Konya Sivil Toplum Kuruluşları’nın geleneksel hale gelen Ufuk Turu Toplantılarının yedincisi 19-23 Mayıs 2010 tarihleri arasında Alanya Bera Otel'de yapıldı.
Konya'da faaliyet gösteren 80 sivil toplum kuruluşunun önderliğinde, Türkiye'nin değişik bölgelerinden gelen 500'ü aşkın sivil toplum kuruluşu temsilcisinin katılımı ile icra edilen ufuk turu toplantıları 2004 yılından bu yana yapılmaktadır.
Bu toplantılarda yükselen ses, aynı zamanda sessiz çoğunluğu temsil eden Anadolu’nun sivil sesidir.
Bu sese kulak vermek gerekir.
Yurtdışında bulunmam nedeniyle oturumları naklen yayınlayan kontv’den takip edebildim.
Ufuk turu toplantılarına özel ilgi göstermemin sebebi, başlangıçtan beri bu organizasyonun içinde hasbelkader bulunmamdır.
Başlangıçta atılan küçük ama samimi adımların bugün nasıl devasa bir birlikteliğe dönüştüğünü memnuniyetle izledim.
Emeği geçenleri ve katılımcıları yürekten tebrik ediyorum.
Her yıl olduğu gibi bu seneki toplantı konusu da günceldi.
Değişen ve gelişen Türkiye'nin yeniden yapılandığı kritik bir dönemde gerçekleştirilen bu yılki toplantılarda "Toplum ve Yeniden Yapılanma" konusu tartışıldı.
Ülkeyi yönetenlerin ve toplum mühendislerinin dikkatlerine sunmak üzere sonuç bildirgesinde yer alan önemli konuların bir kısmını buraya aktarmak istiyorum.
***
1. Dünyada ve ülkemizde yaşanan toplumsal değişim, toplumun ve onun üst örgütlenmesi devletin, yeniden yapılanmasını vazgeçilemez ve ertelenemez bir noktaya getirmiştir.
2. Yeniden yapılanmada dinin rolü ve önemi inkâr edilemez. Toplumun dini ve manevi değerlerini ihmal eden hiçbir yapılanmanın başarılı olması mümkün değildir. Tarihsel olarak peygamberler yeniden yapılanmanın mücadelesini vermişler ve rol model olarak toplumlarına örnek olmuşlardır. Ülkemizde de yeniden yapılanma sürecinde toplumun değerleri ve bu değerlerin esasını oluşturan bir din olarak İslam ve onun Yüce Peygamberi toplumun yeniden yapılanmasında bir değer olarak dikkate alınması yaşamsal bir zorunluluktur.
3. Anayasa Değişiklikleri Paketi ile gündemde yer alan hukuksal yeniden yapılanma konusu Türkiye'nin bugünü ve yarını için hayati öneme haiz bir konudur. Bu bağlamda, bir yandan bir darbe ürünü olan anayasanın bazı hükümlerinin değiştirilmesi, bir yandan da yargısal kurumların yeniden yapılandırılması konusunda atılmış olan adımlar; daha özgür bir toplum ve birey ile tamamen millet iradesine dayalı bir devlet yapısının ortaya çıkması açısından önemli bir gelişmedir. Ancak değişim sürecinin değişik oyunlarla uzatılmaya çalışılması dikkat çekici olup; ilgili kurum, grup ve kişilerin değişimi engelleme girişimlerinden vazgeçmesi, en azından mevcut şekliyle bu paketin bir an önce iktidarın gerçek sahibinin görüşü alınmak üzere halkoyuna sunulması sağlanmalıdır. Bundan sonra daha esaslı ve kapsamlı, millet irade ve değerlerine dayanan yeni sivil bir anayasanın yapılması gerekmektedir.
4. Ekonomi ve finans alanlarında, Türkiye de dâhil olmak üzere bütün dünyada yeni bir yapılanma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu yapılanmada sadece finans ve sermaye değil, emek sahiplerinin haklarını da gözetmek, daha müreffeh bir dünya inşasında adil bir gelir dağılımın sağlanması gerekmektedir. Krizlerin maliyeti işçinin, çiftçinin, esnafın, memurun ve yoksulların sırtına yüklenmemelidir.
5. Her alanda yeniden yapılanan Türkiye ve dünyada tüm kurum ve kurallarıyla siyaset, bürokrasi ve sivil toplum kuruluşları da üzerine düşeni yapmak zorundadır. Her şeyden önce iktidar gerçek sahibi olan milletin irade ve değerleri aleyhine kullanılmamalıdır. Hiçbir güç millete ve milletin değerlerine karşı kullanılamayacağı gibi, hiçbir otorite de millete ait iktidarı insan hak ve hürriyetleri aleyhine kullanmamalıdır, kullanamaz. Sivil toplum kuruluşları da bu konuda üzerlerine düşen sorumluluktan kaçınmamalıdır.
6. Medya kuruluşları da sermaye yapılarından başlayarak kendilerini yeniden değerlendirmeli ve mesleğin etik ilkelerine bağlılıktan hiçbir şartta vazgeçmemelidir. Medyanın ilkeli olması bireyden başlayarak tüm toplumun, siyasetin ve kurumların da ilkeli olmasına katkıda bulunacaktır. İlkeli medya, şeffaf ve özgür bir toplumun yeniden doğuşuna ve sürdürülmesine hizmet edecektir.
7. Yeniden yapılanmanın gerçek sahibi milletin kendisi olmalıdır.
***
Doğrusu, çok renkli ve verimli geçtiğine inandığım ufuk turuna inşallah gelecek yıl katılmayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Çünkü, her yıl ele alınan konular, takip edilen yıl içinde Türkiye’nin hep baş gündemini oluşturmuştur.
Ve bu toplantılarda konuşulan konular, medyanın yıl boyu en önemli malzemeleri arasında yer almıştır.

[email protected]