Umur Talu soruyordu geçen gün: “Bazılarında şöyle bir hafızasızlık mevcut: Sanki bu ülkede Maraş katliamı yaşanmadı, Çorum katliamı hiç olmadı, üniversite önüne bomba atılıp onca genç katledilmedi, bir evde onca genç boğulmadı, 1 Mayıs 77’de Taksim’den Kazancı’ya onca ceset çiğnenmedi, Sivas bir yangındı, söndü gitti. İpekçi hiç öldürülmedi, Mumcu zaten havaya uçurulmadı, Emeç, Üçok, Aksoy, Kışlalı aramızda! Hablemitoğlu yine yazıyor, Anter işte şurada, Dink Şişli’de esnafla sohbet ediyor. Sazak’tan Darendelioğlu’na, Tütüngil’den Doğanay’a, Türkler’den Kaftancıoğlu’na hiç suikast olmadı; Emniyetçi Yurdakul ile Savcı Öz kahpece susturulmadı. Yani bunlar sanki hiç olmamış gibi. Bu ülkede Gladio, kontrgerilla, Susurluk kiri ve kanı hiç dolaşmamış gibi. Sanki sadece “teröristin terörü” can almış gibi. Kaosun, iç savaşın, baskının, sindirmenin, nefretin, yaygın şiddetin, onca cesedin, şunca darbenin yolu böyle “yarı resmi” pusularla hiç döşenmemiş gibi. Olan biteni ille de “sürrealist” bir şeymiş gibi yapıyorlar. Asla mümkün değil. Asla olamaz. Kim uydurdu. Hahaha, kahkahkah, kakarakikiri.”
Sanki Baykal için yazmış. Bakın Baykal ne diyor: “Burada sözkonusu olan Bülent Arınç’a akli dengesini yitirmiş kötü niyetli birinin suikast yapacağı iddiası değil. Hükümet tarafından TSK’nın böyle bir suikast yapabileceğinin düşünülmüş olmasıdır. Bunun kondurulması bile vahimdir. Düşünün eğer TSK bir devlet büyüğüne böyle bir suikast girişiminde bulunacaksa daha fazla bir şey söyleyemeyiz. Bu, sözün bittiği yerdir. Hükümet ile Türk Silahlı Kuvvetleri arasındaki güvensizlik ortamını değerlendirmek isteyenler de olabilir.”
Hani bu haberi de marifetmiş gibi tekrar tekrar yayınlıyorlar.
“Boru”, “kağıt parçası” gibi bir suikast iddiasını da sulandırmaya çalışıyorlar.. Bu iddiayı çok abartılı buluyorlar. Sanki ilk kez duyuyorlar bu işlerin olduğunu..
“Ay’da mı yaşıyor bu adamlar” diye sormazlar mı bu lafın sahibine?.
Sanki bu ülkede bu tür olaylar hiç olmadı. Her on yılda bir darbe yapılan bir ülkede siyaset yapmıyor sanki Baykal. Baykal yoksa birçok kişinin parçası olduğu, herkesin bildiği bir sistemin suçüstü olmasından duyduğu korku ve panikle zevahiri kurtarmaya mı çalışıyor?
Peki bu iddialar gerçekse (ki gerçek olma ihtimali çok güçlü..)
Baykal, birtakım tanımadığı bürokratlara bu kadar güveniyor da, yılların politikacılarına karşı nasıl bu kadar güvensiz?. Bu da vahim bir durum değil mi?
Baykal bunları söyledikten sonra aynaya bakıyor mu hiç? Ya da söylediği sözleri okurken-dinlerken yüzü hiç kızarmıyor mu acaba?
Mehmet Barlas soruyordu geçen gün: “Ya onlar öldürülmedi, ya biz yaşamıyoruz”.. Acaba faili meçhulleri uzaylılar mı gelip yaptı? Yabancı ülke istihbaratı yaptı ise, bunca istihbarat örgütü neredeydi, ne yapıyorlardı bütün bunlar olurken?. Peki Baykal gerçekten bu dünyada, bu ülkede yaşıyor mu, yaşamıyor mu? Yaşıyorsa, nerede yaşıyor?. Ne iş yapıyor bu adam?. Mesela gazete okuyor mu, televizyon seyrediyor mu, radyo dinliyor mu, cep telefonu kullanıyor mu? Yoksa hiç yer yüzüne çıkmaksızın yer altında, maden ocağında mı ömrünü tüketiyor?.
Ciddi ciddi konuşuyor bu adam. Milletin aklından, hafızasından, zekasından şüphesi mi var Baykal’ın?. Mesela ipnotize edilmiş olabilir mi? Beyin yıkama operasyonundan geçirilmiş olabilir mi mesela?. Ağır bir tehdit ya da baskı altında böyle konuşuyor olabilir mi?
Değilse, bu söylediklerinin bir mantığı olmalı.. Peki Baykal böyle de, ona mikrofon uzatan, onun konuşmalarını yorumlayan, onun konuşmaları üzerinden yorumlar yapanlara ne oluyor?
Ha! Bu arada Özel Harp’in fişleme yaptığı kişilerle ilgili bir liste ele geçti. Bu bilgi gerekli yerlere ulaşmış olmalı ama, hiçbirinin bu sebeble ilişiği kesilmedi. Ne de olsa karısı başörtülü değil, namaz kılmıyor. İmam Hatip’te okuyan çocukları da yok.. Yani muhtemelen hâlâ görevdeler. Bunlar sadece bir birlikte, bir kişideki tek bir fişlemede ele geçen bilgiler. Haber kaynağı ise “Radikal”..
