Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Demokratik Açılımın Muhatabı 72 Milyon Halkımızdır

Demokratik Açılımın Muhatabı 72 Milyon Halkımızdır

Büyük şehirlerde oruç tutmayanlar çok şanslı. Hiç olmazsa; “Hangi iftara

icabet etsem, hangisi uzak, hangisi yakın, yakın olana nasıl giderim,

uzak olana ne kadar zamanda giderim, hangisinden özür dilesem, hangisi

darılır” gibi bir sürü soru, sabahın ilk ışıklarıyla başlar ve iftar

saatine kadar sürer. Sonuçta birine gidilmeye karar verilir.
Hakikaten büyük şehirlerde iftara gitmek ve dönmek ciddi mesai isteyen

bir iştir. Ama Anadolu’da öyle değil, kime gidileceği, nereye

gidileceği, nasıl varılacağı bellidir ve iftarın da sahurun da tadı

çıkar. Haralan, gürelen, çarşı kalabalığı, trafik yoğunluğu, stres,

sinir, araba kornası, radar kontrolü, yol kontrolü gibi nerede ne zaman

geleceği belli olmayan ve karşılıksız bedeller ödenen haller kolay kolay

yaşanmaz. Adam gibi ibadetin tadı çıkar.
Bu kadar yakınmadan sonra; “Demek ki, İstanbul’da iftarlar insanların

burnundan geliyormuş” gibi bir his uyandırmış olabilirim ama gerçek

böyle ne yapayım. Yalnız bazı iftarlar vardır ki, bu saydığım

olumsuzlukların hiç birisi insanın gözüne ve gönlüne büyümez.
O iftarlardan biri de MÜSİAD’ın geleneksel basın iftarıdır. “Her iftar

gönül iftarıdır” ama MÜSİAD’ınki, “duble gönül iftarıdır.” Çünkü hiç

kimse MÜSİAD iftarına katılırken, “Katılmazsak ayıp olur, falan kırılır,

filan darılır, orada gözükmek lazım, sonra şöyle anlaşılabilir” gibi iç

hesaplar yapmadan gelinir. Tabiri caizse bodoslama dalınan iftardır.
Geçtiğimiz Pazartesi MÜSİAD’ın basın iftarındaydık. Gelenek üzere MÜSİAD

genel başkan yardımcısı Sadık Saruhan ve genel başkan Ömer Cihad Vardan

misafirlere hoş geldiniz dedikten sonra gündeme dair düşüncelerini

paylaştı. MÜSİAD’ın en önemli özelliği; “devlet millet kaynaşmasını,

ülkenin gelişmesini, büyümesini, istikrara kavuşmasını ve

demokratikleşmesini kendi menfaatlerinden ala tutmalarıdır.” Bu iyi

niyetlerine bayılıyorum.
Ömer Cihad Vardan da bu minval üzere konuştu ve takdir topladı. Özetle

konuşmasını paylaşmak istiyorum.
“Bugün ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu hususlardan biri,

kutuplaşmalardan uzaklaşmak, enerji ve gücümüzü yapıcı meselelere

seferber etmektir. Ülke olarak; gelişmiş ülkelerin seviyesine ulaşmak,

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi

içinde yer almak istiyorsak, bir an önce bize engel olan ve hızımızı

kesen prangalardan kurtulmamız gerekiyor.
Bunu yaparken, sorunların toplumsal olduğu düşüncesiyle, toplumsal bir

mutabakat sağlanarak çözülmeye gayret edilmesinin önemine işaret etmek

istiyoruz. Kafamızı kuma gömerek sorunların varlığını

gizleyemeyeceğimize göre, özellikle siyasetin ve sonrasında toplumun tüm

aktörleri, toplumun ayrışmasına sebep olacak kendi tribünlerine

oynamaları yerine, toplumda birlik ve beraberliği önceleyerek ve

köklerimizdeki birlikte yaşabilme değerlerimizi yaşatarak, ülkemizin

önündeki tüm sosyal sorunların çözümünde gayret sarf etmelidirler.
Bu vesileyle, son günlerde gündemin odak noktasında yer alan ‘demokratik

açılım’ konusunda, MÜSİAD olarak başlatılan bu çalışmaları takdirle

karşılıyor ve destekliyoruz. Ancak, çalışmaların sadece bir konuda

değil, gelişmemizin önünde yıllardır engel teşkil eden her konu ve her

alanda, öncelikli gündem maddesi olacak şekilde ele alınması gerektiğini

düşünüyoruz.
Ülkemizde demokrasinin tam yerleşmesi, kişisel hak ve özgürlüklerin en

geniş manada benimsenmesi ve var olan potansiyelimizin gelişmeye

adanması adına, artık bu adımların kaçınılmaz olduğuna inanıyoruz.

Ayrıca konunun muhatabının 72 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve bu

konularda çözüm yerinin de TBMM olması gerektiği görüşümüzü de

yineliyoruz.
Bize göre başarı için ana eksen; doğudan-batıya, kuzeyden-güneye, tüm

ülke içinde ekonomik entegrasyonun sağlanmasıdır. Bu girişimler

neticesinde, ekonomik sınırlar kaldırılmalı, dış siyasette komşu

ülkelerle sıfır sorun politikası uygulayarak elde ettiğimiz başarıların

benzeri, bölgesel olarak da elde edilebilmelidir. Biz bugüne kadar

olduğu gibi bundan sonra da bu yolda üzerimize düşen görevleri yapmaya

hazırız ve yapmaya devam edeceğiz.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi