Ben nerde yanlış yaptım!
AK Parti’nin milletvekili seçimlerinde oy oranını %4 puan daha kaybettiğini düşünelim.. Varsayalım Oyu %35’e geriledi.. Unutmamak gerek ki, bundan sonraki seçimlerde SP de artık Meclis’te olacak.. Bu da en az %10’luk bir oy oranı demek.. SP bana öyle geliyor ki, zorunlu olarak BBP ile işbirliği yapacak, İttifak kuracak. Muhsin Yazıcıoğlu’nun gönlünde de hep böyle bir şey vardı aslında. Numan Kurtulmuş’un da buna sıcak bakacağını düşünüyorum.. Cenazeye katılması, bir adayını BBP lehine çekmesi de aslında bu duygusal yakınlığın bir nişanesi olsa gerek.. Muhsin Yazıcıoğlu böyle bir ittifakta Hasan Celal’in de olmasını isterdi, bana göre.. Ve bana göre ANAP misyonunu hâlâ Hasan Celal temsil ediyor.. Hasan Celal yüzü bu toplumun değerlerine dönük globalist bir Liberal.. BBP yüzü aynı değerlere dönük bir Milliyetçi, SP ise yüzü aynı değerlere, toplumun, inancına, tarihine, kültürüne dönük, evrensel düşünebilen bir Dindar hareket..
AK Parti %35 ile tek başına iktidar olur.. SP İttifakı.. Mesela BSP Birlik ve Selamet Partisi.. Hem iktidarın yanında hem de ensesinde.. Toplamda %50’ye yaklaşır bu kanat..
CHP böyle bir siyasi denge karşısında %20’yi geçemez.. MHP ise en fazla %12. DTP %5.. Toplam %37.. Kaldı ki, bugün hesaba göre bile en fazla %44 oy almışlar.. Biz biliyoruz ki, üç büyük şehirdeki oyunu çıkın MHP Barajın altında kalır..
Anayasal çoğunluk 1. Kanatta olur. Kaldı ki, CHP, MHP ve DTP kolay kolay bir araya gelemez, ama 1. Kanat, duruma göre 2. Kanattan herhangi bir partiyle duruma göre ittifak yapabilir..
AK Parti için bu hesap tek başına anayasal çoğunluğa sahip bir iktidar olmaktan daha iyidir..
Bu arada bir de seçmen buzdağının görünmeyen bir yüzü var.. Toplam seçmen: 48.033.247, Kullanılan oy: 40.210.888, Geçerli oy: 39.339.337, Toplam; 7.282.359 seçmen oy kullanmamış gözüküyor.. Yani %18’lik bir kitle sandığa gitmemiş.. Bunu da bir kenara not edin. Bana kalırsa sandığa gitmeyenlerin büyük bir bölümü, daha önce AK Parti’ye oy vermemiş olan insanlar.. Gelecek seçimde kim bu kitleyi kazanırsa, seçim sonuçları ona göre radikal bir şekilde değişir..
Ben seçim tahminimde nerede yanıldım? AK Parti’nin en fazla %44’e gerileyebileceğini düşündüm. %50’yi geçeceği iddiaları bana inandırıcı gelmedi.. AK Parti konusunda 5 puan yanılmışım.. CHP %25’e çıkabilir diyordum, 3 puan altta kaldı.. MHP’nin oylarının, Gazze olayı sebebi ile, Milliyetçi kesimde dini duyarlılığın artmış olabileceğini düşünüyordum.. %11’den yukarı çıkamayacağını hesablıyordum. %16’ya çıktı. Ankara’da Melih Gökçek MHP oylarını alır sanıyordum.. Bir de MHP’lilerin Aytaç Durak’a çok fazla oy vermeyeceklerini düşünüyordum.. Yanılmışım.. DSP, DTP ve SP’de isabet etmişim..
SP’nin tek başına AK Parti’ye muhalefet ederek yol almaya çalışması, kendi tabanlarında sinir yorucu bir süreç olacaktır.. Böyle bir çatışma daha çok Ergenekoncuların ve CHP’nin işine yarar.. SP böyle bir ittifakla, AK Parti’ye yönelik eleştirilerini öneriye dönüştürmesi gerek.
