Kontrol edemiyorum
* İki yıl önce eşimden ayrıldım. Ayrıldıktan sonra çok kötü günler geçirdik. Kızımla birlikte altı ay boyunca psikiyatriste gittim. Şu an daha iyiyim. Bu benim kaderim dedim her şeyi Allah'a bıraktım. 8 yaşındaki kızımla beraber hayatıma yeni bir sayfa açtım. Ama kızım tam olarak olaya alışmış değil. Birkaç aydan beri tırnak yeme alışkanlığı da ortaya çıktı. Arkadaşlarıyla oynasın diye dışarı gönderiyorum, tırnaklarını yemekten kanatmış oluyor bu şekilde eve geliyor. Yanımdayken uyarıyorum ama okuldayken arkadaşlarının yanındayken kontrol edemiyorum. Bu konuda onu bir uzmana götürmem gerekir mi? N. E.
Çocuk kendini suçlayabilir
* Eşinizden ayrıldığınızda çocuk ayrılık kavramını anlayabilecek yaşta değildi. Bu dönem çocuklar ayrılığın nedenini pek anlayamazlar ve bu konuda kendilerini suçlayabilirler. Anne babayı bir arada göremeyen çocuk, bunu yaşına uygun olarak yorumlar ve benim yüzümden ayrıldılar diye düşünerek kaygıya kapılabilir. Çocuğun iç dünyasında gelişen stres ve kaygılar, aile içinde gelişen şiddet ve ayrılıklar, ders başarısızlığı, baskıcı tutum ve davranışlar, kardeşler arasında kıyaslama yapılması... tırnak yeme davranışını ortaya çıkarabilir. Bütün bunları dikkate alarak, babayla ayrılığınızı ona anlayacağı bir dille anlatınız. Ayrıca, sürekli "tırnaklarını yeme, yapma, bırak..." gibi uyarılarda bulunmayın, fakat çocuğun ilgisini başka yönlere çekerek ona yardımcı olmaya çalışın. Lütfen çocuğu bu konuda eleştirmeyin... Zaman zaman ağzına çiğneyeceği bir şeyler verebilir ve onu meşgul edebilirsiniz. Tırnaklarını yemeyi azalttığı zamanlarda onu ödüllendirebilirsiniz. Bir de babayla ilişkilerinizde çocuğun hukukunu ve ruh sağlığını dikkate almalısınız. Bu nedenle çocuğun yanında tartışmayın, babayla ilgili olumsuz cümleler kurmayın ve çocuğun babayla zaman zaman görüşmesini sağlayın.
O'nun dünyasından bakabiliyorum
* Fatma abla ben şu an 18 yaşındayım. Çocukken ailemle ilişkilerim çok iyiydi. Ama gençlik dönemine geçtiğimde annemle ciddi çatışmalar yaşamaya başladım. Çünkü büyüdüğümde biraz daha özgür olmak istiyordum ama annem engelliyordu. Ben de onun söylediği her şeye karşı çıkıyor ve onu hiç dinlemiyordum. Ne bileyim sanki benim özgürlüğümü kısıtlıyor ve beni anlayamıyor sanıyordum. "Eve geç gelme, yanlış arkadaş seçme, derslerine iyi çalış, odanı toparla..."diyor bu uyarıları hiç bitmiyordu. Annemle kavgalarımız birkaç yıl sürdü. Hatta annem beni bir terapiste götürdü. Burada aldığım yardımlardan sonra anneme nasıl davranacağımı öğrendim. Aslında annemi hiç anlamadığımı olaylara sadece kendi dünyamdan baktığımı gördüm. Artık, annemle konuşurken, ya da onun uyarılarını dinlerken, olaya onun dünyasından da bakıyorum ve onu anlamaya çalışıyorum. Böyle yaptığım sürece aramızdaki çatışmalar da ortadan kalkıyor ve ilişkilerimiz düzeliyor. Aslında bunu yapmak için illa da terapiste gitmeye gerek yok. Biz gençler de annelerimizi anlamaya çalıştığımız zaman aslında sorunlarımız kendiliğinden çözülüyor... E. Ç.
Gençlere örnek olmasını diliyoruz
* Ebeveynlerle genç nesiller arasındaki çatışmaların altında her iki kuşağın da olaylara kendi dünyalarından bakmaları yatıyor. Bu konuda, eğitimciler ve uzmanlar aileye ve gençlere rehberlik ederek sorunun çözümü noktasında katkı sağlıyorlar. Bunu yaparken iki tarafla da görüşerek, her iki tarafın da birbirlerini anlamalarına, doğru iletişim kurmalarına ve birbirlerine değer vermelerine yönelik uygulamalarda bulunuyorlar. Senin de bu konuda gerekli desteği alarak, anneyi anlamaya çalışman ve çatışmayı onarman gerçekten örnek bir davranış. İnsanlar yanlış yapa yapa doğruyu öğreniyorlar ve hatalarından geri dönüyorlar. Senin de ifade ettiğin gibi, aslında karşındaki kişiyi anlamaya çalıştığında onun da seni anladığını ve seninle olan ilişkilerini iyileştirdiğini görüyorsun. Bu noktada yaşadığın sorunu fark edip uzmanın da yardımıyla hayatında köklü bir değişim yaptığın için seni tebrik ediyoruz. Ve bu davranışının gençlere örnek olmasını diliyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.