Bel fıtığı ameliyatı oldu, felç kaldı!

Kocaeli’nin Derince ilçesinde yaşayan iki çocuk annesi Meryem Gülen, şiddetli bel ve ayak ağrıları sebebiyle gittiği Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bel fıtığının olduğunu, bu sebeple ameliyat olması gerektiğini öğrendi. Geçirdiği iki ameliyat sonrasında ağrıları geçmeyen 35 yaşındaki Meryem Gülen, Kocaeli’de bulunan özel bir hastaneye gitti. Tedavi olmak için gittiği özel hastanede omuriliğine platin yerleştirilmesi gerektiğini duyan Gülen, iki gün arayla iki defa ameliyat oldu. Özel hastanede girdiği son iki ameliyatta doktorun yerleştirdiği platinden kaynaklanan hata yüzünden sol bacağının düşük ayak sendromuna bağlı olarak felç olduğunu iddia eden Gülen, platin ile birlikte omuriliğine takılan bir vidanın da her an ölümüne yol açabileceğini söyledi. Yaşadığı sağlık sorunu için tekrar ameliyat olması gerektiğini ancak beşinci bir ameliyatı kaldıramayacağını belirten Gülen, yaşadığı sağlık problemlerine sebep olduğu doktor ve hastane için Sağlık Bakanlığı’na şikayette bulundu.

“Diğer doktorların bana belimin platine uygun olmadığını söylediğini anlattım”

Kendisini ameliyat eden doktora belindeki problemden dolayı platin yerleştirilmemesi gerektiğini söylemesine rağmen doktorun platini yerleştirdiğini iddia eden Meryem Gülen, “Bacak ağrısı şikayeti ile Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittim. Orada beni muayene eden doktor önce iğne, ilaç verdi ve fizik tedavisi önerdi. Fizik tedavi oldum, verilen ilaçları da kullandım. Daha sonra ağrılarımın geçmediğini söyleyince doktor, ameliyat olmamam gerektiğini söyledi. Ben de karar verdim ve ilk ameliyatımı Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde oldum. Ameliyattan bir hafta sonra taburcu olduğumda ağrıların azalmadığını görünce durumu doktora anlattım. Doktor, fıtığın tamamını almadığını ve o bölgede oluşan fıtığın patladığını söyledi. İkinci bir ameliyat olmam gerektiğini söyledi ve 19 gün sonra ikinci ameliyatımı oldum. Bir hafta sonra taburcu oldum. 15-20 gün geçti ağrımın geçmediğini fark ettim. Baktım ağrım geçmiyor, bir ay sonra özel bir hastaneye gittim. Çektirdiğim üç boyutlu emar sonucunda fıtığın tekrar oluştuğunu ve boşluğu dolduğunu söylediler. Oradaki doktor ameliyat olmam gerektiğini söyleyerek, ‘O bölgeye platin yerleştireceğim, geçecek’ dedi. Ben de diğer doktorların bana belimin platine uygun olmadığını söylediğini anlattım. O da bana ‘Hayır, yerleştireceğim, iyileşeceksin’ dedi. Sonra üçüncü ameliyata karar verdik” dedi.

“Beşinci bir ameliyatın kaldıracak durumda değilim”

