Sözleşmeli Öğretmenler Ücretsiz İzinliyken Sağlık Yardımı Alamaz
İş ve çalışma hayatındaki insanların hangi koşullarda genel sağlık sigortası yardımlarından yararlanacakları, yaptıkları mesleğin 5510 sayılı kanunun hangi statüsü kapsamında sigortalı kabul edilmesine göre değişmektedir. 5510 sayılı kanun ülkemizde insanlarımızın sosyal sigortalarını ve genel sağlık sigortalarını düzenleyen ve hüküm altına alan kanundur.
5510 sayılı kanuna göre kamuda görev yapan sözleşmeli öğretmenler, anılan kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının a) bendi kapsamında zorunlu olarak sigortalı sayılmaktadırlar. Yani, eski deyimiyle sözleşmeli öğretmenlerin işçiler gibi SSK şartlarında sosyal güvenlikleri sağlanmaktadır.
Sözleşmeli öğretmenlerin ücretsiz izinli olduğu dönemde adlarına sosyal sigorta primi yatmamaktadır. Bu nedenle, sözleşmeli öğretmenler ücretsiz izinli oldukları dönemde SGK’nın genel sağlık sigortası yardımlarından yararlanamazlar.
Özellikle, bayan sözleşmeli öğretmenler doğum yaptıklarında doğumdan sonraki devreyi çocuklarının bakımı ve gelişimi için ücretsiz izne ayrılarak geçirmeyi tercih etmektedirler. Bu durumda olan bayan öğretmenlerin ve diğer sözleşmeli öğretmenlerin ücretsiz izinli oldukları sürece sağlık giderlerinin hiçbir şekilde ödenemeyeceğini önemle belirtmek isteriz.
Ancak, bu kuralın bazı püf noktaları bulunmaktadır. Sözleşmeli öğretmenler ücretsiz izne ayrıldıkları tarihten itibaren sigortalılıkları sona ermektedir. 5510 sayılı Kanunun 67 nci maddesinin son fıkrasına göre, sözleşmeli öğretmenlerden ücretsiz izne ayrılan kişiler ücretsiz izne ayrıldıkları tarihten itibaren sigortalılığı sona eren kişiler, ücretsiz izne ayrıldıkları tarihten itibaren geriye doğru bir yıllık süre içinde 90 gün daha zorunlu sigortalılıkları varsa 100 gün daha sağlık giderlerinin SGK tarafından ödenmesi ve karşılanması zorunludur.
Ayrıca, sözleşmeli öğretmenler ücretsiz izinli oldukları devrede bay ya da bayan eşlerinin sosyal güvenliği varsa bunlardan da sağlık yardımı bakımından faydalanabilirler. Ancak, babaları ya da anneleri üzerinden faydalanmalarına olanak yoktur.
Sözleşmeli öğretmenlerin bu konuda yaşadıkları mağduriyet bir an evvel giderilmelidir. Çünkü aynı işi ve mesleği yapan iki öğretmenden birisi sözleşmeli öğretmen olursa ücretsiz izinli olduğu dönemde sağlık giderleri SGK tarafından karşılanmazken, diğer öğretmen kadrolu devlet memuru olup ta ücretsiz izne ayrıldığında ücretsiz izinli olduğu dönemlerde sağlık giderleri SGK tarafından ödenip karşılanmaktadır.
Okur Sorularına Cevaplar
SORU 1: Benim memlekette köyde teyzemin oğlu var. Babası ile annesinin arazileri var. Bu durumda evde bakım parasından yararlanabilirler mi? (Mustafa ÖZCAN)
CEVAP 1: Evde bakım parası almak için; özürlünün ailesindeki kişi başına düşen gelir miktarı asgari ücretin 2/3’ünden az olmalıdır. Günümüz itibariyle bu rakam 348 TL’ye tekabül etmektedir. Ayrıca, özürlü kişinin yemek içmek gibi günlük ihtiyaçlarını tek başına yerine getirememesi gerekmektedir. Teyzenizin köyde tarlasının var veya yok olması özürlü aylığında ölçü değildir. Önemli olan yukarıda belirtilen iki şartın yerine gelmesidir. Bir an evvel 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun ek 7 nci maddesine istinaden evde bakım parası almak için bulunduğunuz yerdeki Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne başvurunuz.
SORU 2: 1996 yılından beri tarım Bağ-Kur’lusu olarak SGK’ya prim ödemekteyim. Şu anda ziraat odası kaydım yok ama primlerimi düzenli yatırıyorum. Ziraat odası kaydım olmadan tarım Bağ-Kur’um devam eder mi? İleri de bana bir sıkıntı çıkar mı? (Aşkın KESER)
CEVAP 2: 1 Ekim 2008’den sonra tarım Bağ-Kur’lusu olmak için mutlaka ziraat odası kaydınızın bulunması gerekmektedir. Ancak, sizin kaydınız 1 Ekim 2008’den önce başladığı için 1 Ekim 2008’den sonra da ziraat odası kaydınız olmadan tarım Bağ-Kur’unuz devam eder. Ancak, en kısa zamanda ziraat odası kaydınızı yaptırmanız gerekir. Çünkü ileride ziraat odası kaydınız olmadığı gerekçesiyle 1.10.2008’den sonraki sigortalılığınız iptal edebilirler.
SORU 3: Babam bundan üç yıl önce bir trafik kazasında öldü. Ancak trafik kazasında mahkeme kararıyla yüzde yüz (8/8) kusurlu bulundu. Kaza esnasında karşı araçtaki Bağ-Kur’lu bir kadına da çarpıp kadının yaralanmasına sebebiyet verdiği için Bağ-Kur yani şimdiki adıyla SGK babamın neden olduğu kazanın tedavi masraflarını biz murisçilerinden istiyor ne yapmamız lazım? Ayrıca, zorunlu mali trafik sigortamız vardı.(Ali DANACI)
CEVAP 3: Babanızın öldüğü tarihte mülga 1479 sayılı Bağ-Kur kanunları geçerliydi. 1479 sayılı kanunun 63 üncü maddesine göre, Bağ-Kur size tedavi giderlerini sizden ister. Ancak, zorunlu trafik mali sigortanız varsa, bunu ödemenize gerek yok. Sigorta şirketi limitleri dahilinde bu tedavi giderlerini Bağ-Kur’a ödemek zorundadır.
NOT: İş dünyası ve çalışma hayatında karşılaştığınız sorunlara ve sosyal güvenlikle ilgili sorularınıza çözüm bulmak üzere, her hafta Perşembe günleri bu köşede sizlerle birlikte olacağız. Soru sormak için iletişim adresimiz; [email protected]