Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Tolon Paşa’ya!..

Tolon Paşa’ya!..

“Paşa” demek suç ama, bağışla dil alışkanlığı.
Paşam sen en iyisi Silivri’ye dön..
Ha bu arada hani bizi mahkemeye vermiştin ya; sen İzmir’deyken açılmış dava ama, daha sonra sen 1. Ordu Komutanı’yken de devam etti. O dava şimdi adli yargıda ama bu davayı kimse sahiplenmiyor...
Ben o zaman sizi AİHM’e şikâyet etmiştim. Dava şimdi AİHM’de karar aşamasında...
Öte yandan sizin açtığınız dava hâlâ sürüyor.. Siz davayı kaç yılında açmıştınız.. Aradan kaç yıl geçti ve ben hâlâ daha savcılık dahil hiç ifade vermedim. Susma hakkımı kullandım. Sadece esas hakkında konuştum..
Sizin komuta ettiğiniz bir ordu mahkemesinde yargılanıyordum, yargıçlardan biri de doğrudan komutanlık tarafından atanıyordu ve sizin hem davacı, hem de komutan olarak temyiz yetkiniz vardı.
Dava 3 defa Askeri Yargıtay’a gitti.
Ve şimdi Bakırköy’de.. Dava Eyyüp, Bağcılar Asliye Ceza derken en son Bakırköy Asliye Ceza’ya gitti. 2. Asliye Ceza ile 16. Asliye Ceza arasında davaya kimin bakacağı sorun oldu. En son Bakırköy 16. Asliye Ceza dosyayı Bakırköy Nöbetçi Ağır Ceza’ya gönderdi..
Bir hukuk devletinde yargı ve hukuk böylesine baskı altına alınmaz ki!..
Paşam be; istihbaratınız çok kötü. BÇG evine döndü bulunduğunuz ortam.. Ne o konuşmalar?..
Siz, ordu, devlet, herkes bu işte kaybediyor.
Susamaz mısınız?
Ya da Silivri’ye dönseniz.. Hani hiç olmazsa orada suçunuz daha da ağırlaşmaz.. Ne zamana kadar GATA’da kalacaksınız? Gün gelir GATA’dakiler de bu yanlışı daha fazla sürdürmek istemezler..
Paşam be, bu haldeyken kimse sizinle işbirliği yapmaz.. Yapanlar da son anda sözünden cayar..
Sanıyorum sizin ve arkadaşlarınızın yüzünden bu iş başka şekilde hâlledilecek.
Size darbe için destek verenler, sonunda halkın önüne atacaklar..
Dışarıdan destek aldık diye sevinenler, acı gerçeği önceden farkedip, sakın birkaç gün önce saf değiştirmesinler..
Eğer bu terör örgütü, bu çete yargı yoluyla tasfiye edilemezse, o zaman bir darbe bastırılır ve bu iş bitirilir..
Keşke bu iş bu noktaya gelmeden siyaset yoluyla çözülseydi. Ama olmadı..
Özkök bu konuda bir şanstı. Sizin beğenmediğiniz , “Molla” diye suçladığınız Özkök Paşa, TSK için de Türkiye için de bir şanstı.
Sizin gibiler yüzünden o şansı iyi kullanamadı Türkiye..
Siz böyle konuştukça, çevrenizdeki insanlar da dağılacak..
Bakın konuştuklarınızı tekrar dinleyin. Emniyet Müdürü’nü, Vali’yi, gazetecileri tehdit ediyor, silah arkadaşlarınızı suçluyorsunuz...
Sanırım ciddi anlamda psikolojik açıdan dinlenmeye, rehabilite edilmeye ihtiyacınız var..
Paşam be, biraz özeleştiri yapsanız..
Siz eskiden neymişsiniz ya hu!
Hani konuşmalarınızı dinlemek can sıkıcı, sinir bozucu da olsa, “Türkiye neden böyle?” sorusunun cevabını arayanlar için, derin gerçekle yüzleşmek isteyenler için konuşmalarınızda önemli ipuçları var..
Bugün size direnme çağrısı yapanlar, destek veriyor gözükenler, sakın sizi dolduruşa getiriyor olmasın. Gerçekten bunu inanarak yapıyor olsalar bile, yarın karşı tarafa geçmeyecekleri ne malûm?..
Bakın, sadece internete düşmüyor bu konuşmalar, GATA’kulleciler, yerel seçim sonuçlarına ilişkin hesaplar yapıyorlar.. Hesap AK Parti’nin % 40’ın altına düşmesi ile ilgili.. O zaman AK Parti’ye gününü göstereceklermiş.. Bir yandan da dışarıdaki işleri hâllediyor. Misafir kabul ediyor, kendi aralarında yüksek sesle konuşup tartışıyorlarmış.. Hepsi de zımba gibi.. Yazlıklarına taşınacakları günün hesbını yapıyorlar..
Taraf’ta Rasim Ozan Kütahyalı bir süredir, darbe için tarih veriyor.. Eylül-Ekim arası.. AK Parti için yeni bir parti kapatma davası kapıda.. Onun için Tayyip Erdoğan, seçimden hemen sonra parti kapatmanın önünü kesecek bir Anayasa değişikliği için düğmeye basacak.. Genel bir Anayasa değişikliği bu acil değişiklikten sonra yapılacak..
İlk önce AK Parti’nin alacağı oyu görmek istiyorlar.. Sonra askerlerin 30 Ağustos öncesi gibi bir şey yapıp yapmayacağını..
Adamlar AB ve ABD ile, İsrail’den bazı kesimlerden sanki “olur” almış gibi davranıyorlar.. Herhalde, Davos şoku bazı Siyonistleri Erdoğan’ın ipini çekme konusunda Ergenekoncuların safına itmiş olabilir..
Ben yıllardır yazıyorum. Bu iş idari yoldan askerlerin mıntıka temizliği ile hâllolabilirdi. Hâlledilmedi. İş siyasilere kaldı. Onlar da bu işi çözemediler. Şimdi sıra yargıda. Eğer yargı da bu işi çözemezse, o zaman darbecilere kapı açıp, sonra da yuvasından çıkan darbecileri iş üzerinde bastırmaya geliyor sıra..
Aslında hükümet gelişmeleri yakından takip ediyor.. Sistem içinde bu işin tasfiye edilmesini savunanlar, çetecilerin nefes alışlarını bile izliyorlar.. Adamlar zaten patavatsız, paldır küldür.. Dökülüyorlar. Bugüne kadar iyi gelmişler. Bu adamlara yatırım yapacak olanların aklına şaşmak gerek.. Hani derler ya; “akılsız dostun olacağına, akıllı düşmanın olsun” diye.. Böyle dostu olanın düşmana ne ihtiyacı var ki?..
Bakalım, bir de Bayan Eruygur’u dinleyelim..
Hele şu seçimler olsun. Daha Eylül ayına çok var.
O zamana kadar bu gidişle yargının içindeki Ergenekonculara da sıra gelir herhalde..
Ha sahi, daha ne zamana kadar bu adamlar GATA’da kalacaklar.. Yoksa orada daha kolay izleniyor, “dinleniyorlar” diye mi GATA’da tutuluyorlar..
Selâm ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi