Avcı Haliç’te mi karargahta mı avlandı?
Kısmet olursa yeni kitabımız Çelik Çekirdek, cumartesiden itibaren piyasada raflardaki yerini alacak. Kurumsal manada derin devletin ve bürokratik iktidarın 200 yılı aşan öyküsünü anlatıyoruz. Osmanlı Sultanı 3. Selim’den günümüze kadar devam eden sürecin kodlarını deşifre etmeye çalışıyoruz.
Ayrıntısına girmeyeceğim, kararı okuyucu verecektir.
Kitabı, köşeye taşımamım asıl nedeni, son bölümüne eklediğimiz Hanefi Avcı Operasyonudur. Referandum öncesi sahnelenen bu operasyonun perde gerisinin aralanmasına yönelik yoğun okuyucu talebi nedeniyle böyle bir eke ihtiyaç hasıl oldu.
Kabul etmek gerekir, kitaplarla ilgili bu tür aktüel gelişmelerin hızına yetişmek, neredeyse imkansız. O nedenle, gündeme yeni düşen Devrimci Karargah Örgütü Operasyonu ve Hanefi Avcı’nın bu süreçteki rolüne ilişkin iddiaları kitaba yetiştiremeyince, köşeye taşımak istedim.
Malum, bu radikal sol örgüt, adını ilk kez, Karacaahmet Mezarlığı’ndan birinci orduya ait Selimiye Kışlası’na yönelik el yapımı roketatarı fırlatarak duyurmuştu. Sütlüce’deki AK Parti İstanbul İl Binası’na gönderilen, bir polisin şehit olmasına ve bazı görevlilerin yaralanmasına yol açan bombalı paketin sahibi de bu örgüttü.
Bu eylemlerin ardından örgüt daha sıkı takibe alındı. Ardından örgütün Bostancı’daki hücre evine baskın düzenlendi, örgüt üyesi Orhan Yılmazkaya öldürülürken emniyet amiri Semih Balaban şehit olmuş, Mazlum Şeker adında bir genç hayatını kaybetmiş, 7 polis yaralanmıştı.
Avcı sürprizi
Polis, bu baskından sonra örgütle ilgili çalışmalarını yoğunlaştırırken, bir sürprizle karşılaştı. Örgüt üyesi olduğu iddiasıyla teknik takibe alınan Toplumsal Özgürlük Gazetesi yazarlarından Necdet Kılıç’la Hanefi Avcı’nın yakın ilişkisi tespit edildi.
Polis şaşkındı. Kılıç, Eskişehir’e Avcı’nın yanına gidiyor, Avcı İstanbul’da Kılıç’la buluşuyordu.
Bir süre sonra takipte iz kaybı oldu. Polis klasik yöntemlerin dışında denediği tüm hünerlerine rağmen örgüt üyelerini takipte zorlanıyordu. Örgütün, polisin takip yöntemlerini iyi bilen uzman birinden yardım aldığını düşünmeye başladılar.
Birinci derecede şüpheli Avcı’ydı.
Burada beklenmedik bir başka gelişme yaşanıyor. İstanbul emniyetinden bir köstebek polis,
Avcı’ya giderek Devrimci Karargah Örgütü’nün takip edildiğini ve kendisinin de dinlendiğini söylüyor.
Zaten Avcı da kitabında bu bölümü şöyle anlatıyor: “Sadece 2 kişinin konuştuğu bir telefonun tespitiyle dinleme başlamış, IMEI numarası üzerinden mahkeme kararı alınarak dinleme yapılmış. Yasadışı örgüt elemanı gibi gösterilerek dinlendim.”
Avcı, daha sonra katıldığı bir TV programında ise sadece bir kişiyle konuştuğu telefon hattındaki karşı tarafı dinleyerek kendisinin dolaylı şekilde takibe alındığını iddia etmişti.
Neyse...
Salı günü 3 ilde 20 adrese düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda İstanbul’da 15, Bursa’da 1, Ankara’da 1 kişi olmak üzere 17 kişi gözaltına alındı. Avcı da ifadesine başvurulmak üzere savcılığa davet edildi. Bu satırlar kaleme alınırken Avcı henüz davete uymamıştı.
Anahtar kadın
Buradaki kritik sorular şunlar: Avcı, bu sol örgüte nasıl bulaştı? Necdet Kılıç’la muhabbetinin sınırları nedir? Bu kadar tecrübeli bir istihbaratçı nasıl oyuna gelir?
Gördüğüm kadarıyla her meselede olduğu gibi burada da anahtar, bir kadın...
Hanefi Bey, Edirne’de Emniyet Müdürüyken hızlı okuma kursuna merak salıyor. Doğaldır, geçmişte de birçok önemli bürokrat aynı kursa dahil olmuşlardır. Orada Kezban Hanım’la tanışıyorlar. Kezban Hanım, Necdet Kılıç’la da çok yakın...
Avcı ve Kılıç’ı bir araya getiren Kezban Hanım...
Bu ilişki düzeneğine ilişkin çok duyum aktarıldı, “özel hayata girer” diyerek kitabın o sayfalarını kapatacağım.
Duyduğum kadarıyla Hanefi Bey, o kadar rahat değil. Korkusunun iki önemli nedeni var: 1- Necdet Kılıç’la yaptığı görüşmelerin kayıtları savcının elinde mi? 2- Kezban Hanım’la görüşmeleri görüntülendi mi?
Soruşturmanın safahatı hakkında bilgimiz olmadığı için bu sorulara kesin cevaplar vermemiz çok zor. Hele, ikinci sorunun cevabıyla hiç ilgili değilim. Ama silahlı bir örgütle ilgili yürütülen soruşturmada, (bir kadın yüzünden) teröristlere teknik destek verdiği iddiası çok vahimdir.
Soruşturmanın sonucunu bekleyip göreceğiz. İfade vermeye gittiğinde kendisini nasıl savunacak bakacağız.
Avcı, Haliç’te mi Karargahta mı avlandı, anlayacağız...