Suikast, Saddam füzeleri, 40 milyar dolar ve Ergenekon!
Yeni Şafak gazetesi dün (4 Şubat 2009) Ergenekon operasyonları kapsamında tutuklanan Tuğgeneral Levent Ersöz'le tarihin en büyük ve en karanlık trafiğinin merkezindeyken öldürülen CIA'nın dokunulmaz adamı arasında bağ kurdu. Ersöz'ün “CIA beni öldürmek istiyor” açıklamasının peşine düşen gazete, 2004 yılında Irak'ta yapılan bir suikaste kadar gitti. Ersöz'ün, ABD istihbaratının tam yetkili adamının öldürülmesinden sonra takibe alındığı, bu yüzden korunduğu iddia edildi.
Söz konusu dosyayı Türkiye'nin gündemine sokan benim. Dale C. Stoffel hakkında seri yazılar yazdım. 2005 yılında arka arkaya dört yazı yazdım. Sonraları konuyla bağlantılı çok sayıda yazı yazdım. Ama kimsenin dikkatini çekemedim. Aradan üç buçuk yıl geçtikten sonra, milyarlarca dolarlık karanlık dosya ile Türkiye'nin en kapsamlı iç operasyonu arasında bağlantılar gündeme geldi. Çağrılar yaptım, “Türkiye'nin güvenliği için bu konuyu soruşturun” dedim, “Kuzey Irak-Mersin serbest bölgesi arasındaki trafiği çözersek her şey ortaya çıkar” dedim, “Saddam'ın füzeleri bile Mersin'den kaçırıldı” dedim.. Daha neler söyledim. Ama insanı delirten sessizlikten baksa bir cevap alamadım.
Madem gündeme geldi, 2005 yılında yazdığım dosyayı tekrar dikkatinize sunmak istiyorum. Sadece Türkiye'yi değil, bütün bölgeyi sarsacak türden bir kirli dosya bu. Terörden silah kaçakçılığına, örtülü operasyonlardan suikastlere ve dev miktarda para paylaşımına kadar uzanıyor. Stoffel Dosyası 1, 2, 3, 4 şeklinde yazılan yazılardan oluşan dosya şöyle:
40 milyar dolarlık skandal, kayıp füzeler ve suikastler: (14 Haziran 2005) Bağdat'tan Washington'a, Lübnan'dan Türkiye'ye uzanan büyük kaçakçılık/yolsuzluk operasyonundan, dev silah ticaretinden, Irak'ın kaybolan füzelerinden suikastlere kadar uzanan bir dosya açacağım. Beyaz Saray-CIA-Bağdat'taki kukla yönetim-mafya arasında nasıl bir menfaat paylaşımı olduğundan, 100 TIR'a yüklenen silahların Ürdün üzerinden nasıl İsrail'e kaçırıldığından, boşaltılan silah depolarının akıbetinden, CIA-Boeing-Ukrayna arasındaki X-31 füzesi operasyonunun öneminden, Irak Savunma Bakanlığı'nın açtığı dev tank ihalesinde dönen dolaplardan, CIA-kukla yönetim-silah tüccarları arasındaki gizli anlaşmalardan, 40 milyar dolarlık Saddam dönemi silahlarının kimler tarafından nasıl paylaşıldığından örnekler vereceğim. Irak'tan kaçırılan füzelerin nerede olduğunu, milyarlarca doların nerelere transfer edildiğini, kimlerin bu büyük operasyonda rol aldığını ve en önemlisi de; Lübnan'daki suikastlerin bu kirli ticaretle bağlantısı olup olmadığını sorgulayacağım.
Skandal, Irak'ta çok duyduğumuz “contractor”, yani müteahhitlerden birinin daha öldürülmesiyle ortaya çıktı. Ama olaydan “Irak'ta Amerikalı bir müteahhit daha öldürüldü” bilgisinin ötesinde söz edilmedi. 8 Aralık 2004 tarihinde ortağıyla birlikte öldürülen bu Amerikalı müteahhitin adı Dale C. Stoffel! Stoffel ve ortağı Joseph J. Wemple, kendi şirketleri olan Wye Oak ve CLI adına iş takibi yaparken öldürüldü. İki ortak Taci'de Amerikalı yetkililerle toplantıdan çıktılar, Bağdat'taki Yeşil Bölge'de yine ABD'li üst düzey yetkililerle görüşmeye giderken araçları durdurulup maskeli kişiler tarafından kurşuna dizildi. Stoffel'in bilgisayarına el konuldu. CIA-kukla yönetim-Irak'taki ABD askeri yönetimi-Lübnanlı aracılar arasındaki trafik, devlet ihaleleri, kayıp silahlar, özel yazışmalar, e-mailler böylece ortaya çıktı. Aslında tarihin en karmaşık ve en karanlık ilişkileri ortaya saçıldı.
Stoffel'in kimliği, üslendiği rol, kimlerle ilişkisi olduğu, Türkiye'deki bağlantıları, petrol konusundaki yetkileri, Bush ailesiyle ilişkileri, füze kaçakçılığı dosyası, Gazi (İyad) Allavi, Dale C. Stoffel, Ahmet Çelebi ve Türkiye'den bir isim arasında yapılan, paranın nasıl paylaşılacağını içeren çok gizli tutulması istenen anlaşmanın metni böylece ortaya çıktı. O, CIA'nın Irak'taki gölge başkanıydı ve “The Lawrence of Arabia” (Arap Lawrence) olarak tanımlanıyordu. Ceset görüntüleri hiç yayınlanmadı. Sadece öldürüldüğü açıklandı ve kendisi için ülkesinde cenaze töreni yapıldı.
CIA adına dünya silah ticaretinde önemli işler yürütüyordu. Mesela Boeing'le Rus yapımı “X-31 füzeleri”nin ABD'ye getirilmesi için 11.5 milyon dolarlık anlaşma yaptı. ABD Deniz kuvvetleri bu füzelerin tedariki için 18.8 milyon dolar ayırmış ancak füzeleri elde edememişti. Stoffel füzeleri Ukrayna (Kadife devrim-silah ticareti ilişkisi), Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Rusya'dan transfer etme konusunda taahhütte bulunur. Ancak Boeing adına işi yürüten McDonnel Douglas şirketi ile arasında anlaşmazlık çıkar. Sadece 5 füzeyi teslim edebilmiştir. Olay mahkemeye intikal eder ama dosta kapatılır. Gemilere karşı kullanılan X-31 füzeleri ABD'nin yıllardır peşinde koştuğu, elde edemeyince de bunlara karşı Patriot füzelerini geliştirmek zorunda kaldığını biliyoruz.
Stoffel, ABD ve İngiltere tarafından Irak'ın silahlarını ve envanterini yağmalamak ve gerekli yerlere transfer etmekle görevlendirilir. Söz konusu silahların değeri dudak uçuklatacak kadar büyük. Tamı tamına 40 milyar dolar!
40 milyar doların, kirli trafiğin, kayıp füzelerin, Türkiye ve Kuzey Irak'ın bu ticaretin neresinde olduğuna, suikastlere, Türkiye'deki bağlantılara, Refik Hariri suikastine, para paylaşım kavgasına, PKK'ya silah sağlayan Türk'ün kim olduğuna, Kuzey Irak-Mersin limanı arasındaki kimsenin dokunamadığı ticarete, Saddam'ın füzelerinin Türkiye üzerinden nerelere kaçırıldığına yarın devam edeceğiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.