Rahatsız etmiş olabilirim... Amma özür dilemek aklımın ucundan bile geçmiyor...
Bir cevap bekliyorum... Şayet yetki sahibiysen...
Aklımı kurcalayan, gece rüyalarıma giren şu meseleye kanuni hakkım olan cevabı istiyorum...
Kurumunuzdan ara/sıra tiksindirici kokular geliyor sayın Bakan...
Muhtemelen sizin burnunuz ya devamlı kapalı, ya da alışkanlıktan dolayı kokuyu fehmedemiyorsunuz...
Sorum şöyle:
Gazete sayfalarına, televizyon ekranlarına düşen korkunç iddialar var...
Dedikleri şunlar:
Son 10 yıl içinde askerlikten çürüğe çıkma hususunda artış vardır...
Kimler çürüğe çıkıyor?
Torpilliler mi, dayısı olanlar mı?
Ya da işini bilenin başvurduğu katakulliler mi?
Mesela:
Dalağını aldıran,
Midesinin 4/3’ünü aldıranlar mı?
Minnet rica böbreğini aldıran ve bu böbreği organ alıcılarına para mukabili satan, aynı zamanda askerlik yapmaktan kurtulanlar mı?
Tabii illa ki böyle olmuş, oluyor demiyorum...
Şu da var ki, ateş olmayan yerden böyle kesif dumanlar çıkmaz...
10 yıl boyunca çürüğe çıkarak askerlik yapmaktan sıyıran insan sayısı kaçtır?
Mide meselesinden,
Dalak meselesinden,
İbneliğini ifade ederek,
Gözden, dizden, nazdan veya başka sebeplerden...
Hepsinin bir dökümünü rica ediyorum sayın bakan...
Anadolu’nun garip ve gururlu insanları çürüğe çıkmaktan hicab ederler...
Sen ötekileri incele lütfen...
Sivil kökenli ne kadar, asker çocuğu ne kadar?
Hangi hastanelerde hangi doktorlar vermiş çürük raporlarını?
“Askerlik yapamaz” raporu alarak çürüğe çıkanlar, şu anda hangi işle meşgul olmaktalar?
İçlerinde halterci, maraton koşucusu, güreşçi (haşa) var mıdır?
Kimin babası askerliğini yapmış, rütbesi var mıydı, yok muydu... Veya hangi patron çocukları kolaylıkla rapor almışlar?
Soruyorum okurlarım adına...
Merak bu ya, kimsenin boyun eğmediği, elinin değmediği böyle pis meselelere dokunayım dedim...
Bu soruların ardından kimin yalılarda, kimin özel mekânlarda hizmet yaptığını sormayacağım...
Sorsam ne yazar ki?
Ben sadece bizlere “kutsal hizmet” diye öğretilen, gerçekten de kutsal olan askerliği, türlü dalavereler dokuyarak yapmayan, yapmadıkları gibi afra/tafraları ile etrafı inleten sayınların durumunu soruyorum...
Hakkım değil mi?
İsim isim, meslekleriyle birlikte,
Babasının mesleği ve onun da askere gidip gitmediğini belirterek, tarafıma yazılı şekilde bilgi verilmesinde zannedersem bir sakınca yoktur...
Bugüne değin, hiçbir general çocuğu, albay çocuğu, milletvekili ve Bakan çocuğu, patron çocuğu/özellikle gazete patronu çocuğu/askerlik yapamaz raporu almışlar mıdır?.. Almamışlarsa içlerinde şehit düşen, yaralanan var mı?
Brifing almış yüksek dereceli yargı mensuplarını da bu soruma dahil ettiğimi hatırlatırım...
Çok olmaz değil mi sayın Bakan?
Esasında ciltler dolusu sorular sormam gerekiyor, fakat sizleri yoracağımdan çekiniyorum ve de müşkül duruma düşmenize gönlüm rıza göstermiyor...
Asla namuslular da namusu çürükler gibi kaçış yapsınlar demiyorum... Zaten onlar üçkâğıtçılıktan zül duyarlar... Suratı köseleleşmiş zatların dökümünü rica ediyorum sayın Bakan!..
===============
Bir ucu boşa gelsin, ki ipler gerilmesin
Bilen sussun, foyalar meydana serilmesin
Bir denge kurulsun ki eşitlensin kurt-kuzu
Mişon’a verilen hak Mehmet’e verilmesin...