Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Osmanlı’ya ihanetin bedelini mi ödüyorlar

Osmanlı’ya ihanetin bedelini mi ödüyorlar

Hüsnü Bin Ali İnönü Demirel
Halk derler halktan nefret ederler
Sonuçta yaptıklarının bedelini öderler
Hepsi de aynı tornanın mamulü biraderler.

Öncelikle Abdurrahim Karakoç ağabeyden bir özür dileyeyim.
“Sevgili ağabeyciğim ara sıra böyle dörtlüklerle yazıya giriyorum ama kusura bakmayın. Usta olan sensin, şiir senin işin.”
Kökü itibariyle geçmişi bin yılı aşan Osmanlı ruhuna, bu bin yıl içerisinde hangi milletler ihanet etmişse, her biri vakti geldikçe bedelini ödemiştir.
Bunun en ağır bedelini ise biz ödedik. Özellikle Milli Şef dönemi, çok ağır şartlarla bedel ödediğimiz yıllardır.
Menderes’le biraz rahatladıktan sonra borcumuz hâlâ bitmemiş olacak ki, CHP zihniyeti, muhalefette olmasına rağmen iktidarlar üzerindeki diktatörlüğünü sürdürmüştür.
1960 darbesi ve devamında meydana gelen; muhtıralar, ihtilaller, 28 Şubat, Ergenekoncular ve bunları sahiplenen malum medyanın hepsi, CHP zihniyetinin askeri olarak kişisel çıkarları uğruna yıllardır bedel ödetmişlerdir.
Ergenekoncular ülkeyi tekrar ortaçağ karanlığına götüremeden, milletimiz bedel ödeme yerine haklarımıza, ülkemize, topraklarımıza, değerlerimize sahip çıkmış ve devletin derinlerindeki CHP diktatörlüğünü temizlemek için demokrasiyi seçmiştir.

Bugün Tunus ve Mısır, Osmanlı’ya ihanetin bedelini ödüyor. Daha sırada Cezayir ve diğer ülkeler var.
Tunus, Mısır ve benzeri diğer ülke halklarının üzerindeki diktatör baskı ile CHP’li zihniyetlilerin Türkiye üzerinde gerçekleştirmek istediği baskı arasında hiç bir fark yoktur.
Mesela Mısır sokaklarında “Hüsnü Mübarek” adını yalın bir şekilde ağzınıza alamazsınız. İsmin başına “Sayın, Aziz, Efendimiz, Kralımız” gibi yüceltici bir ibare koymak zorundasınız.
Osmanlı bu coğrafyalara rızayı ilahi için gitmişti. Kimsenin canına, malına kast etmemişti. Halkın can ve mal güvenliğini sağlamış, huzur ve barış getirmişti. Ama onlar ne yaptı? Osmanlı’ya sırtlarını döndü.
El âlemin İngiliz’ine, Fransız’ına bilmem nesine Osmanlı’yı sattılar. Oysa sadece Osmanlı’ya ihanet etmediler, beraberinde; dinlerini, diyanetlerini, maddi ve manevi varlıklarını da sattılar. Geleceklerini diktatörlere teslim ettiler.

Şimdi ise devran değişti, Mısırlılar da Tunuslular da; şunu söylüyor: “Biz Osmanlı’ya sırtımızı dönerken, başımıza büyük belalar açacağımızı hiç hesap edemedik.”
Geçmişten bugüne kadar, İngiliz ve Fransız sömürgelerini kabullenip, Osmanlı’yı dışlayan hiçbir Müslüman ülkede, halk ile iktidar arasında asla barış olmamıştır.
Mısır, Tunus ve sıradaki diğer Ortadoğu veya Akdeniz ülkelerini izlerken, bu pencereden bakmakta büyük fayda vardır.
Atalarımıza en ağır darbeyi vuran bir millet olarak biz bile 70 yılda zor toparlanabildik. Gücünü “Hak”tan ve “Halk”tan alan iktidar sayesinde elimize yüzümüze bakılır hale geldik.
Darısı diğer Osmanlı coğrafyasındaki ülkelere. Öyle sanıyorum ki diktatörler devrildikten sonra her iki ülkenin de yeniden yapılanmasına Türkiye el atacaktır.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi