Org. Koşaner'in konuşması ya da eski hamam eski tas
Bundan iki yıl önce, 2 Eylül 2008 tarihli ve ‘Org. Başbuğ’un Konuşması ve Demokrasi’ başlıklı yazımda şöyle demişim: ‘Türkiye’de demokratik rejimin rayına oturup oturmadığını merak ederseniz, ölçü ortadadır. Eğer bir Ağustos sonunda, komutanlar devir teslim törenlerinde, sadece Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin savunma görevi ve teknik durumu hakkında konuşup, bunun haricinde ahkâm kesmemişlerse, Türkiye’de demokratik rejim rayına oturmuş demektir.’
Yeni Genelkurmay Başkanımız Org. Işık Koşaner ’in 27 Ağustos 2010 tarihli konuşmasını incelediğimizde, bu ölçüye göre Türkiye ’de demokratik rejimin tam olarak rayına oturmadığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Zira, parti ve hükûmet programı yazma konusunda tecrübeli bir uzman sıfatıyla söyleyebilirim ki, iki yıl önceki Org. Başbuğ ’un konuşmasına benzer şekilde, Org. Koşaner ’in de konuşması daha ziyade bir hükûmet programına benziyor; içinde bir tek ekonomik durum eksik...
Bütünü itibariyle değerlendirilirse, Org. Koşaner ’in konuşması çok iyi hazırlanmış ve birçok bölümüne bizim de iştirak edeceğimiz bir konuşma... Ancak, sekiz sayfalık bu uzun konuşmanın TSK ’nın görevleriyle ilgili kısmı yarısından daha az bir yer tutuyor. Zaten metnin son iki sayfası da TSK mensuplarının yargılanması ve medya ile ilgili şikâyetlere ayrılmış...
***
Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner ’in 27 Ağustos konuşması mercek altına alınınca şu hususlar dikkati çekmektedir.
1. Koşaner Paşa da daha önceki Genelkurmay Başkanları gibi, konuşmasında Cumhuriyetin kuruluş felsefesi üzerinde gereksiz değerlendirmelere ayrıntılı olarak yer vermiştir. Bunun âdeta üstü kapalı bir tehdit oluşturduğu dikkatlerden kaçmamaktadır.
Org. Koşaner ’in, TSK ’nın ‘Cumhuriyeti ve demokrasiyi koruma’ (kollamaya değinmemiş) ‘görevi’ kapsamında, ulus devlet, üniter devlet ve lâik devletin korunmasında ‘her zaman taraf olduğunu’ ve olmaya devam edeceğini söylemesi, TSK ’nın siyasete müdahaleye devam edeceği şeklinde yorumlanabilir.
Bu konulardaki TSK görüşlerinin ‘ilgili makam ve kuruluşlara iletilmesi’ ise, -anayasa ve kanunlar çerçevesinde, uygun ortamlarda vurgusuna rağmen- yeni muhtıraları akla getirebilir. Hele bu görüşlerin kamuoyuyla paylaşılmasının ‘görev olarak devam edecek olması’, Org. Koşaner’ in önümüzdeki Genelkurmay Başkanlığı dönemi için tereddütleri arttırmaktadır.
2. Konuşmada, TSK ’daki eğitim ve öğretimin amacı ifade edilirken, ‘harp silâh ve araçlarını etkili kullanmayı, askerî birlikleri sevk ve idareyi öğrenmenin yanısıra’ diye devam edilerek, bu iki ana meslekî eğitim hedefi dışında birçok teorik eğitim amacı sayılmıştır. Bu şekildeki değerlendirmeler tartışmaya açıktır ve istismara müsaittir.
3. Konuşmada belirtildiği gibi, Genelkurmay Başkanı ’nın ‘her konuda bilgi sahibi olmaya, her kesimden bilgi almaya ihtiyacı vardır’ iddiası doğru değildir. Bu gerekçe yapılarak, TSK ’da ‘bilgilerin toplanması ve değerlendirilmesi’ ihtiyaç olarak gösterilemez. Hele, her karargâhın kendi seviyesinde bilgi toplaması, ‘fişleme’ yapılmasına yol açar. Hukuk devletinde ve demokratik rejimde askerin böyle bir yetkisi olamaz.
4. Org. Koşaner de selefi Org. Başbuğ gibi, TSK ’nın ‘açık ve plânlı bir asimetrik psikolojik harekât ile karşı karşıya’ olduğunu söylemektedir. Bu şekilde davranan münferit ve istisnaî medya organlarına hep birlikte karşı çıkalım. Ancak, herşeyden önce TSK ’nın bu istismara sebep olmamak için yanlışlarından kurtulması ve darbe heveslilerini tasfiye etmesi gerekir.
***
Koşaner Paşa ’nın konuşmasında, TSK ’nın hukuka ve demokrasiye saygılı olacağını defaatle belirtmesi
ve demokratik, lâik hukuk devletinin yasalarla belirlenmiş sınırları dışında hareket edenlerin Türk Silâhlı Kuvvetlerinde barındırılmayacağına dair teminatı memnuniyet vericidir.
Bugüne kadar Işık Koşaner Paşa hakkında hep güzel şeyler duyduk. Dürüst, ciddî, çalışkan, işinin ehli ve demokrasiye saygılı bir asker olduğunu işittik.
Yaptığımız tenkitleri peşin birer demokratik ikaz olarak kabul etmesini ve üzerinde düşünmesini istiyoruz.
Genelkurmay Başkanı Org. Koşaner ’i tebrik ediyor, başarılar diliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.