Seçim sonuçlarını Gazze belirleyecek..
İsrail'in saldırıları sürecek olursa iktidarın sandığa ulaşmak için önce Gazze sınavından geçmesi gerekiyor..
Artık her Cuma eylem var..
Gazze'yle yatıp, Gazze'yle kalkacağız..
Ankara'nın bu süreçte İsrail ve Mısır gibi ülkelerden önce Filistinli liderleri Ankara'ya çağırıp aralarındaki tefrikanın sona erdirilmesi gerek..
İslâm Konferansı ve Arap Birliği derhal ve eşzamanlı toplantıya çağrılabilir..
ABD ve AB nezdinde girişimler derhal başlatılmalı.. Çin, Hindistan, Rusya ile bu konular görüşülebilir..
Asya Koalisyonu, Avrupa Koalisyonu, Afrika Koalisyonları oluşturulup, sıkı bir mekik diplomasisi ile ABD ve AB'nin, BM'nin ciddi bir şekilde baskı altına alınması gerek..
İsrail'in uluslararası destekleri kesilirse ve İsrail'e karşı kararlı bir duruş sergilenebilirse İsrail bu işin kendisine pahalıya malolacağını anlayabilir.. Gazze'nin kolay bir lokma olmayacağını, yaptıklarının yanına kâr kalmayacağını göstermesi gerek..
Hatta İsrail, sivil halka verdiği zarardan dolayı özür dilemeye ve tazminat ödemeye zorlanmalı..
Gazze'de yaşanan bir savaş değil. Önleyici vuruş da değil.. Açık ve kaba bir katliam.. Hiçbir bahane ve gerekçe olanları meşru gösteremez.. Ortada büyük bir dengesizlik var. Modern silahlarla donatılmış bir ordu karşısında aç, silahsız, sivil insanlar.. Orantısız güç kullanımı bir savaş suçudur.. Sivillerin hedef alınması insanlık suçudur..
Gazze'de bu durum devam ettiği ve siyasiler bu konuda beklenen tepkiyi göstermediği sürece sandıktan çıkan sonuç, İsrail'e gösterilen tepki ve duyulan öfkenin yansıması şeklinde olacaktır..
İsrail dostluk grubunun yarıdan fazlası istifa etse de, üyelerin yarısına yakını hâlâ orada demektir.. Bakalım onlar bu zulme daha ne kadar seyirci kalacaklar.. Bu halkın ferasetinden ve öfkesinden çekindiklerinden daha çok çekiniyorlar demek ki İsrail'in öfkesinden ya da İsrail'e yakınlığı kendi seçmenlerine olan yakınlığından daha fazla herhalde, ya da başka bir sebebleri var bilmediğimiz, orada bulunmalarının..
Neyseki AK Parti grubu kendi üyelerinin tamamen çekilmesi yönünde bir görüş açıkladı da grub kendiliğinden fesholma noktasına geldi..
Ama bu grubun yöneticileri ve üyeleri hep aklımızda olacak ve gözlerimizi üzerlerinden eksik etmeyeceğiz..
Mekke'nin fethi, Hicri yeni yıl, Aşure derken bir de Gazze katliamı ile giriyoruz yeni yıla..
Hem Sünni hem de Şii Müslümanlar için 2009 zor başladı.. Yeni Hicri yeni yıl da öyle..
Dilerim gelen günler geçen günleri aratmaz..
Yeni yılda oturup yarım kalan kitaplarımı tamamlayayım derken neler oldu.. Gazze'ye gidecek insani yardım gemisi ile mi gideceğim, Ankara'daki, Bursa'daki mitinge mi katılacağım, El Aziz'deki Aşura toplantısına mı katılacağım bilmiyorum..
Ufukta bir ışık yok.. Bekleyişimiz sürüyor..
Bütün bu olanlar arasında bir de seçimleri konuşuyoruz. Adaylar belirlenmeye çalışılıyor.. Rejim tartışması yapıyoruz. Yargı kararlarını tartışıyoruz, ekonomik krizle uğraşıyoruz.. Terör can almaya devam ediyor. Ergenekon'da her gün yeni skandal gerçeklerle karşılaşıyoruz..
Bu durumun ne kadar süreceği belli değil.. Çatışma bölgeye yayılır mı, onu da bilmiyoruz.. İsrail herkesi kendi derdi ile uğraştırmak için bölge devletlerinde yeni sansasyonal provokasyonlar örgütler mi, o da belli değil. Bu kadar bilinmeyen arasında, o kadar çok iş var ki.
Tabii bu kadar tartışma arasında herhalde Anayasa tartışması da kendiliğinden gündemden düşer..
Bakalım bu durumu fırsat bilen derin güçler, bulanık suda balık avlamak için daha ne tezgahlar kurarlar. Malûm kurt puslu havayı sever. Avlanmak için tam uygun bir zaman..
Herkesin çok dikkatli ve sabırlı olması gerek.. Ucuz politikalar, basit sloganlarla bu sürecin küçük hesaplara kurban edilmemesi gerek..
Gazze meselesi Türkiye'nin kendi meselesi olarak görülmeli.. Gazze aşılırsa sıra Kudüs'e gelir. Kudüs aşılırsa ya da Gazze'den sonra sıra Türkiye'ye gelebilir..
Aman dikkat!
Selâm ve dua ile..