Beline yerleştirilen platin üzerindeki bir vidanın omuriliğine hasar verdiğini ve sol ayağının felç olduğunu ifade eden Gülen, “27 Temmuz 2017’de üçüncü ameliyatımı oldum. Ameliyattan çıktığımda sol bacağımı hissetmiyordum. Akrabalarım, eşim ve babam doktorla görüşmüşler. Onlara ‘Vidayı yanlış yere koymuşum, tekrar ameliyatla vidanın yerini değiştireceğim’ demiş. Sonra beni ameliyata aldılar. Bir gün arayla dördüncü ameliyatımı da oldum. Vidayı tekrardan yerleştirdi ama ayağımın sinirleri gitmişti. Ayağım için yapılacak hiçbir şey kalmamıştı artık. Üç gün sonra ayağım için hastanede fizik tedavisi görmeye başladım ve hastanede 21 gün kaldım. Ayağımı söylediler bana ama fizik tedavinin de hiçbir faydası olmadı. Daha sonra doktor geldi, ‘Eve git, egzersizlerini yap, hiçbir iş yapma 6 ay sonra iyileşeceksin’ dedi. Eve gittim, 6 ay geçti ama belimin ağrısı hiçbir şekilde geçmedi. Bel ağrımın geçmemesi sebebiyle danışmak amacıyla başka bir hastaneye gittim. Çekilen EMAR ve tomografide platinle birlikte belime takılan vidanın kemiğimi delip geçtiğini ve damarla burun buruna durduğunu söyledi. Hayati riskim olduğunu en ufak bir sendelemede, düşmede ölebileceğimi söyledi ve ‘Bu senin beline yapılmaması gereken bir ameliyat, senin omuriliğine platin uygun değil’ dedi. Beşinci bir ameliyatın kaldıracak durumda değilim” diye konuştu.

“Ölümle burun buruna yaşıyorum”

Tek hayalinin sağlığına kavuşmak olduğunu ifade eden Gülen, “Tekrar beşinci bir ameliyatı kaldırabileceğimi düşünmüyorum. Ağrılarım sıklıkla devam ediyor. Geceleri uyuyamıyorum, ayağımdaki aparat olamadan yürüyemiyorum. Diğer doktorlara da danıştım, ameliyat yapmak istemediler. Hayati tehlikesi olduğu için ameliyat yapamıyorlar. İki tane küçük çocuğum var benim. Ben mağdur oldum, onlar da mağdur oldular. Bu yaşta ortalıkta kaldım diye bilirim. Sağlık Bakanlığı’na şikayette bulundum, haber bekliyorum oradan. Sağlık Bakanlığı’ndan yardım istiyorum. Benim şu durumda yapacak hiçbir şeyim yok. Korkuyorum, oldu da bir yerde düşersem, bir şey olacak diye. Ölümle burun buruna yaşıyorum. Ama hastane müdürü beni ciddiye bile almadan istediğim yere şikayet edebileceğimi söyledi. Yanımda kimse olmadan ben dışarı çıkamıyorum. Hayatım resmen allak bullak oldu” şeklinde konuştu.

“Gece gündüz hayalimde onun iyileşmesi var”

Gelininin yaşadığı sağlık problemlerinin tüm aileyi etkilediğini söyleyen Meryem Gülen’ineşinin babası Nebi Gülen, “Gelinimi gördükçe aile olarak hep perişan oluyoruz. Gece gündüz hayalimde onun iyileşmesi var. Çok perişan olduk, 7 aydır neler çekiyoruz, anlatamam. Gezmediğimiz hastane kalmadı. Oğlumla gelinimin evine gittiğimde çocuklarının durumunu görünce perişan oluyorum ben. Annelerini bu şekilde görünce çocuklar üzülüyorlar, ben de üzülüyorum. Okula giderken sabah kahvaltı yapamıyorlar. Çünkü anneleri yürüyemiyor. Çok mağdur olduk. Ben büyüklerimizden yardım istiyorum. Cumhurbaşkanımız’ın buna el atması lazım. Bir an evvel kızımın iyileşmesini, sağlığına kavuşmasını istiyorum. Bittik artık, nereye gitsek para ödüyoruz” ifadelerini kullandı.

Hastane yönetimi iddialara yanıt verdi

Meryem Gülen’in yaşadığı sağlık sorunlarından kendilerinin suçlu olmadıklarını iddia eden hastane yetkilileri ise Gülen’in hastanelerine başvurduğunda düşük ayak sendromunun görüldüğünü söylediler. Hastanelerinde geçirdiği iki ameliyat öncesinde operasyon sonucunda yaşanabilecek risklerin Meryem Gülen ve yakınlarına iletildiğini belirten yetkililer, Gülen’in geçirdiği operasyonların önceden yapılan test ve tahlil doğrultusunda gerçekleştirildiğini ifade ettiler. Meryem Gülen'in iddialarını ret eden hastane yetkilileri, haklı olan tarafın yargıda belirleneceğini söylediler.