Pakistan devlet başkanı Asıf Ali Zerdari, Pakistan güvenlik güçlerinin 2001 yılında Usame Bin Ladin’i Afganistan’da yakaladığını, ancak ABD askerlerinin onu kaybettiğini öne sürdü ve serbest bırakıldığını ima etti. Burada iki ihtimal söz konusudur ve ikisi de birbirinden önemli sonuçlara gebedir. Eğer Usame Bin Ladin’i ABD koruyorsa bu İkiz Kulelerle yapılan saldırının failinin o olmadığı anlamına gelir. Olayın ilk gününden itibaren söz konusu saldırının bir terör örgütünün işi olmadığını, dünya ölçeğinde büyük bir mücadelenin ateşlenen fitili olduğunu ve büyük bir güç odağı tarafından gerçekleştiğini söyledim. Sözlerim bir komplo teorisi olarak algılandı.

Benzeri olaylarda iki operasyon birlikte yapılır. Bunlardan birincisi eylemin kendisidir diğeri örtme operasyonudur. Eylemi yapanların izini kaybettirmek ve eylemin istenen biçimde algılanmasını sağlamak için bir örtme operasyonu düzenlenir. Söz konusu olay için şöyle bir senaryo yazabiliriz; Siyasi bir güç odağı, mesela ABD yönetimi, dünyanın bir bölgesine müdahale etmek için gerekçe hazırlamak ister ve bu bölgeye uygun bir grubun eylem yapmış görünmesine karar verir. Eylemi planlayanlar iyi yetişmiş kişilerdir. Bunların çarpan uçağın içinde olmaları gerekmez. Yani intihar etmezler. Olayın sorumluluğunu yükleyecekleri kişileri uçağa bindirir ve uçağın çarpmasını sağlarlar. Bana göre uçaklar uzaktan kumanda ile yönlendirilmişlerdir. Ölen kişiler eylemci değil kurbandırlar ve örtme operasyonun da kullanılmaktadırlar.

Örtme operasyonunda kullanılanlar ya da eylemi yaptığı iddia edilenler bu eylem bahane edilerek yapılacak operasyona uygun kişilerden seçilir. Müslüman bir ülkede operasyon yapılacaksa örtme operasyonlarında Müslümanlar kullanılır.

Zerdari, Usame Bin Ladin’in yaşadığına inanmadığını söylemiş. Yaşasa bile ulaşılamayız dese daha gerçekçi olurdu.

Örtme operasyonunda kullanılanlar genellikle bir terör örgütünün üyelerinden seçilir. Böylece yakalandıklarında sorumluluğu söz konusu terör örgütüne yüklemek mümkün olur. Burada söylemek istediğimiz eylemin sorumlusunun siyasi bir odak olduğudur.

Zerdari ABD’yi töhmet altında bırakmak için böyle bir şey söylüyorsa onun kimlerle ortak hareket ettiğinin araştırılması gerekir. Çünkü Pakistan’ın tek başına ABD ile çatışması mümkün değildir ayrıca böyle bir çatışmaya gerek de yoktur. Eşi Benazir Butto’nun öldürülmesi de henüz aydınlanamamıştır. Eğer Zerdari ABD ile mücadele ediyorsa hangi güç onu desteklemektedir, bölge için nasıl bir gelecek öngörmektedirler, bu mücadeleyi kazanacak güçleri var mı gibi soruların cevaplandırılması gerekir.

Ülkemizde çok sayıda örtme operasyonu yapılmıştır. PKK’ya mal edilen birçok eylem onun hedeflerine ulaşmasına değil zarar görmesine neden olmuştur. Mesela son günlerde bir barış ortamına girilirken PKK’ya atfedilen eylemlerin gerçek failinin varılan uzlaşmayı baltalamak isteyen güç odakları olabileceğini hesaba katmak gerekir.