Bir işadamı ile konuşuyorum, CHP’nin İstanbul’da seçimi alabileceğini söylüyor..
Birçok kişide oluşan bir kanaat var. Seçimler sadece bir kurgu. Her şey bir seremoniden ibaret.. Sonuçta “alavere-dalavere Kürt Mehmet nöbete”.. Koltuğa kimin oturduğu değil, kimin o kişiyi oraya oturttuğu önemli..
Öyle namuslu, çalışkan, dürüst, cesur adamlar aranmıyor.. Aksine açığı varsa tercih sebebi.. Dürüst olması da gerekmiyor. Dürüstlük artı değil, eksi.. Yiyecek, yerken de yedirecek. Sadece büyüklere değil, küçüklere de.. Açı, yoksulu, işsizi de gözeteceksin. Biri ayda 50 YTL’ye fit, öteki 50 milyon YTL’ye.. O, 50 YTL verdiğin adam sırtını dayayacağın yumuşak yastık görevi yapacak.. İcabında patates, soğan, burs, kömür, iftar çadırı filan işi götüreceksin.. Şimdi CHP de bu piyasaya girmeye çalışıyor..
Dalan bu işin öncülerindendi. Her partide şimdi bu tip adamlar var.. Camiye gidip namaz da kılacaksın, cemevine gidip semah da döneceksin.. Locaya gidip sadakat bildirecek, kışlaya gidip selam duracaksın.. Yurt dışından kendine sağlam bir sponsor bulacaksın.. Media ile iyi geçineceksin. Sermayenin ayağına basmayacaksın..
Bana kalırsa bu seçimde büyük bir aksilik olmazsa AK Parti yine büyük farkla seçimi alır almasına da, bundan sonra işi zor.. AK Parti şansını iyi kullanmıyor.. Teşkilat binalarında ruh yok! Aday adaylarının çoğu belinde kaşıkla dolaşıyor.. Kaliteli adamlar değil kapılarını aşındıranlar.. AK Parti göz göre göre elden çıkıyor..
SP’nin yükselişi boşuna değil..
CHP’liler, SP’nin yükselişinden umutlu. AK Parti’nin oy kaybedeceğini düşünüyor ama, DSP’nin alacağı oy da CHP’den gidecek.. AK Partililer de DSP’nin performansından umutlu..
CHP yatırım yapacak iyi bir marka değil. Şimdi kapı kapı dolaşıyorlarmış SP’nin eskiden yaptığı gibi. Daha sonra AK Parti de kuruluşunda o yolu denedi. Ama şansları olduğunu sanmıyorum. Belki bu işe soyunanlar, seçmenden aldıkları öğüt nitelikli cevaplar, tepkilerle hidayete erebilir ya da bu işi uzun süre sürdüremeyebilirler.. Eğer gidip Moda ve Etiler’de yapacaklarsa bu işi, biraz moral bulabilirler, ama bu da onlara yeni oy getirmez. “Eli ayağı boş değil, tuttuğu iç değil” hesabı bir şey olur..
CHP ve Doğan Media ile ulusalcılar, bayram sonrası AK Parti’ye karşı topyekun bir saldırıya hazırlanıyorlar.. Ortak bir cephe kuracaklar, ama bu işin AK Parti’ye fazla bir zarar vereceğini sanmıyorum. Böyle bir şey AK Parti’yi güçlendirir.. Nasıl halk darbecilerin karşısındaki partiye oy veriyorsa, bu üçlünün karşısına kimi çıkartsanız seçimi o kazanır.. Bir de sonuçta Erdoğan iktidar. İktidarın oklarını üzerlerine çekerek kendileri bu işten zarar görürler.. Dahası da var. Erdoğan Kasımpaşalı.. Kasımpaşalılık “Halk adamı” gibi algılanıyor tabanda. Ecevit niye Karaoğlan, Demirel niçin “İslamköylü Çoban Sülü” ise Erdoğan da onun için Kasımpaşalı! Birileri “Kasımpaşalı” sıfatını aşağılamak için kullansa da, Kasımpaşalılık Erdoğan için bir artı oldu! Obama’nın zenciliğinin onun artısı olması gibi bir şey bu! Eğer öfkesi kendini telafisi mümkün olmayan hatalara sevketmezse, hızını, keskinliğini artırır.. AK Parti örgütleri bu dış tehdit karşısında harekete geçer, birlik ruhu canlanır.. Yani bu ortak cephe, sonunda Erdoğan’ın işine yarar.. Erdoğan bu hızla birilerinin ipini çekebilir. Karşı taraf da direnecek olursa ipler kopar..
