Terör, sadece darbeye hizmet eder
Bülent Arınç'a yönelik suikast teşebbüsü haberleri üzerinde, Türkiye'nin selameti adına hassasiyetle durmak lâzım.
Ne oluyor? Bu hadisenin anlamı ne? Bir yerlerde kazanın içinde neler kaynatılıyor? Savcılık işini yapsın, tamam. Peki biz kurbanlık koyun misali bu kazanın içinde kaynarken yargının kararını vermesini mi bekleyelim?
Detaylar, insanın kanını donduracak nitelikte. Şüpheli görülen ve aranan arabadaki iki kişiden birinin üstünden Bülent Arınç'ın ev adresi çıkıyor. Bu iki kişiden biri albay, diğeri binbaşı. Gözaltına alınan bu iki subayı, Merkez Komutanlığı'ndan gelenlerle birlikte, Genelkurmay Seferberlik Tetkik Bölge Başkanı olan bir başka albay teslim alıyor. Yani bu iki subay, kontrgerilla olarak bilinen Özel Harp Dairesi'nde görev yapıyor.
İddia edildiği üzere bu iki subay, bir suikast hazırlığı içinde miydi? B++ülent Arınç'tan bir çay daveti almadıklarına göre, üzerlerinde bulunan adres notunu mutlaka açıklamaları gerekiyor. Ve doğruysa, yani bu iki subay Özel Harp elemanı ise soruşturmanın sonucunu beklemeden bütün güvenlik birimlerinin ve ilgili devlet kurumlarının teyakkuz durumuna geçmesi lâzım. Bu hadise gerçekten bir suikast hazırlığı ise kuvvetle muhtemeldir ki çok sayıda isim hedef listesinde olabilir. Toplumu sarsacak kapsamlı bir terör hazırlığı ile karşı karşıya olduğumuz kuşkusu mutlaka aydınlatılmalı.
Rakam herhalde 20'ye ulaştı. 20 civarında muvazzaf subay benzer soruşturmalar kapsamında gözaltına alındı ve tutuklandı. İntihar eden subaylar, derinlerde bir trajedinin bu tutuklamalara eşlik ettiğini gösteriyor. Hemen, şimdi olup bitenlerin aydınlatılmasına ve etkili tedbirlere ihtiyacımız var.
Önümüzdeki tablo, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde bazı subayların kendilerine emanet edilen silahları ve imkânları doğrudan halka çevirdiklerine, suikast hazırlıkları yaptıklarına dair kuşkular barındırıyor. Bildiğimiz terör eylemleri bunlar. Şayet bir şiddet eylemi siyasî amaç taşıyorsa bunun adı terördür. Subayların görev aldığı terör eylemlerinin muhtemel siyasî hedefi, ülkede kargaşa yaratarak ordunun iktidara el koymasını sağlamak olmalı. Bütün bu kuşkuları, elde edilen bulguları ve belgeleri yan yana getirdiğimiz zaman ulaşabileceğimiz tek mantıklı sonuç bu. Genelkurmay Başkanı'nın savaş gemisinden yaptığı itirazı bu mantık geçersiz kılıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri ile terör arasında bir ilişki olduğuna dair bir iddianın, bir kuşkunun aydınlatılması için savcılar harıl harıl çalışıyor.
Artık hepimiz çok iyi biliyoruz ki, Türkiye'de askerin kaybettiği gücü tekrar ele geçirmesi ve ülke üzerindeki vesayetini yeniden kurması yaygın terör olaylarına bağlı. Asker dahil olsun olmasın, toplumu canından bezdirecek şiddet olayları OHAL'le başlayan, sıkıyönetimle devam eden ve neticede demokratik hükümetin kenara çekileceği sürecin gerekçesini oluşturacak. Asker kişilerle terör arasında kurulan ilişki, doğrudan bir askerî diktaya giden yolun taşlarının yine askerlerin planladığı ve icra ettiği terörle döşenmesi anlamına geliyor.
Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan hükümete yönelik tehditlerini hatırlayalım. AK Parti hükümetini tehdit ederken sık sık Menderes'in asılmasından bahsediyor Öcalan. PKK terörünün yeniden başlamasının Kürtler için, hatta PKK için bile hiçbir anlamı yok; bezdirici bir terör atmosferi ile askerî diktanın yolunu açması dışında. Bahane Kürtlerin hakları olacağı için, dikta heveslilerinin omzundaki yük hafiflemiş olacak.
Kuşkular yargıda test edilecek. Ama bu kadar vahim bir ihtimal karşısında tedbir almak herkesin görevi olmalı. Bu tedbirlerin ise iki yöntemi var: Birincisi Türk Silahlı Kuvvetleri'ni denetlemek. Ordumuzun itibarına kavuşmasını isteyen herkes, bütün birimlerin denetime açılmasına katkıda bulunmalı, en başta da yüksek komuta heyeti. TSK mensuplarının teröre bulaştığına dair yaygın kuşkular varken, ayrıcalıklara ve gizlilik zırhına saklanmak orduyu yıpratır. İkincisi ise askerî dikta özlemi ile terör arasındaki ilişkiyi deşifre etmek. Provokasyonlar ancak deşifre edildikleri zaman önlenebilirler.
Nerede bir terör eylemi varsa bilin ki darbe peşinde koşanların marifetidir.