20 yaşında genç bir bayanım. Bir yıl önce evlendim... Eşim karşı tarafta Beykoz'da oturalım dedi ama annem müsaade etmedi ve "bana yakın olacaksınız" dedi. Eşim sağ olsun beni kırmadı ve annemle aynı mahallede bir eve taşındık. Ama inanın annemin aşırı koruyuculuğu sabah akşam arayıp kontrol etmesi beni sıkmaya başladı. Annem evlenmeden önce de böyleydi. Dışarı çıksak doksan kere arar ve başımıza bir şeylerin geleceğinden korkardı. Ama ben artık evlendim, geceyarısı dahi arıyor ve yatıp yatmadığımı öğrenmek istiyor. Dışarı çıksam aralıksız arıyor ve dikkat etmem gerektiğini, yolda başıma bir şeylerin gelebileceğini söylüyor ve nasihat etmeye başlıyor. Annemi kırmak istemiyorum ama bu rahatsızlığımı ona ifade etsem olabilir mi? Bana neler tavsiye edersiniz?

Muradiye Şencan

Duygularınızı ifade edebilirsiniz

Aşırı koruyucu aileler, yaşları kaç olursa olsun çocuklarını gözetmek ve onları kontrol etmek isterler. Aslında arkaplanda, ailelerin, duygusal yalnızlığı vardır ve bu anlamda dayandığı, bağlandığı tek varlık çocuklarıdır. Buradaki temel dinamik ise kaybetme korkusudur. Anne, çocuğu gün içinde birkaç kere arar, nerede ne yaptığını kiminle olduğunu bilmek ister ve eve geliş saatlerinde tekrar kontrol ederek çocuğun eve geldiğinden emin olmak ister. Anne duygusal yalnızlığının farkında değildir ve çocuğu düşündüğü için ya da ona yardımcı olmak için bu şekilde davrandığını ifade eder. Bu tür ailelerin çocukları, kırılgan, bağımlı ve güvensiz olabilirler. Bu özelliklerine bağlı olarak da ya bir zaman sonra karşı çıkarak sıkıldıklarını ifade edebilirler ya da, bu bağımlılıklarını sürdürebilirler. Ya da böyle bir ortamda büyüyen çocuklar evlendiklerinde aynı yaklaşım tarzını eşlerinden de bekleyerek bağımlı ilişkiler kurabilirler. Ancak, siz annenizin bağımlılığını makul bir şekilde değerlendiriyor onu kırmadan bu sorunu nasıl çözebileceğinizi soruyorsunuz. Biliyorsunuz dinimiz, anne babaya iyi muamele etmeyi ve onları incitmeden gönüllerini almayı emrediyor. Bunun için, annenizi incitmeden, bu durumun sizde uyandırdığı zorlukları izah edebilir, böyle davranmasının kendisini de yorduğunu belirterek, onunla istişare yapabilirsiniz. Bunu onu kırmak için yapmadığınızı aksine ilişkilerinizi daha da iyiye taşımak için yaptığınızı vurgulayabilirsiniz.

Matematik dersi kâbus oldu

10 yaşındaki oğlum, matematik dersini hiç sevmiyor. Akşam okuldan geldiğinde ders çalışmak istiyor ve sıra matematiğe geldiğinde sinirleniyor bazen kitabı fırlatıp atıyor. Ve o yüzden çoğu zaman matematik ödevlerini yapmadan gidiyor ve öğretmenden uyarılar alıyor. Çocuğumun matematiği sevmesi için özel bir hocayla anlaştım ve onu evime aldım. Ama inanın hocanım o kadar kabaydı ki, çocuğu sürekli aşağıladı ve ona gözdağı verdi. Oğlum öğretmen evden çıktıktan sonra "okulu bırakacağım diye bağırmaya başladı. Bu olaydan sonra onu derslerine yeniden teşvik etmek için çok uğraştım. Oğlumun hayatına seçimlerine hiç müdahale etmiyorum ama matematik korkusunu yenmesini istiyorum. Kendi gayretlerimle bunu yapabilir miyim bilemiyorum. Bana bu konuda tavsiyelerde bulunursanız sevinirim.

Mehtap Yücel

Metodunuzu değiştirin

Bunda çocuğun bireysel yeteneklerinin ve ilgi alanlarının da etkisi vardır. Bunun için çocuğun yapısına uygun bir çalışma tarzı benimseyebilir ve çalışmalarınızı bu çerçevede yeniden değerlendirebilirsiniz. Çalışma saatlerini eğlenceli hale getirebilir ve bunun için çalışma odasını çocuğun rahat edebileceği şekilde düzenleyebilirsiniz. Hatta farklı objeler de kullanarak çalışma sürecini sıkıcı olmaktan kurtabilirsiniz. Ayrıca çocuk derslerine çalıştıktan sonra onu ödüllendirebilir ve takdir edebilirsiniz. Konuya çocuğun bildiği konulardan başlayabilir ve onu cesaretlendirebilirsiniz. Öğrendiği bilgiyi kendisine faydalı olması için öğrendiğini vurgulayabilirsiniz. Çocuğun öğrendiği bilgilerini sosyal alandaki olaylarla bağlantılandırabilir ve ona bu konuda örnekler verebilirsiniz. Ezbercilikten kaçınabilir olayı anlaması için farklı yöntemler deneyebilir çizgilerden, resimlerden de faydalanabilirsiniz. Günlük hayatınızda, bakkala gidip ekmek alması ya da buna benzer küçük alış verişleri yapması için teşvik edebilir ve parayı kendisine hesaplattırarak bu alanda pratik kazanmasını sağlayabilirsiniz.