Ah can kardeşim!
Onun için "Hiç yanlış yapmadı" diye yazmıştım. Evet, hiç yanlış yapmadı.
Temiz geldi, temiz yaşadı.
Temiz bir siyasetçi, hayır siyasetçiden öte, temiz bir dava adamı oldu.
Yürekliydi.
Hep dik durdu.
Hep kendini aşan işler yaptı.
Hep fedakardı.
Hep davasını öne aldı.
Hep dost canlısıydı.
Hep samimi idi.
Hep bizdendi.
Hep bizim gibiydi.
Hep Anadolu kaldı.
Hep delikanlı kaldı.
Hep can dostu kaldı.
Kimse onda yamukluk görmedi, ondan yamukluk beklemedi. O dümdüzdü. dosdoğru idi.
Siyasetin hiçbir kiri bulaşmadı üzerine.
En zor zamanlarda, o, en diri sözü söyledi:
"Millete dönen namluya selam durmam!" dedi.
Muhsin Yazıcıoğlu...
Onun için içimiz yanıyor.
Evde eşim ağlıyor. Çarşamba'yı Perşembe'ye bağlayan gece saat 01.00. Hala Göksun'un dağlarından, karların, sislerin arasından bir haber bekliyoruz.
Dua ediyoruz.
Bir iyi haber, ah bir iyi haber.
Acaba gece boyu, Türkiye'de kaç milyon yürekten benzeri "ah"lar ve "dua"lar yükselmiştir.
Kaç milyon insanın, annenin, bacının, kardeşin yüreği acımıştır, Muhsin Bey'in annesi, bacıları, eşi ve çocukları gibi...
Ben böyle zamanlarda Cahit Sıtkı'nın mısralarını hatırlarım:
"Gitti gelmez bahar yeli... Şarkılar yarıda kaldı."
Kardeşim Mahmut, ilk tayin yerine giderken Van'ın Gevaş ilçesinde dağda donarak can verdiğinde...
Bacanağım Osman, baldızım Gülcihan ve yeğenlerimiz Ahmet Furkan, Zeyneb ve Tarık, Bolu yolundaki kazada hep birden can verdiklerinde... Dilimden,
Gitti gelmez bahar yeli, şarkılar yarıda kaldı... sözleri dökülmüştü.
Bolu kazasında, hatırlıyorum, Muhsin Bey hem kendisi seferber olmuştu, hem Bolu Emniyet müdürünü seferber etmişti gecenin bir saatinde, cenazelerimizi İstanbul'a götürebilmemiz için...
Muhsin Bey dağlara düştü, dağlarda can pazarı.
İçimde derin bir sızı var.
Bir şey kopuyor yüreğimden.
Canımın bir parçası sanki sönüyor.
Yetimi akranlık duygusu gelip oturuyor yüreğime...
Bir ay kadar önce, onun isteği üzerine, İstanbul'da bir kahvaltıda buluşmuştuk. seçimleri, Ergenekon'u vs'yi konuşmuştuk. Kucaklaşıp ayrılmıştık. O buluşmamızda Sivas'ta, Maraş'ın Çağlayancerit ilçesinde, Yozgat'ın Yerköy ilçesinde seçimi alabileceklerini söylemişti. Üç beş arkadaşın katkısı ile kiralanan helikopterle Çağlayancerit'ten Yerköy'e uçarken dağlara düşmek... Kimin aklına gelir?
Ama hayat bu...
Büyük Birlikliler, kaza haberi duyulduktan sonraki her açıklamalarında "Kader"e sığındılar. İyi yaptılar. Ölüm virajlarını döne döne gelen bir liderin arkadaşları, ancak "Kader"e sığınarak yaşar ve her acıyı, ancak kadere sığınarak hazmederler. Teselli kaderdedir.
Böyle zamanlarda kalbi sekinet için tek sığınak "Emir Allahın" teslimiyetidir.
Anne yanar, bacı yanar, eş yanar, evlat yanar.
Arkadaş yanar.
Ama sabrı cemil en güzelidir.
Muhsin Bey ve yanında bulunanlar için dua, dua, dua...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.