Aradan üç/dört gün geçti amma bayatladı sayılmaz...
Sabah kuşağında gazete manşetleri okunurken dikkatimi çekti ve ilk defa Mengigiller gazetesinden aldım...
Manşet “Dolmabahçe’den Pir Sultan Talimatları” idi...
Ortalık sütliman olduğu günlerde Binnaz Toprak isimli bir kadın çıkar, etrafı velveleye verecek çıkışlarda bulunur... Beyanat olur, anket olur, “Aydın görüşü” olur, önümüze gelir...
“Sultanbeyli’de açılım başladı” haberiyle birlikte şu ifadeler yer alıyordu:
Sultanbeyli Cemevi’nin yapımına izin verin...
Sultanbeyli Pir Sultan Abdal Derneği Başkanına açılan davalardan çekilin...
Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nin adı Pir Sultan Abdal olarak değiştirilsin...
Ara başlıklar daha da enteresan:
Oruç tutmayan Alevi işçiye mahalle baskısı...
Başbakan Alevilerin nüfusunu sordu...
Açılım Madımak’tan başladı...
Sultanbeylililer adı Başaran Mahallesi olan mahalleyi Yavuz Sultan Selim olarak değiştirdiler... Büyük tepki topladı... Çünkü 9. Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim 1513’te 40 bin Alevi’nin katledilmesinden sorumlu tutuluyor... Bu ismin yerine 16. yy’da yaşamış Alevi halk ozanı Pir Sultan Abdal isminin verilmesi isteniyor...
Gazetedeki iddia şu:
Hükümet yetkilileri taleplerimizi haklı buldular...
Bu sakat haberler Vakit gazetemiz tarafından yalanlanmıştı.
Amma ne çare... Sistemli bir Alevi bölücülüğü gündeme sokulmuş...
Tahminde bulunmak zor değil...
Yavuz Sultan Selim düşmanlığı, Kerbela’da YEZİT düşmanlığını sollayacak gibi...
Sultanbeyli’de yoğun Alevi nüfusu varmış... Yavuz Sultan Selim ismi değiştirilmeli, Pir Sultan Abdal yapılmalı imiş...
Anlıyorsunuz mutlaka...
Gün gelecek SELİM ismini tedai ettirdiğinden dolayı Selimiye Camii’nin ismi de Şah Kulu olsun diye diretirler...
Selim ve Yavuz isimleri yasaklansın, önceden konulmuş isimler Şah İsmail-Çarıklı Baba yapılsın talepleri olacağı kesindir...
Bir yanda, meşhur Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim...
Diğer yanda, “Şahım İstanbul’a varacak/Yezid’in kanın dökecek/ dizelerinin sahibi Pir Sultan isimli ozan...
Seç seç al...
Isıtılmış demir döver gibi dövüyorlar AKP yetkililerini...
Ne berbat günlere kaldık.
Tarih okumamış, şiirden bihaber Anadolu’nun gariban Alevilerini maksatlarına alet etme mücadelesi veriyor “Ali’siz Alevi”ler...
Aleviliğin İslam dışı olduğunu iddia edenlerdir bunlar...
AKP iktidarını yola getirirlerse “Alevilik dindir” kararı aldıracaklar...
Günay ve Üskül gibi solcu AKP’lilerin canlarına minnet...
Ya diğerleri?
Bu tehlikeli tuzaklara düşecek derecede akılsız var mı AKP’de?
Bol bol “açılım” yapsınlar...
Bol bol siyasi rüşvet dağıtsınlar...
Tabii ki düştükleri, düşmeleri muhtemel olan çukurlara halkımızı ve akil, ilim, iman sahiplerini çekemeyecekler...
Dikkat-dikkat-dikkat!..
Bu konu başka açılımlara benzemez...
Yakılmak istenilen ateş ancak iktidarın cenaze suyunu ısıtır...
İnşallah tahmin edilen tehlike çukurlarına düşmezler...
Düşerlerse siyaset sahnesinden silinirler...
Kendilerini Deniz Baykal dahi kurtaramaz.
Mengi Giller gazetesi öncü birlik rolü oynuyor...
Arkada sayısız Türk ve İslam düşmanları zuhur eder mutlaka...
Şurası unutulmamalı:
Türkiye sarsılır, amma yıkılmaz... Ayağına çelme takacakları ise akil adamlar aleme duyururlar...
==============
Yaz gider, güz gelir, yapraklar dökülür
Delinin başından topraklar dökülür
Gün gelir akıl tutulması başlarsa
Yobazın cebinden bayraklar dökülür...