Geçmişte Avrupa dışında İslam “öteki” idi. Şimdi Avrupa içinde “öteki”dir. Ezan-ı Şerifin okunması, cami yapımı, minare yüksekliği, Ramazan iftar çadırları hararetli tartışma konusudur. (İsviçre’de olduğu gibi) İslamiyet günümüzde bir “Avrupa Meselesi” haline gelmiştir. Avrupa’da Müslümanların kendilerine güveni artarken; son 15 yılda Avrupa kendi içindeki öteki saydığı İslamiyeti tanıması da artıyor. Ve tanıdıkça İslamiyetle şereflenenlere her gün yenileri ekleniyor.
Türkiye’deki camiler ile Avrupa’daki camiler farklıdır. Avrupa’da yalnız ibadet yeri olarak değil, kültürel merkezler, sosyal dayanışma, çevreye uyum sağlayan birleştirici, çok amaçlı olarak yapılıyor. Ve bu durum, caminin şeffaflığı dolayısıyla Batılı için korkulan yer olmaktan çıkarak beğenilen bir yer olmaya başlıyor. İslamiyet Avrupa’da çığ gibi artarken Hıristiyanlarda kendi inançlarına yavaş da olsa dönüş başlamıştır. Yaşlı kıta Avrupa’da camiler arttıkça ve camilerin dışında serilen seccadeler ve bu seccadeler üzerinde secde edenler çoğaldıkça Avrupa’nın dinî atmosferi değişiyor. Böylece Avrupa’da geleceğe yalnız Hıristiyanlar değil, Müslümanlar da yön veriyor.
Avrupa gibi ABD’de de İslamiyet çığ gibi artmaktadır. Müslüman olan Khalid Yasin’e göre ABD’de 11 Eylül hadisesinden sonra Müslüman olanların sayısı 540 bindir. Avrupa ve bilhassa ABD hapishaneleri İslamiyetin en çok yayıldığı yerlerdir. Sadece İllinois Eyalet Hapishanesinde Müslümanların sayısı 3 bin olduğu hapishane yetkilileri tarafından açıklanmıştır... ABD’de Müslümanların sayısı nüfusun yüzde 2.5’i (resmî rakam) aslında daha fazladır. Hapishanelerde yüzde 6’dır. Fransız istihbaratına göre Fransız hapishanelerinde Müslüman olanların sayısı son derece fazladır. İngiltere ve Avustralya’da da durum aynıdır.
Bernard Lewis’e ve aynı görüşü paylaşanlara göre “21. yüzyılın sonunda Avrupa Müslümanlaşacaktır.” Şu anda Avrupa’nın esas kimliği “Sekülerlik”tir. Avrupa’da kiliseler boşalmıştır. Kiliseden uzaklaşanlar yüzde 60’tır. Ahirete inanmayanlar ise yüzde 65’tir. Eurobarometer şirketinin yaptığı “AB’nin değerleri nedir?” sorusuna yüzde 37 insan hakları, yüzde 35 barış ve yüzde 34 demokrasi cevabı verilmiştir. Hıristiyanlık diyenlerin sayısı sadece yüzde 3’tür. Avrupa’da bazı kiliseler camiye çevrilirken bazıları müze ve kafeterya olmuştur...