Hüseyin Gülerce

Hüseyin Gülerce

Milletim uyan artık...

Milletim uyan artık...

Aziz milletim. İnsanlık adına, insaniyet namına hamle yapacağın bir rampada, sana kıymak istiyorlar. Bir asırdır, sırtına binen vicdansız, acımasız, zalim cuntacı bir zihniyetin elinde inlediğin yeter artık.
Gerçekleri gör artık. Dün Munzur kenarında çocuklarını, bir araya toplayıp kurşundan geçirenler; "ama onlar da isyan etti" diyerek binlerce masumu katledenler, bugün hâlâ aynı kafadalar. Şimdi de bir müzeye toplayacakları çocuklarını, dinamitle havaya uçurmanın planlarını yapıyorlar. Ben yazarken inanamıyorum, onlar ise hâlâ koltuklarında oturarak, daha korkunç planlar yapmaya devam ediyor.

Milletim uyan artık. Gazete ve televizyonlarda elleri var. Susturucu taktırıyorlar. Gerçekleri sana duyurmak, istemiyorlar. Anlı şanlı medya patronları, yöneticileri duymuyorlar, duyurmuyorlar.. görmüyorlar, gördürmüyorlar... İhanetler perdeleniyor. Cuntacılar aklanmaya çalışılıyor. Yüksek yargıda, üniversitelerde, barolarda, iş dünyasında adamları var. Şu anda Ergenekon davasında köşeye sıkıştıkları için hepsini cepheye sürüyorlar.

Milletim uyan artık. Yıllardır, komplolarla, provokasyonlarla, tezgâhlarla seni Türk-Kürt, Sünni-Alevi, laik-dindar, ilerici-gerici diye bölmeye çalıştılar. Gazetecileri, aydınları öldürdüler, "dindarlar yaptı" dediler. Sivas'ta masumları otellerde yaktılar, "Sünniler yaptı" dediler. İntikam gibi göstermek için Başbağlar'da katliam yaptılar, "Alevilerin, Kürtlerin işi" dediler... Güneydoğu'da 17 bin 500 cinayet işlediler, bizi bölmenin ateşini körüklediler.

Cuntacılar kadar zalim, onlar kadar vicdansız medya yöneticileri olmasa, üç günlük ömürleri var. Bu kadar net konuşuyorum. İsimlerini vermeyeyim, sen onları, bu Kafes eylem planlarını hiç yazmamalarından, ana haberlerine hiç taşımamalarından tanıyacaksın. Dört gazete, dört televizyon kanalı, üç gün bunların ihanet planlarını manşetlerine taşısa, ana haberlerde ekranlarda on beş dakika ele alınsalar, bunların işi bitecek. Yüksek yargıdaki koruma duvarları yıkılacak. Darbeci baroların elleri ayaklarına dolaşacak. Ergenekon'a avukatlık yapan siyasetçiler, insan içine çıkamayacak. Ama yapmıyorlar ve yapmayacaklar... Çünkü birlikte inşa ettikleri statüko yıkılacak, milli irade üzerindeki vesayet rejimi son bulacak. Demokrasinin önündeki bütün engeller kalkacak.

Aziz milletim, iş sana düşüyor... Dar bir geçittesin. Tek bir çıkış yolu var. El ele tutuşmalıyız. İnancımız, fikrimiz, etnik kökenimiz, mezhebimiz ne olursa olsun, bugün bu topraklarda insan kardeşleri olarak; insanlığımızı, özgürlüklerimizi, hürriyetlerimizi, onurumuzu, haklarımızı koruma adına, yüreklerimizi birleştirmeliyiz. Demokrasiyi, insan haklarını, hukukun üstünlüğünü hepimiz için istemeliyiz.

Bunun için dostluğa dost, düşmanlığa düşman olmalıyız. Cuntacılar, farklılıklarımızı düşmanlık sebebi yapmak istiyor. Oyunlarını bozalım.

Gelin Türk, Kürt, Sünni, Alevi, laik, dindar ne olursak olalım helalleşelim. Kapanmış yaralarımızı kanatmak isteyenleri, ancak birbirimizi affederek durdurabiliriz.

Aziz milletim. Gel, "daha önce incinmişsen de incitme" diyelim. Bizi, birbirimizden ayırmak isteyenlere karşı tek yürek olalım. Ayrı ayrı yaşadığımız acıları, hepimizin acıları bilelim. Acılarımızı kıyaslamayalım. Karşımızda, hiçbirimize merhameti olmayan, kan dökmeye alışmış, gözü dönmüş caniler var.

Onları ancak, birbirimize olan hoşgörümüz, sevgimiz, gönül beraberliğimiz durdurabilir. Onlar tuzak kurdukça biz, birbirimize daha çok sarılalım. Her köşe başında bir komplo var. Denizin ortasında dev dalgalara yakalanmış gibiyiz. Can yeleklerimiz; sevgiden, insanlıktan, hoşgörüden dokunmuşsa eğer batmayacağız. El ele tutuşursak birbirimizden kopmayacağız.

Milletim uyan artık. Bak yarın bayram. Küskünlükleri unutalım. Birbirimizin haklarına sahip çıkalım, insanlık düşmanı cuntacılara fırsat vermeyelim...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Gülerce Arşivi