Ortada AK Parti’den kaçan %18’lik, sandığa gitmeyen bir kitle var. Bu kitle gerilim ve kavga istemiyor. Umutsuz. Bunu kim kazanırsa güç onda olacak.
CHP, MHP ve DTP gerilim politikası ile bu kitleyi kazanamaz. SP bu kitle üzerinde etkili olabilir..
Sadece genel olarak ülke seçim sonuçlarını değil, il il ve ilçe ilçe seçim sonuçlarını çok yönlü olarak analiz etmek gerek. Her bölge için yeni bir yol haritası çıkarmak gerekiyor..
Başlıktaki soruyu aslında herkesin kendine sorması gerek..
Aslında AK Parti için ortada bir hezimet yok.. İddia ve hedefleri ile gerçekler arasındaki büyük farkın psikolojik bir geri yansıması sözkonusu.. CHP’den aldığı iller var, verdiği iller var, geçen seçimlere göre kaybettiği oy da sınırlı. Herkesin birden üzerine geldiği, dünyada genel olarak ekonomik krizin yaşandığı bir zamanda bir iktidar partisi için bu kayıp kabul edilebilir bir oran. Sonuçta bir hezimet olmasa da bu durumun bir başarının ifadesi olmadığı da çok açık..
AK Parti’nin kendi içinden de eleştiri var: “Kedi-köpek maması dağıtıp İzmirlilerden oy alayım derken Siirt’i kaybettirdi.” “Ceketimi koysam seçtiririm” diyen kişiler AK Parti’ye seçimi kaybettirdiler.. AK Parti’nin Güney ve Batı sınır şeridi çöktü.. Güneydoğu DTP’ye, Güney Batı ve batı CHP’ye gitti.. İstanbul’da dahil sahil şeridinde AK Parti başarılı değil..
Sonuçta AK Parti %40’la kaybetti (!), CHP %23.2’yle kazandı(!).
Öyle anlaşılıyor ki, AK Parti’nin Kürt açılımı DTP tabanında yankısını bulmadı. Onun için AK Parti’ye siyasi bir getirisi olmadı ama, AK Parti tabanındaki Milliyetçilerin MHP’ye kaçmasına sebeb oldu..
AK Parti yönetiminin artık şunu görmesi gerek: “Sizin ne söylediğiniz kadar, o şeyden insanların ne anladığı da önemli.” Kendi tabanını hor görmeyecek, gücendirmeyeceksin. Kendi adamını kapıda bekletip, kapı aralığında başından savup ya da randevu vermeyip, hakir görüp, ötekileri dış kapıda karşılayıp, uğurlamayacaksın.. Birileri başkalarına yaranmak isterken bunu başaramadılar, ama başkalarının gözüne gireyim derken kendi dostlarından uzaklaştılar..
CHP ve MHP ödünç oylarla geçici bir zafer sarhoşluğu içinde. Tabii AK Parti kendine çekidüzen verirse.. Adana’da MHP’nin oyu değil o oy. Ya da Ankara’da CHP’nin aldığı oy da öyle.. Bir de Arınç’ın dile getirdiği AK PARTİ’YE KARŞI BLOK iddiası var.. “Ötekilerin tümü” büyük ölçüde, oylarını kendi partilerine değil, AK Parti’nin karşısındaki kazanmaya en yakın olan partiye vermişler büyük ölçüde.. Arınç, Manisa’da kaybetmelerini buna bağladı: ‘Hangi ilde AK Parti’nin karşısında hangi parti güçlüyse ona diğer partiler destek verecekler. Bu çok açık bir çalışmaydı. Bunu biz biliyorduk. Mesela Balıkesir’de, İzmir’de, Manisa’da. İzmir’de bakıyorsunuz İzmir’de CHP güçlü, MHP adeta sıfırlaşmış, buharlaşmış, yüzde 4 oyu var. İstanbul’da 15 milyonluk şehirde MHP’nin sadece yüzde 4 oyu var. Demek ki CHP’ye MHP tarafından tabandan büyük bir destek var. Diğer partiler de bu mesajı almış görünüyor.”
