On beş yaşındaki oğlumla aramda ciddi sorunlar var. Çocuk okula ilk başladığında sorunlu bir öğretmeni vardı. Kadın eşinden ayrılmıştı ve çok sinirliydi. Ama olan bizim çocuklara oldu ve beş yıl boyunca oğlum öğretmeninden baskı gördü. Çocuğum özellikle matematik derslerini sevmiyordu ve buna bağlı olarak da zaman zaman dayak yiyordu. O günlerde olaya pek müdahale etmedim, biraz bekleyeyim dedim ama bu epey uzun sürdü. Çocuk birkaç kere bana geldi ve "Anne bu gün öğretmen bana hakaret etmedi, vurmadı" dedi. Çocuk dayak yemediği günleri kendisi için büyük bir şans olarak görüyordu. Bir kere gittim ve konuşmaya çalıştım bana da hakaret etmeye başladı. Ben de sabrettim ve çocuğum beşinci sınıfı tamamladı sonra başka okula aldık. Aradan epey zaman geçti şimdi lise son sınıfta ama hâlâ o günleri konuşuyor ve beni kendisini korumamakla suçluyor, eleştiriyor, hatta bu konuda benden nefret ettiğini söylüyor. Çocukların anneleri onları koruyordu sen niye böyle davranmadın diye tenkit ediyor. Oğlumla iyi ilişkiler kurabilmek için neler yapmalıyım? F.N

Güvenini kazanmaya çalışın

İfadelerinizden anladığıma göre, çocuk hayatının en önemli döneminde uzun süre devam eden baskı ve hakaretlere maruz kalmış. Çocuklar her zaman anne babayı sığınacak bir liman, kendilerini tehlikelerden koruyacak bir kalkan olarak görürler. Hatta bu duygularını oyunlarına bile yansıtırlar ve küçük bir şeyde "Seni anneme ya da babama söylerim, o bunun hesabını sorar" tarzından cümleler kurarlar. Bu anlamda bizler çocuklarımıza karşı bazı sorumluluklar taşırız ve bunlardan biri de onların ruh ve beden sağlığını tehdit edecek bir durum olduğunda korumak ve sahip çıkmaktır.. Ayrıca, sevgi vermek, değer vermek ve güven vermekte bu kapsamda önemli birer unsurdur. Bu unsurlardan biri eksik kaldığında çocuğun iç dünyasında bazı yoksunluklar meydana gelebilir. Anladığıma göre, çocuk o dönem yaşadığı sıkıntılarda sizden yeterince destek alamadığını düşünüyor ve bu konuda arkadaşlarının anneleriyle sizi mukayese ederek, ona gerekli sevgi ve ilgiyi göstermediğinize inanıyor. Bu sorunu gidermek için oğlunuzu bir uzmana götürerek, o dönemin yeniden yapılandırılmasına katkı sağlayabilirsiniz. Ayrıca onunla sevgi ve anlayışa dayalı ilişkiler kurarak güvenini kazanmaya, duygularını anlamaya çalışabilir, ilişkilerinizi yeniden yapılandırabilirsiniz.
Kendimi hiç beğenmiyorum

Fatma abla ben on sekiz yaşında bir genç kızım. Geçen yıl liseyi bitirdim bu yıl üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Oldu olası çok zayıfım ve kendimi hiç beğenmiyorum. Küçükken arkadaşlarım benimle dalga geçerlerdi kendimi çok kötü hissederdim. Arkadaşlarım arasında benimle çok fazla alay edilirdi. Bunlar beni etkiledi artık kendimi hiç beğenmiyorum. Öğretmen olmak istiyorum ama yapabileceğime inanamıyorum. Dışarı çıkmaktan hiç hoşlanmıyorum bütün gün evdeyim. Annem bana çok kızıyor sen de arkadaşların gibi gez toz diyor ama ben kendimi buna bile layık görmüyorum. Tavsiyelerinizi bekliyorum. Z.K

Dostlarımız iyiliğimizi isterler

İnsanların kilolarıyla ilgili çareler aradığı ve diyetisyenlere başvurduğu bir dönemde zayıf olmanı neden bu kadar dert ettiğini anlayamadım. Ayrıca, çevrendeki insanlar ne derse desin, ne düşünürlerse düşünsünler, sen kendinle ilgili olumlu düşüncelere sahipsen bunların ne önemi olabilir. Çünkü bildiğimiz bir gerçek var ki, dostlarımız bizim iyiliğimizi isterler ve bizim için güzel şeyler düşünürler. Eğer alay ediyor ve aşağılıyorlarsa bu kimselerin ne söylediklerin de önemi yok. Çünkü insanlarla alay etmek, kötü bir haslettir ve Allah'ın razı olmadığı bir davranıştır... Ama sanırım söylenenlerden çok fazla etkileniyor olman bu insanların cesaretini arttırıyor. Bu konuda güçlü olduğunu gördüklerinde bu tavırlarından da vazgeçeceklerdir.

Gençlik döneminde bu tür durumlar görülebilir. Gençler görüntüleriyle çok fazla ilgilenirler ve bu konuda eleştiri kabul edemezler. Ancak şunu da unutma ki, her insan kendine özgüdür ve değerlidir. Çünkü dünyada seninle aynı özellikleri taşıyan bir Zeynep daha yok bunu unutma. Bu senin değerli ve önemli biri olduğunu gösterir. Ayrıca Allah bizim içimize bakar ve bizi iyi şeyler yapmaya teşvik eder. Şunu unutma, sen kendine özgü özellikleri olan genç, güzel ve dinamik bir genç kızsın. Kendinle ilgili kararlarını başkalarının dilinden değil kendi muhakemenle vermeye çalış o takdirde ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksın...