AK Parti’ye yakışacak isimlerden iki isim
AK Parti’ye yakışmak ve Tayyip Bey’e yol arkadaşı olmak, herkesin harcı olmamalı. İnsan olan insan biraz haddini bilmeli.
Vekilliğe müracaat eden yeni yetme veya sonradan görme isimlere bakınca insan üzülüyor. Oysa Tayyip Bey bu noktalara gelmek için epeyce bedel ödedi.
AK Parti rüzgârından istifade edip, belli yerlere gelerek testilerini doldurmaya niyetli vekil müracaatları inşallah bertaraf edilir.
Tayyip Bey’e yol arkadaşı olabilmek için öncelikle onun çektiği acıları çekmek veya o çekerken ona destek olmak gerekirdi.
Tayyip Bey’in sevdasında, öteki âlemdeki sorguya huzur içerisinde cevap verme gayreti vardır. Bu gayrette olanlar Tayyip Bey’le birlikte yürümelidir.
Belki Tayyip Bey’e yoldaş olacak daha nice güzel insanlar vardır fakat onların hizmet terbiyelerinin gereği nümayişçilik olmadığı için kimler olduğunu bilemiyoruz.
Tanıdıkça, bildikçe haklarında yazar ve konuşuruz. Benim siyasetten bir beklentim yok. Milletimize hizmet edeceğine inandığım dürüst ve haysiyetli herkese destek veririz.
¥
İşte, bu isimlerden birisi Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, diğeri de milli sinemanın öncüsü yönetmen Mesut Uçakan’dır.
Her ikisini de çok genç yıllarımdan tanırım. Her ikisiyle de mesaim oldu. Her ikisinin de memlekete ve millete hizmet aşkına şahitlik ettim.
Salim Uslu, babam dostudur aynı zamanda. Bu noktaya tırnaklarıyla geldiğine yakından şahitlik etmişimdir.
Salim Uslu ve çalışma arkadaşları, değer yargıları olan işçilerimizi, emekçilerimizi sol ideolojinin sömürüsünden kurtarmıştır. Sadece bu hizmetleri bile yeter de artar.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girmeyi hak etmek için önce bir insanın geçmişinde; ülkesine, milletine dair ülküsü ve çilesi olmalıdır.
Salim Uslu, yaklaşık 35 yıldır sendikacılıkla uğraşır. Bu zaman zarfında işçi haklarında bir çığır açmış, sarı sendikacıların yaptığı gibi, işçinin emeğini patronlara peşkeş çektirmemiştir.
¥
Mesut Uçakan’a gelince. Kim ne diyebilir ki, Uçakan hakkında? TBMM’ye girmeyi ve Tayyip Bey’e yoldaş olmayı ondan daha fazla hak eden kaç kişi çıkar?
Toplumumuzun dini ve milli değer yargılarını anlatma adına sinemada verdiği mücadeleyi üç kişi dışında kaç yönetmen vermiştir?
İnandığı değerler uğruna arkadaşlarının okul harçlıklarıyla sinema yapmaya kalkışan kaç yiğit insan vardır?
Mesut Uçakan, bir çile insanıdır. Çektiği çile yükünün altında ezilip bir kenarda beklemek yerine, çilesini omuzlamış ve “Yarının sahibi Allah’tır” diyerek 40 yıldır “davasının” izinde iz sürmektedir.
Sayın Başbakan ile birlikte MTTB’de başlattıkları yolculuk, aynı inanç çerçevesinde ama ayrı hizmet alanlarında yürümüştür.
Bugün ülkemize ve milletimize hizmetin bütünleştiği nokta olan TBMM’de ise artık buluşma ve çalışma zamanıdır.
Gerisini Hakk bilir. Nasipse gelir Hint’ten Yemen’den, nasip değilse ne gelir elden...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.