Buyurun size o fişlemelerden çarpıcı örnekler.: Tümg. ...: Sol ideolojik yaklaşım içinde, Alevilerle işbirliği içinde. Tümg. ...: İdeolojik sol. Tümg. ...: İdeolojik sol. Kur.Plt.Alb...: İdeolojik Alevi. Örgütleyici ve idare eden pozisyonda, Merzifonlu. Kur. Alb.. ..: İdeolojik sol olup Alevilerle yakın işbirliği içinde. Plt. Kur. Alb. ...: İdeolojik sol ve Alevilerle yakın işbirliği içinde. Siyasi emellerini gerçekleştirmek istemektedir. Tümg. ...: Alevi dedesi olup bütün emeli Alevileri hava kuvvetlerine hakim kılmak. Hava Harb Okulu’nu hedeflemektedir. Tuğg. ...: İdeolojik Alevi tutumu içinde yandaşlarını gözeten pozisyonda. Plt.Kur.Alb.. ..: İdeolojik Alevi. Terörist başının akrabası olduğu iddiaları mevcut. Oğlunun ismi Baran, kızının ismi Berfin. Sık sık “Türklerden nefret ediyorum” ibaresini kullanır. Müh.Alb. ...: Alevi olup, kendine ve amirlerine menfaat sağlayan biri. Kur.Alb. ...: İdeolojik Alevi tutumu içinde yandaşlarını gözeten ve koruyucu. Hav.Tuğg. ...: Kadrolaşma, mezhepçilik... İstih.Bnb. ...: Özel Kuvvetleri karıştırmak, sağlamları dağıtmak için gelmiş. P.Bnb. ...: Din düşmanı, ateist. P.Bçvş..: Astsb. Okulu’nda komünist liderdi. İs.Yzb. ...: Alkolik, ahlaksız, Alb. N.E’nin sırdaşı. Mu.Kd.Bçvş. ...: Personele porno kaset satıyor. J.Bçvş. ...: Aile huzursuz. Hanımını dövüyor. Geceleri geç saatlerde eve geliyor, bar ve pavyonlarda. Top.Kd.Yzb. ...: Dönmelerle dolaştığı için i.ne olarak adı çıkmış. Kayınpederi Ecevit’in korumasıymış. İçe kapalı problemli bir aile. Pd.Kd.Bçvş. ...: Karısı Kayseri’de lojmanda sivil bir şahıs ile basılmış, kötü bir aile. Eşini kabullenmiş, ahlaksız bir şahıs. J.Kd.Üçvş. ...: Her gece bar, pavyona gidiyor. Fahişe kadınlarla düşüp kalkıyor. P.Kd.Bçvş. ...: Eşi kanser. DSP milletvekilleri ile görüşüyor. Top.Kd.Üçvş. ...: K.Irak’tan tabanca alıp satıyor, mermi satıyor. Farsça dil sınav sorularını alıp satmış. Tnk. Bnb. ...: Güvendiği personele para karşılığı Viagra temin etti. Topçu Yzb. ...: Her işe burnunu sokar. Her işi karıştırır. Çok yaramaz bir kişi, hiç kimse sevmez. Karısı Amerika’da ihtisas yapıyor. Top.Kd.Ütğm...: Operasyondan kaçar, çeşitli bahaneler uydurur. Kaytarır, korkak bir kişiliğe sahip, beş para etmez. Top.Kd.Yzb..: Daima bir üstünün kuyusunu kazmaya çalışır, kesinlikle güvenilmez, birinci eşi A da Dz. Teğmen’le yakalandı. P.Bn. B.D: Çok kötü bir kişiliğe ve karaktere sahip, yaramaz.
Herkes her şeyi biliyor aslında. Viagra pazarlayanı da var, porno kaset ticareti yapanı, para ilişkileri içinde olanı, “Türklerden nefret edeni” de. Sahi Baykal ne buyurur bu hususta? Ya da Bahçeli?. Bunlar oylarını hangi partilere veriyorlar acaba? Ya da bunlar ne yapabilir, ne yapmayabilirler? Bu liste, herhangi bir askeri birlikte değil, kozmik odanın bulunduğu, çok az sayıda askeri personelin çalıştığı, kripto kullanan Özel Harp karargahındaki askeri personelle ilgili bir fişleme.. En seçmesi böyle ise ve iddialar doğru ise varın gerisini siz hesab edin.. “Bekri Mustafa imam oldu” der gibi bir şey bu! Baykal’ın bu vahim iddialarla ilgili bir açıklaması da vardır herhalde..
Hani asker için yapılan bu fişlemeler gibi siyasiler için de, siviller için de, memurlar için de, STK’lar için de fişlemeler var.. Şimdi burada bu fişlemenin yapılmasına mı yanalım, bu bilgilerin gerçekliğine mi yanalım, bu bilgilerin dışarıya sızdırılmasına mı yanalım, birileri bu bilgileri bildiği halde hiçbir işlem yapılmamasına mı yanalım, ya da bu milletin siyasetçisi, politikacısı, STK’lısı, askeri, aydını nasıl bu hallere düştü ona mı yanalım?. Yanacağız da hangisine yanalım ya da yanmak için nereden başlayalım?. Bizi yakan kim, bu arada onu da düşünelim.. Baykal’a ve CHP’lilere sormak istiyorum, hâlâ Ergenekon avukatlığına devam mı? Selam ve dua ile..