Bacağımda ve belimde oluşan şiddetli ağrıya -belfıtığı- teşhisi konuldu.
Acilen ameliyat olacaktım, helikopter faciası, ertelememi gerektirdi... Yazı yazmaya dahi zorlanıyorum... Bu sebeple sizlerden 10 gün bir izin talep ediyorum... Çünkü ameliyattan sonra dinlenmem lazımmış.
Ne yapabiliriz ki?
Takdir Allah (c.c.)’tan, tedbir kuldan... Tedbir için bıçağın altına yatacağım... Sakın bana ilaç tavsiye etmeyiniz... Hepsini denedim amma ağrılarım arttı, eksilmedi...
Can taşıyoruz emanetinden... Ve emanet dünyadaki seyrimizi şiirle arz ediyorum:
Hayat kapısından tek tek/Her giriş ecele doğru
Toprakta sürünür bebek/Her karış ecele doğru...
***
İster yürü, ister bekle/İster çıkart, ister ekle
Geç kaldım diye gam çekme/Her varış ecele doğru...
***
Ayaklar zemine değer/Analar yavrusun döğer
Kalbten damara kan yağar/Her vuruş ecele doğru...
***
Yürü, koş, uyu, otur, kalk/Yukarı bak, aşağı bak
Dört yana dönmeyi bırak/Her duruş ecele doğru.
***
Bir el yapar, bin el bozar/Gün alçalır gölge uzar
Önü kundak, sonu mezar/Her yarış ecele doğru...
Amma nerede, ne zaman, ne şekilde, kimse bilmez... Ben o iradeye ram olmam diyen çıkar mı, bilinmez... Çıkarsa mutlaka delidir...
Her adım attığımızda ecele, bir başka deyimle mezara yaklaşıyoruz... Yine de gülmeyi, eğlenmeyi terkedenimiz görülmemiş...
Selam Azrail’e, doğan bebeğe
Selam tadlı sona, acı gerçeğe
İmana, irfana, zindana selam
Selam umut, sabır ve geleceğe...
Hoş görün beni.
İçimde yeşeren teslimiyet çiçeklerinden faydalanasınız diye, sırf tefekkür yüklü şiirler sunuyorum...
Değerli bir dost kaybetmenin ne demek olduğunu bilmez değilsiniz... Esasında kaybettik sandığımız kişi belki de bize daha yakın olan bir iklime gelmiştir...
Bir başka şiirimden parçalarla devam edelim:
Zaman bir sapan lastiği/Taş oldum kurtulamadım
Kaderim hava boşluğu/Kuş oldum kurtulamadım.
***
Sevdiklerim gider tek tek/Sıra bize de gelecek
Can emanet, ölüm gerçek/Düş oldum kurtulamadım...
***
Bir yara ki büyür özde/Yüreğim kavrulur közde
Yetim gözde, yoksul gözde/Yaş oldum kurtulamadım.
***
Bunları biliyoruz... Amma nedense tefekkürle değil, ağıtla kendimizi teselliye çalışıyoruz...
Doğru değil...
Ömür dediğimiz nedir?
Üç gün hilâl, üç gün bedir
Haftaya boş kalır sedir
Say bir karış, say bir adım
Geçti gitti anlamadım...

Dakikalar yazlık-kışlık
Saatlarda mı yanlışlık?
İklim-mevsim tek karışlık
Say bir dondum, say bir yandım
Göçtü gitti anlamadım...
Örneklediğim şiirler yıllar önce yazılmıştır... Kitaplarımdan seçerek değerlendirmek istedim...
İnşallah beğenmişsinizdir...
Hayırlı gelecekler sizinle olsun...

===========
Ölüm bizi çağıran sessizliğin sesidir
Dünyadaki koşunun mezarla bitmesidir.
A.K.