Erzurum Tabyaları ve Deniz Feneri
Erzurum bayram yeri gibi. Hele bugünlerde coşku daha artmış vaziyette. Bir de kar yağarsa, belki ilk defa kardan şikâyet edilmeyecek.
Bu söylediklerim üniversiteler arası kayak olimpiyatlarına ilgi duyan ve bu sayede cebine üç beş kuruş girecekler için geçerli tabii.
Yoksa ilçelerde veya köylerde kardan hiçbir canlının dışarı çıkamadığı ve bir tutam ota hasret binlerce hayvanın nasıl doyacağı kar bekleyenleri ilgilendirmiyor.
Elbet Erzurum merkez bu işten faydalandı ve faydalanacak. Turizm alanında iyi bir reklâm olacak. Kültürel alanda Ermeniler zaten gerekeni yapıyor.
Biz Erzurum’un kültürüne ve tarihine sahip çıkacak olsak, önce şehir merkezindeki tarihi mirasa sahip çıkar sonra da tabyalara bakarız.
Erzurum demek tabyalar demektir. Ermeni mezaliminin canlı şahitleri tabyalardır. Hatta kendi kendimize yaptığımız ihanetin şahitleri de tabyalardır.
Sayın Başbakan R. Tayyip Erdoğan, açılış için Erzurum’a giderse, ‘gelecek’ deniliyordu, mutlaka tabyalara gidip oraların halini görmelidir.
Belki gitmeden bilgi alacaktır ama kendisine verilen her bilgi eksik ve yanlı olacaktır. Israrla görmesi ve el atması lazımdır.
¥
Erzurum başta olmak üzere civar illerde, ilçelerde ve köylerde yaşayan kimsesiz, yoksul, çaresiz, dermansız binlerce fakir fukaranın beklediği kar değil. Deniz Feneri.
Deniz Feneri’nin Erzurum’da büyükçe bir lojistik merkezi var. Bölgenin tamamına hizmet veriyor. Kim ‘imdat’ diyorsa fener oraya yetişiyor.
Deniz Feneri şube müdürü Ali Karayılan, lojistik merkezi gezdirdi ve yaptıkları faaliyetleri bilgi ve belgeleriyle anlattı.
Elbet geçmişte daha büyük yardımlar yapılıyormuş. Şimdi çok kısıtlı imkânlarla yine de her çığlığa koşuyorlarmış.
Geçtiğimiz hafta Samsun’da bir kız çocuğunun açlıktan öldüğünü yazmıştım. Erzurum’da Ali Karayılan hatırlattı.
Meğer o kızcağızın ailesine Deniz Feneri yıllardır bakıyormuş. Fakat Deniz Baykal ve onun avanesi ile malum medyanın fenere indirdiği darbe sonucu, Müslüman hayırseverler de fenerden desteğini çekince, bu tür ailelere bakılmaz olmuş.
Ben oradayken, Kars’ın bir köyünde gariban bir ailenin evinin tamamen yandığı haberi geldi. Haber üzerine Erzurum şubesi hemen harekete geçti ve bir TIR eşya ile o aileye prefabrik ev ile yiyecek, giyecek ve yakacak gönderildi.
CHP’lilerin ve malum medyanın bu yangından haberi oldu mu? Hayır. Hâlâ hiçbir bilgi ve belge olmadığı halde fenerden desteğini çekenlerin haberi oldu mu? Hayır.
Kimin haberi oldu? Deniz Feneri’nin. CHP ve aynı zihniyetteki çevreler, bu tür derneklerin düşmanı olmakla çok haklılar. Neden?
Eğer Deniz Feneri ve benzeri kuruluşlar olmasa, Türkiye üç gün içinde sosyal patlamanın eşiğine gelir. CHP’lilerin dört gözle beklediği de zaten bu.
Çünkü CHP zihniyetinin nemalandığı zamanlar, onların ülkede yaşattığı sosyal patlamaların zamanlarıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.