Gazete haberlerine bakarsanız CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kafasına göre bir Parti Meclisi oluşturduktan sonra milletvekillerini toplamış "Ben Kemalcilik istemiyorum" demiş!

"Eskiden Baykalcılar vardı, Önderciler vardı artık bunlar kalktı" diyen Kılıçdaroğlu kimseden "Kemalcilik yapmasını beklemediğini" gayet açık ve net bir şekilde ifade etmiş!

Aslında milletvekillerine yönelik bu ikazından dolayı Kılıçdaroğlu'nu kutlamak ve bağrımıza basmak isterdik ama yapamıyoruz! Çünkü bizzat Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisi "Kemalcilik" yapıyor!

Kendisi "Kemalcilik" yapıp dururken O'nu nasıl kutlarız?

"Nasıl aferin iyi konuşmuşsun doğruları ifade etmişsin" diye bağrımıza basarız?

CHP Genel Başkanı partisinde gerçekten de "Kemalcilik" yapılmasını istemiyorsa önce kendi konuşmalarına dikkat etmeli!

İki de bir de "Benim adım Kemal" diye ortaya fırlamamalı!

Hem başbakana meydan okuyorum diye kürsüye çıkıp "Benim adım Kemal" diye "Kemalcilik"in dik alasını yapacaksınız hem de "Kimse Kemalcilik yapmasın" diyeceksiniz!

Çifte Standard bu değilse nedir?

Bu olmaz işte!

CHP Genel Başkanı kürsüden "Benim adım Kemal" diye haykırdığı andan itibaren bal gibi "Kemalcilik" hareketini de başlatmıştır.

Kendisini bu kadar önemseyen!

Kendisini bu kadar öne çıkaran!

Kendisini bu kadar metheden bir Genel Başkanın partililere "Kemalcilik yapmayın" deme hakkı olabilir mi?

CHP Genel Başkanının partililerden böyle bir talepte bulunabilmesi için önce kendisinin söylediklerine kulak vermesi gerekmez mi?

Varsayalım partililer Genel Başkanın bu "eylemi ile söylemi" birbirini tutmayan sözlerinden etkilenmiş olsunlar ve "Kemalcilik" yapmasınlar!

Ama onların "Kemalcilik" yapmıyor olmaları başkalarının "Baykalcılık" ya da "Öndercilik" yapmalarına engel değil ki!

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu her ne kadar o dönemlerin artık eskide kaldığını savunuyorsa da CHP'de herkes bildiğini okumaya devam ediyor!

Yani yine Baykalcılar var!

Yine Önder Sav'cılar var!

Kılıçdaroğlu bu açıklamaları ile kendisine "Bir devri kapatan yeni bir devri açan lider" rolünü uygun görmüş olabilir ama bu rolün hakkını vermekte bir hayli zorlanacağı açık!

Çünkü kendine biçtiği rolü henüz kendisi yerine getiremiyor!

Kürsülerden "Benim adım Kemal" diye böbürlendiği sürece de kendine biçtiği rolün altında kalmaya mahkum görünüyor!

Kemal Kılıçdaroğlu'nun partililerinden istediğini biz de kendisinden istiyoruz.

Ve diyoruz ki:

Siz de Kemalcilik yapmayın siz de!