"Kimi giyer gömleği çıkarır Erdoğan gibi!

Kimi giyer gömleği kefen yapar Erbakan gibi!"

Yukarıdaki satırlar Saadet Partisi Batman İl Başkanı Mehmet Fırat beye ait! Çok kıymetli büyüklerimiz tarafından bize iletildiği anda oldukça duygulandık!

Bu anlamlı dizeler son yıllarda yaşamış olduğumuz gelişmeleri ne kadar güzel özetliyor, değil mi?

"Netice itibarıyla söz konusu olan bir gömlek çıkarılsa ne yazar çıkarılmasa ne yazar" diye düşünenlere verilecek bundan güzel bir cevap olabilir mi?

Çıkarırsın bütün kapılar açılır!

Çıkarmazsın bütün kapılar duvar kesilir!

O zaman gömlek deyip geçmemek lazım demek ki!

Gömleğin bir kimlik ifadesi olduğunu idrak etmek lazım!

O gömlek sırtta iken kapılar insanın yüzüne kapanıyorsa o noktada durup bir hayli düşünmek gerek!

Ve o gömlek sırttan çıkarılıp atılınca bütün kapılar ardına kadar açılıyor ise yine durup düşünmek gerek!

Hem de bu defa daha uzun düşünmek gerek!

"Gömlekteki sır nedir?" demek lazım!

Maksadımız gömleği çıkaran Erdoğan'a sitem etmek değil!

Elbette O bir tercihte bulunmuştur!

Erdoğan'a sitem etmiyoruz ama gömleği çıkarmayıp kefen yapan Erbakan'a gıpta ediyoruz, imreniyoruz!

Ne mutlu O'na diyoruz!

O'nun örnek hayatına hayranlıkla bakıyoruz!

Hâlâ yalnızlığına alışamadık!

Bu yalnızlığımız içinde yazımıza konu edindiğimiz iki satır yanan yüreğimize serpilmiş su gibi oldu!

Erdoğan'a hiç sitem etmeden Erbakan'a imrendik ve bu duygularımızı sizlerle de paylaşmak istedik!

Biliyoruz aranızdan pek çok kişi de şimdi Erbakan hocamıza imrenecek ve özenecek!

En azından gıpta ile bakacak!

Evet, dostlar Saadet Partisi Batman İl Başkanı Mehmet Fırat'ın da ifade ettiği gibi önümüzde iki yol var!

Gömleği çıkarmak!

Ya da kefen yapmak!

Tercih sizin!

Nasıl istiyorsanız, hangisi hoşunuza gidiyorsa öyle yapın!

Şayet "Ne yapalım, nasıl davranalım?" diye soracak olursanız deriz ki:

Gömleğinize sahip çıkın!

Sakın ha çıkarmayın!

Ve mutlaka kefen yapın!

Aynen Erbakan hocamızın yaptığı gibi!

Biz öyle yapabilmek için dua ediyoruz!