Ergen’in aile içi ilişki ve sorunları
Çocuk, erişkinler dünyasına adım attığında, bu alana uyum sağlayabilmek için bazı zorluklar yaşamaktadır. Genç, sosyal alana uyum sağlama, aile içi çatışmalarla başa çıkma, bireyselleşme, sorumluluk alma ve kendini kabul ettirme teemmüllerinin yanında, tamamlanması gereken psikolojik bağımsızlaşma ihtiyacını tanımaya ve bu duruma adapte olmaya çalışmaktadır. Bu ergenin aileden kopması ya da ayrılması anlamına gelmez, aksine genç aileyle bağlarını sürdürürken, diğer yandan da, kendine ait duygu ve düşüncelerini biçimlendirmeye, beğenilerini, yargılarını, düşüncelerini oluşturmaya ve bunu ifade etmeye çalışmaktadır.
Bu zorlu bir yürüyüştür ve bu yürüyüşünde ergen, aileyi yanında bulursa yaşadığı güçlükleri daha rahat atlatabilir, sorunların üstesinden daha rahat gelebilir. Çünkü, bu dönem ergenin, davranışlarına rehberlik edecek ona yardımcı olacak kimselere ihtiyacı vardır. Bu kimseler aile bireyleri, öğretmenler ve sosyal çevredir.
Ergen, yaşadığı toplumda, kendi görev ve statüsü hakkında açık seçik bir fikre sahip değildir. Dolayısıyla, kendisine yetişkin görev sorumluluklarının verilmemesi ve statü belirsizliği ergeni mutsuz kılar, umutsuzluğa sürükler. Statü belirlemede aile devreye girerek, onun toplumsal durumunu anlamaya çalışır ve toplum içinde bir yere gelebilmesi için yeteneklerine yatkın olan bir rolü saptamasına yardımcı olursa gencin işi kolaylaşır. Ancak çoğu zaman aileler bu konuda genci yalnız bırakırlar ya da onunla bir çatışmanın içine girerler.
Zaten, Aile ve ergen ilişkisindeki çıkmazlar, hat safhaya ulaşan çatışmalar bu noktada ortaya çıkar ve bir kuşak çatışması olarak sürüp gider. Bunun sebebi, daha ziyade ergenin bağımsızlaşma isteği ve hayata yaşadığı çağın normlarından bakmasıyla alakalıdır. Bu konuda ailenin yaşadığı sorunlar ise geçmişine, köklerine olan bağlılığı ve ergenin dünyasına girememesinden, onu anlamamasından, kaybetme endişesinden kaynaklanıyor.
Bu dönem gençle aile arasındaki çatışmaları şöyle sıralayabiliriz:
- Ergen'in özgürlük isteği, ve vaktinin çoğunu arkadaşlarıyla geçirmek istemesi
- Ergenin aileyle ilişkisinin güç ve otorite açısından asimetrik olduğunu fark etmesi ve bundan rahatsızlık duyması ve daha simetrik ilişkiler kurduğu arkadaşlarıyla vaktin çoğunu geçirmesi.
- Ebeveynlerin çocuklarını anlamak yerine onların kendilerinden uzaklaştığını düşünerek sorun ortaya çıkarmaları
- Ebeveynin katı kuralları karşısında ergenin arkadaş gruplarına daha çok yaklaşması
- Ergenin hayatı sorgulamaya başlaması ebeveynin düşüncelerini eleştirmesi
- Ergenin giyim kuşamlarıyla ilgili değişimlere ailelerin eleştirileri
Ana babanın duygusal sorunları, evlilik ilişkilerinde başarılı olamamaları, ergenin aile içinde sürekli kavga ve çekişmelere tanık olması, aşırı koruma ya da aşırı serbest bırakma davranışları.
Ergen sorunlarında ailenin dikkat etmesi gereken hususlar
Ebeveynlerin ergenlik dönemine ait bilgi birikime sahip olmaları ve genci tanımaları gerekir. Bununla da kalmayıp, sevgi ve anlayış eksenli ilişkilerini geliştirmeli eleştiriden kaçınarak genci takdir etmelidirler. Bu alanda bilgilerinin yeterli olmadığını düşünüyorlarsa, kendilerinden daha tecrübeli kimselerden faydalanabilirler, çeşitli kitaplar okuyabilirler. Genci eleştirmeden anlamaya çalışabilirler.
- Ergen hiçbir zaman başkalarının önünde eleştirilmemeli, davranışları başkalarınkiyle mukayese edilmemeli
Ebeveyn çocuğuna karşı her zaman, tarafsız ve güçlü olmaya çalışmalı, ergenin haklarıyla sorumlulukları arasındaki itidali iyi bilmelidir.
Anne baba, ergenin hak ve hukukuna saygı gösterirken, ergen de aynı şekilde anne babanın hak ve hukukuna saygı ve ihtimam göstermelidir. Bu sağlamak için uygun bir dille ailenin kuralları ve bireysel sınırlar izah edilebilir.
Ergen, kültürüne özgü toplumsal değerleri kendi arkadaş grubu içinde yaşayarak öğreneceğinden daha çok onlarla vakit geçirmek istiyor. Anne ve babalar ise, çocuklarının kendileriyle olan bağlarının zayıflayacağı endişesiyle arkadaş ilişkilerini engellemektedir. Aile böyle bir çatışmaya neden olmamak için, onu anlamaya çalışmalı ve bu sürecin geçici olduğunu bilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.