Görünen devletin içinde bir çatışma var. Ama bir de görünmeyen devletin iç savaşı var.
Bana göre mediadaki, Ergenekon’la ilişkili birilerinin adları açıklanacak. Bu iş oradan sermaye çevrelerine doğru genişleyecek.. Yani bu iş emekli askerler ve birtakım siyasilerle sınırlı kalmayacak..
Görünen o ki, AK Parti dışarıdan gelen tehditlerle değil, öncelikle kendi içindeki sorunlar yüzünden yara alabilir..
Bir dost olarak söylüyorum: Tabanda inanılmaz bir yorgunluk var.. İstanbul il teşkilatına bombalı saldırının ardından tabanın tepkisine bakın, tabanının teşkilatı sahiplenmesine bakın, ne demek istediğimi anlarsınız..
Öncelikle temel haklar konusunda bir ilerleme sağlanması gerek. Eşzamanlı olarak derin devletin tasfiyesi şart..
Türkiye değişen şartları gözönüne alarak ABD, AB, NATO ile ilişkilerini yeniden gözden geçirebilmeli.. Ama önce şu derin yapının tasfiye edilmesi gerek..
Aslında bu derin yapının tasfiyesinde sıra NATO ile hesaplaşmaya da gelecek. Bu pislikler hep onların başının altından çıkıyor.. Ama gel gör ki, bugün AB, ABD ve NATO, bu yapının kontrol dışı unsurlarının tasfiyesi konusunda Ankara’dan daha istekli ve aktif.. Ankara ise, bu yapıyı topyekun tasfiye etmek yerine, aynı şekilde kontrol dışı unsurları tasfiye etme ve kalanını kontrol etme çabasında.. Yani bana göre Ergenekon operasyonu hâlâ olması gereken gibi değil. Hatta bazılarını kurban verip, bu işi lokalize etme ve burada bitirme çabasında olanlar da var..
Ben bu seçimlerden çok büyük bir sürpriz beklemiyorum.. Ama bu seçimden sonra AK Parti’nin işi zor. Onu söyleyebilirim..
Bu seçimlerde herkes oportünist, omurgasız adamlara oynayacak gibi. Adam bir kimlik sahibi olursa, birileri onu sever, birileri sevmez. Adam yanar döner, yiyen-yediren bir tip olursa herkes sever!
Hani “Selam verdim rüşvet değildir deyu almadılar” denilen zaman var, işte öyle bir zamanda yaşıyoruz. Herkes rüşvet istiyor.. Bu tip adamlar revaçta.. CHP de İstanbul’a muhtemelen uygun bir adam göstermeye çalışacaktır. O adamlar da kazanacağı partiden aday oluyor. Yoksa onların ideolojisi, partisi filan yok..
Demokrasi dedikleri, sadece makyaj malzemesi gibi bir şey seçim işlerinde..
AK Parti aday kadrosunu büyük ölçüde yenilemek zorunda.. Hem de tepeden tırnağa.. Ardından teşkilatlarını yeniden gözden geçirip, onlara heyecan yüklemek, misyon yüklemek, yerel politikalar konusunda duyarlılık ve sorumluluk yüklemek zorunda.. Meclis üyeleri ve delegelerin siyasi bir dekor malzemesinden ibaret olmadıklarını göstermesi, hissettirmesi gerek.. Ahbab çavuş ilişkileri, karanlık çıkar ilişkileri ile gölgelenen siyasi dengelerin yeniden kurgulanması gerek.. Ve tabii değişim olacaksa, gelenin gideni aratmaması gerek..
Teşkilat da, taban da, milletvekilleri de yerel yönetimden pay istiyor.. İstediklerini vermezseniz, sizi gitmekle tehdit edebilirler.. Verirseniz bunun arkası gelmez..
Keşke işler bu noktaya gelmeden tedbir alınsaydı. Bana göre geç kalındı, eğer bir yanlış daha yapılırsa, bu sonun başlangıcı olur. AK Parti ANAP’a döner!
Evdeki hesap çarşıya uymayabilir. Bu herkes için böyle! Çünkü bilinmeyenler ve belirsizlikler o kadar çok ki!
Aman dikkat!
Selam ve dua ile..