Sen kimsin lan
Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in yargı reformunu anlattığı basın toplantısından yeni çıkmıştım. Büroya giderken yolda Mehmet Bekaroğlu aradı. Kendisi son seçimde SP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayıdır.
21 Ağustos tarihli yazımdaki “Ergenekon’a destek veren Veysel Candan ve Mehmet Bekaroğlu’nun kulakları çınlasın” ifadesine incinmiş. Çok zarif bir üslupla, “Sen sıradan bir yazar değilsin, sürekli takip ettiğim birisin” güzellemesiyle gururumu da okşayarak itirazını anlattı.
Kendisine savunma hakkının kutsal olduğunu, itirazını köşeme taşıyacağımı ifade ettim. Gülerek, “Mehmet Bekaroğlu’nun ömrü darbe ve darbecilerle mücadeleyle geçmiştir, asla Ergenekoncu olmadı” ifadesini yazmamı istedi.
“Hay hay” dedim.
Bu arada, “AKP çok sıkıştığı seçimi kazanmak için son hafta Ergenekon kapsamında sansasyonel tutuklamalar yaptıracak, 28 Şubat sürecinin ünlü isimleri ile kamuoyunda tanınmış gazetecileri gözaltına aldıracak...” lafını hatırlattım. O konuşmanın “seçim konuşması” olduğunu söylemekle yetindi.
Selamlaşarak vedalaştık.
Büroya varıp bilgisayarın başına geçince fark ettim, meğer bizim hoca kükreyen bir kaplanmış! Bir mesaj göndermiş, evlere şenlik. Patronun gözüne girmek için omzuna bastığımdan tut, namus ve şerefe kadar teğet geçmeden yazmış. Bir de internet sitelerine servis etmiş.
Şaşırdım kaldım, hangisi Mehmet Bekaroğlu. Konuştuğum kişi mi, mesaj atan mı?
Bir defa sen kimsin, necisin, patronun gözüne girmek istiyorsam eğer, senin omzun ne ifade eder, ateş olsan ne yazar, bu nasıl ruh halidir, açıkla bakalım.
“Ergenekoncu” lafına gelince...
“Ergenekoncu” demedim, “Ergenekon’a destek veren” dedim. Ergenekon’un kurucusu, yöneticisi, üyesi, sempatizanı, destekçisi, yardım ve yatakçısı ayrı kavramlardır.
Seçimden önceki lafın, meraklısı için yukarıda asılı. Ergenekon davasını hukuk davası olmaktan çıkarıp AK Parti’nin siyasi operasyonu olarak nitelendireceksin, sanki tutuklama kararlarını AK Parti veriyormuş gibi seçimden önce 28 Şubat aktörlerini ve tanınmış gazetecileri tutuklattıracağını söyleyeceksin, dava süreci bitmeden neredeyse herkesi tümden aklayacaksın, sonra “bana iftira attılar” deyip kenara çekileceksin.
Bu ifade, destek değil de nedir? Ergenekon yazarları senin bu lafların üzerine kaç tane makale döşendiler.
Kendi üslubun ve cümlelerinle aynen sana sesleniyorum. Sen Profesörsün, şimdi namusuna ve şerefine havale ederek sana bir görev yüklüyorum. Bir araştırma yap, o sözler destek mahiyetinde midir, değil midir? Öyleyse benden özür dile. Tabi gerçekten herifsen, namus ve şeref taşıyorsan.
Vaktin olursa bir de başlığa cevap ver. Biliyorum laf ağır, şimdiye kadar hiç kimse için kullanmadım, ama sen hak ettin.