27 Kasım 2007 Hürriyet Gazetesi’den bir haber:
“Canlı bomba, özgürlük öncüsü ilan edildi” !!!
Haber bu!!
Nasıl bir ülkede yaşadığımızı, bundan daha çarpıcı, daha vahim, daha komik, ne anlatabilir???
Türkiye, neden böylesine, yaman tirajik çelişkiler ve ağlanası komiklikler ülkesidir???
Ne demek, şimdi bu??
Hem, “ Canlı bomba”, hem, “Özgürlük Öncüsü” ha?!!
Hem de, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Ulusal Mücadele Günü”nün de!!!
Şimdi, anladınız mı, bu inanılmaz kara mizah ve kavram kargaşası şampiyonlarının yediği
herzeleri!!!
Bu, mizah şahaseri(!), ortada iken, kimin, ne demeye hakkı var???
Sen, kadının, o gül kokulu bedenine, hunharca bir vahşetle, masum insanları, kendi de dahil,
katledecek, paramparça edecek bir bomba, - zalimce, haince, sinsice !- bağlattıracaksın, o da,
senden aldığı talimatla, senin bu canavarca yarattığın ikliminin zoru ile, bunu, patlatacak,
tam, yedi günahsız can beden, parça parça olacak, 33 can bedeni de, elsiz ayaksız bırakacaksın, ondon sonra da, “kadına yönelik şiddete karşı,özgürlük abidesi,öncüsü” ilan edeceksin!??

Bu ne ikiyüzlük, bu ne vicdansızlık, bu ne hayasızlık?!!

* * *
27 Kasım Hürriyet Gazetesi’den bir haber:
“Kürt açılımında Anayasal 3 adım”
- “Kürtçe egitim”
- “Etnik zenginlik”
- “Yasaksız siyaset”...
İnsanın, “Basra harap olduktan sonra mı” diyesi geliyor?!!
Magna Carta’ dan sonra yazılmış, en kötü, en problemli, en kalıcı hasar bırakan, 1982 Ana-
sası’nın, “rehabilitasyonu” için, vakit çok geçken, verilen bu habere bir bakın!!!
“Şu anda ortam uygun değil,ama 10 yıl sonra, belki, bir Kürt Enstitüsü’ nün kurulması
ihtiyaç olabilir.Bu madde buna imkan sağlar.” demiş, bir yetkili!
Bitlis’te, sabahın köründe, kalkıp işe güce kalkışmayan gelinlere, kızlara, çıkışan kaynana-
lar, “ De, haydi, günorta oldu!!!” diye azarlarlardı! Bu, “ Goodmorning after supper!”’in
Bitlis’cesi idi! “ Günorta,” sözü, bugün, -ne yazı ki- artık dilimizde yok!
Ben de, şimdi soruyorum,30’lu yıllarda, Hititoloji, Sümeroloji Kürsüsü kuran üstün dehanın,ufku nerede??
“Yasaklanmış dil” zırvalığını, korkaklığını getirenler, nerede??
Niye???
Bunca yanlışın, ben, nesini düzelteyim!??

* * *
30 Kasım tarihli Hürryet Gazetesi köşe yazarı, Sayın Mehmet Y. Yılmaz, yazıyor:
“Guernica’ya neden izin verilmedi?” Konu, İnter futbolcuların giydiği, kışkırtıcı, abartılı,
“Haçlı” ruhunu ve vandallığını vurgulayan, deve tabanı hacmindeki saçmalık...

Yazılarını zevkle okuduğum, sevgili Yılmaz, bir şeyi unutmuş!!
Batı, bütün dünyada, ikiyüzlülüğün, çifte standardın, ahlaksızlığın ağa-babasıdır!!!
Bunu, nasıl unutur?
Batı’nın değerleri sadece kendinedir!
O bakımdan, Batı, dört dörtlük anlamda, asla, “medeni-uygar” olamaz!
Batı’ya tapanlar, İnter’in, “ Haçlı Seferberliği” ‘ni görmüyorlar mı??? Bu bir simgedir!
Spora, böylesine, bin yıllık bir çirkin politika karıştırılması, ancak, Batı’ya mahsustur!
Batı’nın , “Levhu Mahfuz”’unda, bu var!!
UEFA, sadece, İspanya’ya, bir kıyak yapmıştı, Atletic Bilbao’ya yasak getirmişti, hepsi o kadar!!
Batı’cılar, sözüm sizlere, buna ne diyorsunuz???
Bu kepazelik, Milan- İnter çekişmesinden kaynaklanıyormuş(!) !!! Sevsinler...