Merve Kavakçı İslam

Merve Kavakçı İslam

Geç kalmışsınız!

Geç kalmışsınız!

Din görevlileri haftasında da bir açılım gerçekleşecekmiş. Ne açılımı demeyin. Kadın açılımı bu. Hani ülke nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan, ailenin varlığında olmazsa olmaz varlıklar. Diyanet’imiz de açılım modasına kaptırmış olmalı ki kendini kadınlar için açılım yapacak bu hafta. Ekim’in ilk haftasını Camiler ve Din Görevlileri Haftası olarak kutlayacak olan Diyanet, ilk defa kadın din görevlilerini de kapsamı içine almış olacak. Kadınlar arasında hafızlık ve güzel Kur’an-ı Kerim okuma yarışmaları düzenleniyormuş ilk defa. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısının yaptığı açıklamaya göre kadın din görevlileri birçok sosyal konuda o kadar güzel faaliyetler yapıyorlarmış ve göz yaşartıcı öyle olumlu gelişmelere imza atıyorlarmış ki bu seneki kutlamalara dahil edilmişler. Kanımca hak etmişler (!) Bizim de gözlerimiz yaşardı değerli Diyanet mensupları. Sevinçten değil ama. Üzüntüden. Ne garipliktir bu böyle... İnsan gülsün mü ağlasın mı... Diyanet’e mi kızasın, onu Diyanet yapan çok kıymetli rejimimize mi... Bir ülke ki kadınları karanlıklardan aydınlığa çıkarttığını avaz avaz bağıracak, bir ülke ki kadınları gerikalmışlığın acımasız pençesinden kurtardık, onlara eşitlik verdik deyip göğsünü gererek böbürlenecek, sonra da bir değil, on değil, elli değil, altmış değil, yetmiş değil, seksen değil, seksen altı sene sonra, nihayet, evet nihayet kadınlarımızın başardıklarından gözlerimiz yaşardı, e’ onları da içimize katalım diyecek. Ne diyelim: Lutfedersiniz beyefendiler!
RÜYADA MIYIM, KABUSTA MI?
“Aman Allah’ım!” diyorum. Baykal ve ben. Aynı safta! Olabilir mi? Gözlerimi ovuşturuyorum. Sanki bir gerçeklik testine ihtiyaç var. Ama yanlış görmüyorum. Baykal’la aynı koroda bir ben, ben’le aynı grupta bir Baykal. Konu, çok değerli (!), çok seçkin (!) aktörümüz Kevin Costner’in Kürt açılımına verdiği destek. Geçen hafta da yazdım. Ayıp oluyor dedim. Öyle gözüküyor ki benim gibi düşünenlerin sayısı az değilmiş. Birçokları hafta boyunca köşelerine taşıdı konuyu. Konu üzerinde bir daha durulması gereken bir konu. Zira konu var konudan içeru. Konu aktör diye geçinen şu veya bu adam değil. Konu yerli’den veya yaban’dan biri veya birileri değil. Konu AK Parti’nin, lider konumundaki bir kadronun, toplumumuzun örfüne, adetine, ahlak yapısına uygun olmayan birtakım kişileri öne çıkarma gayretleri. Önceden söyledim, şimdi de söylüyorum. Bu herkesi kucaklamak değildir. Bu yaranma psikolojisinin bir tezahürüdür. Bu içte de dışta da aynıdır. Ha, hiç de ifadesi terbiyemize uymayacak işlerle adı anılan Batılı Costner’i öne çıkarın, ha, bütün işi gücü soyunup insancıklarımızı ekrana kilitleyen içimizdeki batıcıları, fark etmez. Siz onlarla aynı karede gülümsedikçe, yaptığınız radar altından milletimizin geleceğini, bakın sizin yönünüz bu olmalı, demekten başka bir şey değildir. Bizden söylemesi. Vebaliyle yaşar ve ölürsünüz.
BAKAN GÜNAY’A BİRAZ DAHA KÖTÜ HABER
Geçen hafta değindiğim konulara devamdan şaşmayalım. Kültür Bakanı Günay’ın ülkemizin Batı’da lokum, fes ve dansözle anıldığından şikâyetini konu etmiştim ve bunda Nasreddin Hoca misali hırsızın hiç mi suçu yok’una getirip sormuştum: Batı, batı, batı. Her konuda bir yerlere, birilerine işaret etmek, suçlu göstermek kolay da, durumun böyle olmasında Türkiye’nin hiç mi kabahati yok? Bu eleştirimi destekleyecek bir örnek de tam geçtiğimiz hafta karşıma dikilmez mi! ABD Kongresi’nde kıldığımız Cuma namazını biliyorsunuz. İzlenimlerimi gazetemiz sizinle paylaşmıştı. Dönüşte Washington metrosuna bindim. Bir durakta duvardaki reklam dikkatimi çekti. Amerikan Türk Derneği’nin bu hafta sonu başkent Washington’da organize ettiği Türk festivalinin reklamıydı bu. Ne ilginçtir ki, hiç de Türkiye’den olduğu düşünülmeyecek bir hanım arz-ı endam ediyordu panoda. Genç kadın çekik gözleri, Türkiye’nin hiçbir yöresinde rastlamadığımız geleneksel kıyafetiyle olsa olsa kardeş Türk memleketlerinden birinden alıntılanmıştı. Şimdi. Olur mu bu? Daha siz, kendiniz Türkiye ile Türkmenistan’ı, Türkiye ile Özbekistan’ı ayırt edemiyorsanız, bırakın cahil Batılıları o kadarcık hatayı onlar da yapsınlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Merve Kavakçı İslam Arşivi