AK Partililer ise süreci “Hız kesme” şeklinde yorumluyor.. CHP seçim sonuçlarını yanlış anlamış gözüküyor. Başkasının oy kaybını kendisi için zafer vesilesi yaptı.. Oysa bu plan ve propaganda Ergenekoncuların hesabıydı ve AK Parti’nin oylarını %40’ın altına çekmeyi hedefliyordu.. Bunu başardılar. Ama az farkla.. CHP ve MHP rahat değil. Özellikle bu sonuç, CHP içinde yeni tartışma ve bölünmelere kapı aralayacak gibi.
Son durum şu: AK Parti’nin birinci, CHP’nin ikinci MHP’nin üçüncü parti olduğu seçimlerde sol (CHP, DSP) yüzde 25,58 oy aldı. DTP ve diğer partilerin oylarıyla bu rakam yüzde 32’ye çıktı. Bu taraf ise % 68’i buldu. Aydın ve Mersin’de MHP ve AK Parti’nin mücadelesinden CHP, Iğdır’da ise DTP kâzançlı çıktı.
Sadece oranlara bakmamak gerek. Bazan ormana bakarken ağacı, bazan ağaca bakarken ormanı kaybediyoruz.. AKP 22 Temmuz seçimi ile kıyasladığımızda; 1 milyon 46 bin oy kaybetti. Bu oylar nereye gitti?. Tabii sandığa gitmeyen seçmeni de akılda tutmak gerekiyor.. Ve bu arada 6 milyon yeni seçmenin oy kullandığı bir seçimden söz ediyoruz.. Tabii süreçte ölenler de var.. Aynı dönemde, aynı şartlarda CHP oyunu 1 milyon 800 bin, MHP 1 milyon 326 bin, Saadet Partisi oyunu 1 milyon 210 bin, DTP ise oyunu bağımsızlara göre 400.000 artırmış.. İktidar partisi 81 ilin 60’ında İl Genel Meclisi oyları açısından ilk sırada. Mesela Adana’da AK Parti İGM’de MHP’nin önünde. Çanakkale, Zonguldak, Sinop, Mersin, Giresun, Artvin, Urfa, Mardin’de de seçmen, belediye başkanlığında başka bir partiye oy verirken İl Genel Meclisinde AK Parti’ye oy vermiş. AKP İGM’de önde gittiği 60 ilden sadece 43 tanesinde belediyeyi kazandı. Belli ki 15 ilde, aday seçimi yanlıştı. Seçmen bu seçimle önemli oranda tek partiye değil, iki hatta 3 partiye oylarını dağıttı..
Seçmen çantada keklik değil.. Bunun görülmesi gerek artık..
Peki bundan sonra neler olabilir?. AK Parti oy kaybetse de, hâlâ tek başına CHP ve MHP’nin toplamı kadar bir güce sahip.. Kaldı ki, AK Parti’nin kaybettiği oy kadar oy, SP ve BBP’ye gitmiş.. Yani birilerinin AK Parti’ye karşı olma sebebleri açısından bakıldığında, Yani İnanç Özgürlüğü ve İnsan hakları talepleri konusunda Milli İradede bir sapma yok.. AK Parti misyonu karşısındaki “Ulusalcı sağ” ve “Ulusalcı sol” oylar, iki partide polarize olmuş durumda..
Bu konu daha uzun bir süre gündemde kalacak gibi. Bugünlük bu kadar. Selâm ve dua ile..
Not: Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları hüzünlü bir törenle toprağa verildi.. Yaşarken hayal ettiği bir şeyi, vefatı ile başardı.. Cenazesi bile davasına hizmet vesilesi oldu.. Bir kez daha Allah(cc)’dan rahmet ve dost ve yakınlarına sabrı cemil diliyorum..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.