Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Umarım faydalı olur

Umarım faydalı olur

Fatma abla, ben iktisat mezunu bir genç kızım. Ama bu bölümü hiç sevmedim, seveceğimi de sanmıyorum. Benden başka iki abim daha var onlar da iktisatçı, babam da iktisatçı beni de bu bölüme zorla gönderdiler. Babam birlikte iş kurarsınız dedi ve beni bu bölüme zorladı. Ama benim başka hayallerim vardı, iyi bir öğretmen olacak ve öğrenci yetiştirecektim. Şimdi bu hayallerim suya düştü o yüzden bölümümü hiç sevemiyorum. Bu mektubu babalar çocuklarına seçecekleri meslek konusunda baskı yapmasınlar diye yazıyorum. Bu konudaki duygularımı sizler aracılığıyla paylaşıyorum. Umarım faydalı olur. B. B

İnsan sevdiği meslekte daha başarılı olur

Sizin de ifade ettiğiniz gibi, kişi sevdiği meslekte daha başarılı olur. Bu nedenle Batı toplumlarında çocuklar küçük yaştan itibaren yeteneklerine göre değerlendirilerek uygun bir mesleğe yönlendiriliyor. Ancak ne yazık ki, bizim toplumumuzda bu uygulamalar henüz aktif olarak işlemiyor. Anne babalar, ya, çevrenin ne düşündüğünü ne söylediğini ya da kendi beklentilerini dikkate alarak çocuklarını herhangi bir mesleğe yönlendiriyorlar. Oysa çocuk istemediği bir meslekte hem başarısız hem de mutsuz olacaktır.

Meslek seçiminde babanın ve ağabeylerin etkisiyle istemediğiniz bir mesleği seçmişsiniz. Ama neticede okulu bitirmişsiniz. Bu konuda daha baştan "asla bu bölümü sevemem" diyerek kendinizi şartlamayın, sevebilirsiniz de... Daha hayatın başındasınız, istediğiniz bir alanda eğitiminize devam edebilir ve kendinizi yetiştirebilirsiniz. Ya da açık öğretim fakültesinde sosyal bir bölüm seçebilir ve bu alana da yoğunlaşabilirsiniz. Ayrıca okuduğunuz bölümde de neler yapabileceğinizi araştırabilir ve işinizi eğitimle birleştirerek faydalı olabilirsiniz. Mesela alanınızla ilgili kendinizi geliştirerek eğitimler verebilir ve bu konuda kardeşlerinizden de destek alabilirsiniz.
İleride sorun olur diye korkuyorum

20 yıldır tedavi görüyorum ama bebek sahibi olamıyorum. Kırk yaşındayım ümitlerim iyice yok oldu. Kocam çok anlayışlı "Allah böyle nasip etmiş, ne yapalım" diyor. Ama ben çevremdeki insanları gördükçe çok üzülüyorum. Çocuklarını seven anneleri seyrettiğimde içim titriyor kendimi kötü hissediyorum. Evlatlık bir bebek almayı düşündüm ama ileride sorun olur diye korkuyorum. Bu konuda tavsiyelerinizi bekliyorum. F. K

Bazı şeyler elimizde değil

Gerçekleştiremediğimiz ya da ulaşamadığımız hayallerimiz ve yoksunluklarımız vardır. Kimimiz, maddiyattan, kimimiz sağlıktan kimimiz arkadaş, akraba ve yakınlarımızdan yoksunuzdur. Ama yine de kaybetmeyiz yaşama sevincimizi. Elimizde gönlümüzde ne varsa onunla yetinir ve hayatımıza devam ederiz. Bazı soruların cevabını ne bilebiliriz ne de verebiliriz. Böyle durumlarda soru sormanın anlamı yok, çünkü sorduğumuz soruya hiçbir cevap alamayız. Bu gibi durumlarda neden niçin sorusunu sormamalı ve Allah'ın taktirine rıza göstermeliyiz.

İfadenizden anladığıma göre tedavi gördünüz, elinizden geleni yaptınız ama bebek sahibi olamadınız. Bu durumda niçin ben, neden böyle oldu? Gibi sorular sorduğunuz takdirde içinden çıkamayacağınız bir girdaba girebilirsiniz. Bu nedenle elimden geleni yaptım ama Rabbim böyle diledi diyebilir ve hayatınızı olduğu gibi kabullenebilirsiniz. Ne yapalım sizin imtihanınızda buymuş. Bir evlatlık almayı düşündüğünüzü ifade ediyorsunuz, bu konuda aile bireyleriyle istişare edebilir ve yetim bir çocuğun bakımını üstlenebilirsiniz. Çocuk esirgeme kurumuyla görüşebilir ve birkaç çocuğa manevi annelik yapabilirsiniz. Allah yar ve yardımcınız olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi