta yer alan hususları yargı mensubu ve hukukçuların değerlendirmesi ışığında haberleştirdik.
Özellikle “10 bin 657 FETÖ davasında beraat kararı verildiği, yerel mahkeme kararlarının yüzde 40’ını Yargıtay’ın bozduğu ve ByLock, hayati önemde bir suç işlemek için kullanılmadığı sürece kanıt olamayacağı” ifadelerinin, Türk yargısının; FETÖ mensuplarına önyargılı davrandığı ve ByLock kesin delil sayıldığı için, İngilizler nezdinde; firarilerinin iade edilmemesi gerektiği kanaati uyandırdığı yönündeki haberi 4 Aralık nüshamızda yayınladık.
Konu soruşturma aşamasında olduğundan; ilgili müşavirin kişilik haklarına saygı için kimliğini gizli tuttuk.
Diğer mecralarda da benzer haberler yer aldı.
Adalet’in görüşü farklı
Ancak, Adalet Bakanlığı yetkilileri o beyanların, Türk kamuoyunda oluşan algının aksine; İngiliz yetkililerde; “Türk yargısı FETÖ’ye karşı önyargılı davranmıyor ve oluşan haksızlar mutlaka ortaya çıkarılıyor” kanaatini oluşturduğunu, Abdullah Murat’ın, iade sürecini olumsuz etkilediği için değil, bireysel davrandığı için görevden alındığını ifade ettiler.
Mümkündür... Yarım bardağın “dolu” veya “boş” olarak telakki edilmesi gibi bir durum.
Beni daha çok rahatsız eden başka bir husus var.
Biz Star olarak, Sayın Müşavirin yazdığı metni değerlendirdik; asla şahsı ile ilgili herhangi bir itham veya imada bulunmadık.
Ama bazı meslektaşlarımızın kolay yargılaması neticesinde, “Londra Adalet Müşaviri Abdullah Murat’ın FETÖ’cü olduğu ve Akın İpek’in iadesini önlemek için (örneğine çok rastladığımız)‘kamikaze dalışı’ yaptığı” yönünde bir algı oluştuğunu fark ettim.
FETÖ tersten vurur
Ezber bozan FETÖ ihanetleri, millet için elzem olan “güven” duygusunu kökünden söküp götürünce, herkesin; herkesten kuşkulandığı bir ortam oluştu.
Nice dürüst insanların, “Yıllardır tanırım, benden daha güvenilir” diye referans verdiği kişiler FETÖ elebaşı çıktı.
Bu yüzden, gerçekten güvenilir insanlar FETÖ’nün operasyonuna maruz kaldı ama savunulamadı.
Hakeza, Abdullah Murat’ın FETÖ’cü olduğuna dair hiçbir bilgi olmadığı gibi namütenahi muteber isimler de net referans verdi.
Zaten kendince, firarilerin iadesine katkı yapmak için bu adımı attığı ifade edildi.
Aslında FETÖ’cü kaçakların, “Bu müşavir bize büyük iyilik yaptı, sayesinde hapishaneler boşalacak” yaygarası, “tercüme edilince” Sayın Murat’a inanılmaz bir kin besledikleri anlamı çıkıyor.
Dikkat, havada kumpas kokusu var.