Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Bir kitab ve yazarı Hanefi Avcı

Bir kitab ve yazarı Hanefi Avcı

Biliyorum bu yazı mektup gibi olacak... Çünkü muhatabım zahiren sensin sevgili hemşehrim.

Senin görevden alınmana, içeri düşmene de üzülmüştüm... Geçmedi daha.

Ben 60 gündür hastayım... Hasta olmasam kitabınızı okumayı bir türlü gözüm kesmeyecekti... İyi ki baştan sona kadar okuyabildim.

İnsan okuduğu nesnenin bir özetini çıkartır... Ben de bazı perdeleri aralayıp fikrimi beyan etmek istiyorum...

HALİÇ’TE YAŞAYAN SİMONLAR isimli kitabınızı son noktaya kadar okudum...

Ön taraflarda yazdıklarınla, nihayette kaleme aldıkların beni hayli şaşırttı.

Şöyle ki:

Bizim toprağın insanı biraz sert olur amma gayet mert olur... Gökdeleni bol şehirlerin kalleşlerine benzemezler. Seni de bunlardan bildim hep, yine bilmeye devam edeceğim...

Kitabın BİRİNCİ BÖLÜM’ünü hasta yatağımda, elim kaldırmaya gücüm kafi gelmese de severek okudum... Herkesin okumasını tavsiye ederim...

Çünkü sen vatan, millet, Türkiye’de yaşayan herkesin huzuru-rahatı dostluğu için görev yapıyordun...

Benim aklımın yetmediği:

a) Herkese iyi davranırken meslektaşın olan Bülent Orakoğlu’na gelince niye kıskançlığını zahir ediyorsun? O adam da içeri alınmıştı... Sizin hakkınızda sanırım hiçbir söz etmedi... Etti ise ben duymadım...

Sarfettiğin iddiaların seni küçültmesinden müştekiyim...

Gerisini elbette sen bilirsin, sen tayin edersin...

b) Dün Devlet-Bu Gün Cemaat çıktısı...

Zaten kitabın kapağına da iğreti konmuş gibi bir duruşları var...

Bana gelince:

Partim yok, pırtım yok, cebimde kimlik kartından başka kartım yok...

Ne cemaati bilirim, ne tarikatı... Bana sorduklarında DÜMDÜZ MÜSLÜMANIM der yakamı kurtarırım.

Diyeceğim şu ki, işte bu filan partinin, filan teşekkülün veya derin devlet adamı gibi pisliklere reva görmeyiniz beni...

Ben doğru bildiklerimi 60 yıldır çekinmeden yazmaktayım...

Sen de pes etme...

Amma bir de “dünyanın en akıllısı, en bilgilisi benim” deme sakın..

Bugünün düz demir çubukları yarın halka olmazlar mı?

Bazıları intibaha gelip düzelmezler mi?

Öyleyse ne topyekûn reddedeceğiz, ne de topyekûn kabul...

Siz öyle seri bir dönüş yaptınız ki, ne ideal koydunuz ne de ahlâk...

ERGENEKON DİYE BİR ŞEY YOKTUR...

Hoppala...

CHP’ye başkan olanlar hariç, daha kaldı mı Ergenekonu tanımayan? Ne yani siz Ergenekon yok, tam karşısında CEMAAT var diyeceksiniz, herkes inanacak öyle mi? Yahu AİHM bile tescilledi Ergenekonu.

Hiç kimseyi kendi din ve inanç dünyana oturtamazsınız... Sen hoca değilsin, müftü değilsin... Koy bunları ehli konuşsun... Sağa dön CEMAAT diye Fethullah Gülen ve mensuplarına hakarete varan sözler eyle, sola dön Haberal’ı Balbay’ı, Perinçek’i yıka-ütüle ser...

Ha, cemaatçıların hiç hataları olmaz mı? Niye olmasın onlar Allah kulu değiller mi?

İnan ki benim ajandamda AK Parti, KARA Parti, Kızıl Parti, Oklu parti ve ağaçlı parti yoktur...

İnşallah meramımı anlatabilmişimdir... Sevgi ve selamlarımla.

Biraz daha itidalli olsanızdı, itibar mı yitirirdiniz?





Gölgemiz olup bizle yürüyen kimdir dostum

İp takıp taşlı yolda sürüyen kimdir dostum

Millet diye vurdular, ümmet diye vurdular

Ma’şeri vicdanlarda çürüyen kimdir dostum.



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi