Bülent Arınç inandırıcı geliyor mu?
Çoğu gitmiş, azı kalmış!
Doğrusunu söylemek gerekirse artık pek gündemimize düşmeyen, birkaç dertlinin dışında pek hatırlayanı olmayan başörtüsü sorununu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın açıklamaları olmasa bizim de hatırlayacağımız yoktu!
Hep beraber başörtüsü sorununu unutmuş gitmiştik!
Oysa bu sorunu çözmeyi kendileri için şeref sorunu edinenler vardı!
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç sorunun çözümü için neredeyse tarih veren açıklamalarda bulunuyor!
Tıpkı Deprem Profesörü Işıkara gibi!
Deprem Profesörü Işıkara nasıl 2003'den beri 6'nın üzerinde bir deprem olmaması nedeniyle endişelendiğini açıklayıp 2010-2014 yılları arasında büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu bildiriyorsa Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da aynen öyle başörtüsü sorununun çözümü için neredeyse kesin tarih veriyor!
Bu açıklamalara bakınca insanın AKP Genel Başkanı Erdoğan gibi "Çoğu gitmiş, azı kalmış" diyesi geliyor!
Hele yetkili ağızlardan böylesine müjdeler (!) almanın keyfi bir başka oluyor!
Gerçi Başbakan Yardımcısı Arınç başörtüsü yasağının kalkması ile ilgili olarak bir tarih telafuz etmiyor ama verdiği mesaj ile yasağın ne zaman kalkacağını kestirmek adeta çocuk oyuncağı haline geliyor!
Arınç özetle diyor ki:
YÖK ve rektörler yasağın gülünç kaçtığını düşünmeye başlayınca başka bir işleme gerek kalmadan başörtüsü yasağı kalkacak!
Tam Nasrettin Hoca fıkrasında olduğu gibi bir durumla karşı karşıyayız!
Hani Nasrettin Hocanın birine borcu varmış da adam iki de bir "Borcunu öde" diye sıkıştırıp duruyormuş ya!
Hoca da bu sıkıştırmalar karşısında "Falan yere dikenli çalılar diktim, borcunu tez zamanda ödeyeceğim" diyormuş ya!
Adam "dikenli çalı dikmenle benim borcun ödenmesinin ne alakası var?" diye sorunca da Hoca şöyle cevap vermiş ya:
"Dikenli çalılar büyüyecek, çalıların yanından geçen koyunların yünleri bu dikenlere takılacak, ben yünleri toplayıp eğireceğim ve elde ettiğim yün ipleri satarak senin borcunu ödeyeceğim!"
Alacaklı bunu duyunca başlamış gülmeye ve Nasrettin Hoca da "Peşin parayı görünce nasıl gülersin değil mi?" diye üste çıkmaya çalışmış ya!
Başbakan Yardımcısı Arınç'ın başörtüsü yasağının kalkacağı tarih ile ilgili açıklaması da bizde böyle bir gülümsemeye yol açtı!
Belki peşin parayı gören (!) alacaklı gibi gördük durumu!
Nereden nereye geldik!
Bir zamanlar sorunu çözmenin kendileri için şeref meselesi olduğunu söyleyenlerin umutlarını şimdi rektörlerin yasağın gülünç kaçtığını düşünmelerine bağladıklarını görmenin şaşkınlığı içindeyiz!
Evet, aynen Erdoğan'ın dediği gibi sorunun çoğu gitmiş, azı kalmış!
Tam AKP usulü bir çözüm!
Tam AKP'ye yakışan bir çözüm!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.