Ergenekon kapsamında hakkında inceleme başlatılan Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz, Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden hakkındaki incelemeyle ilgili “yayın yasağı kararı” aldırmış.

Ne güzel...

Hukuku korumak, hukuk adamlarıyla ilgili spekülasyonların önüne geçmek lazım, değil mi?

Fakat, “hukuk” ve “adalet” konusunda kendisi pek de hassas değil maalesef.

Biliyorsunuz, Osman Kaçmaz ismi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkındaki “yargılanabilir” kararıyla gündeme gelmişti.

Bir Cumhurbaşkanı, sadece ve ancak “vatana ihanet” suçundan kovuşturmaya tabi tutulabilir, hatta yargılanabilirlerdi... Ama Osman Bey Türk adalet tarihinde bir ilki gerçekleştirdi ve başkanlığını yaptığı mahkemeye böyle bir karar aldırdı.

Daha doğrusu, Gül’ü “şüpheli” ilan etti.

Karardan sonra da, “Hâkimlere güvenmek lazım” şeklinde bir açıklama yaptı.

Efendim, Cumhurbaşkanı’nın “parlamenter dokunulmazlığı” yokmuş, bu nedenle yargılanabilirmiş.

Bu görüşü, “367’nin mucidi” olarak bilinen Sabih Kanadoğlu ortaya atmıştı.

Elbette Cumhurbaşkanı’nın parlamenter dokunulmazlığı yoktu...

Fakat buradan, Cumhurbaşkanı’nın yargılanabileceği, hele “şüpheli” şeklinde “küçültücü” sıfatlarla anılabileceği anlamı çıkmazdı...

Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. İsmail Kayar’a göre, karar, “anayasal ve yasal dayanaktan yoksun”du.

Prof. Ergun Özbudun’a göre ise, “milletvekiline tanınan dokunulmazlık imkânının devletin en yüksek makam sahibinden esirgenmiş olmasının düşünülemez”di, dolayısıyla Kaçmaz görevini kötüye kullanmıştı.

Katı laik görüşleriyle tanınan Avukat Özdemir Özok bile karara tepkiliydi... Özok’a göre, “Cumhurbaşkanlığı makamını yıpratmaya
dönük bir karar”dı bu...

Hâkimlere güvenmek lazım geldiğini söyleyen aynı Osman Kaçmaz, bu kez gidiyor, komşu mahkemeden, hakkında başlatılan Ergenekon incelemesiyle ilgili “yayın yasağı” kararı aldırıyor.

İyi ediyor...

Hâkimlere güvenmek, mahkeme kararına saygı göstermek lazım...

Fakat, kendisine bir iki küçük sorum olacak.

Bunları ister açık kanallara dökerek, isterse bu köşeyi kullanarak yanıtlayabilir.

Osman Bey;

Elan “inceleme” altında bulunduğunuz ve de mahkemeye “yayın yasağı” kararı aldırdığınız için Ergenekon bahsine giremiyoruz.

Kemal Kerinçsiz’le diyaloğunuzu aktaramıyoruz.

Bazı beraat kararlarınızı sorgulayamıyoruz.

Dinlemeye takılan faaliyet kalemlerinizin dökümünü yapamıyoruz.

Dileriz “inceleme” lehinize neticelenir ve bir an önce bu badireden kurtulursunuz.

Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararına göre, yayın yasağı Star, Sabah, Zaman, Yenişafak, Taraf, Vakit ve Bugün gazeteleri ile, Bugün TV, Kanal 7, Samanyolu, Kanaltürk, Meltem ve ATV televizyonlarını kapsıyor.

Bu listeyi mahkemeye siz mi verdiniz?

Siz verdiyseniz, niçin yayın organları arasında fark gözetiyorsunuz?

İdeoloji farkı mı bu?

Kalite farkı mı?

Etkinlik ve tiraj farkı mı?

Mahalle farkı mı?

Hangisi?

Bize bu tasnifin mantığını ve “tasnif zaruretini” açıklayabilir misiniz?

Madem hâkimlere güvenmek lazım, işin içinde bir “adaletsizlik” bulunduğunu bir hâkim olarak siz de teslim edersiniz.

Buyrun Osman Bey...