İçinde bulunduğu sert krizi bir türlü yenemeyen Yunanistan, yatırımcı güvenini tekrar kazanabilmek için özelleştirmeye ağırlık verecek. Zira günümüz dünyasında ülkelerin artık iki önemli "kredibilite" unsuru var. Biri, "özelleştirme", diğeri "merkez bankalarının bağımsızlığı"...
Niye özelleştirme, bir ülkenin başlıca kredibilite unsuru haline geldi, derseniz... Ekonomilerde geniş devlet payının verimsizliği ve yolsuzluğu çoğalttığı artık bütün dünyada genel kabul görüyor.
İşte bu nedenle her ülkenin özelleştirmesini hızla yapması şart. Şimdi Yunanistan için de hızlı bir özelleştirme dönemi başlıyor.
Krizdeki Yunanistan'da özelleştirmenin nasıl yapılacağına gelince... Yunan Hükümeti, bir süre önce 2015 sonuna kadar 50 milyar euro tutarında özelleştirme yapacağını açıkladı. Ama bu programı IMF yeterli bulmadı. Önceki gün AB de Yunanistan'ı uyardı ve yeni bir yardım için derin bir reformun şart olduğunu söyledi.
Gelelim IMF'nin yeni değerlendirmesine...
IMF'nin Avrupa departman sorumlusu Antonio Borges'e göre, Yunan devletinin elinde 280 milyar euro tutarında gayrimenkul bulunuyor. Bunlara ek olarak Yunan devletinin portföyünde şirket hisse senetleri de var.
Dolayısıyla hükümetin açıkladığı 50 milyar euroluk özelleştirme programı son derece yetersiz kalıyor. Bu rakamın Yunanistan'ın sorununu çözmeyeceği de açıkça görülüyor. Yunanistan'ın devlet borçları 327 milyar euroya dayanmış durumda.
Devlet borçlarının milli gelire oranı yüzde 150 seviyesine ulaşıyor. Böyle devasa bir borç sorununu çözmek için de özelleştirmenin daha kapsamlı yapılması gerekiyor. İşte IMF'nin yaptığı itiraz üzerine, Yunanistan özelleştirme programını yeniden tartışmaya başladı.
Peki özelleştirme için Yunan devletinin hangi gayrimenkulleri satılacak? Yunanistan Savunma Bakanı Evangelos Venizelos'ın son açıklamasına bakılırsa, şehirlerin içinde kalan askeri kışlalar ve devlete miras kalan gayrimenkuller öncelikle özelleştirilecek. Böylece Yunanistan'ın borçlarının bir kısmı ödenecek.
IMF'nin Yunanistan'dan başka istekleri de var. IMF'nin Yunanistan'ı kurtarma planına göre, ülkede enerji sektörü de hızla serbestleştirilmeli.
Ama Yunan sendikaları enerji sektörünün serbestleşmesine karşı çıkıyor. Halbuki enerji sektörü serbestleştirilmeze, uluslararası yatırımcılar Yunanistan'a yatırım yapmaktan kaçınacak. İşte yaşanan bu açmaz, sosyalist Papandreu Hükümeti'nin başını ağrıtıyor. Çünkü sadece devletin gayrimenkullerini satmak yetmiyor. Hızlı bir özelleştirmeyle ekonomide devlet payını da acilen azaltmak gerekiyor.
Gelelim Yunanistan'ın niye borçlarını ödeyemez duruma düştüğüne... IMF yetkililerine göre, Yunanistan özelleştirmede ayak sürüdü. Ekonomide geniş bir devlet sektörünün varlığı verimsizliği artırdıkça artırdı. Verimsizlik nedeniyle büyüyen bütçe açıkları hep borçlanarak karşılandı. Ve 2008 dünya mali krizinin ardından, ekonomilerin sağlığı daha dikkatli bir gözle incelenince, Yunanistan maliye politikasının sürdürülemez olduğu iyice ortaya çıktı.
Şimdi "son dokuz yılda Türkiye'de ne yapıldı?" diye küçümseyici bir edayla soranlara, "bir komşuna bak" demek gerekiyor.
Türkiye'de, Yunanistan'ın yapamadıkları yapıldı ve ekonomi sağlıklı hale getirildi. Türkiye halkı, Yunanistan halkı gibi kriz yaşamaktan ve fakirleşmekten kurtarıldı.