Siyaset mi insanı çirkinleştirir, insan mı siyaseti?
Soru: “Siyaset mi insanı çirkinleştirir, yoksa insan mı siyaseti çirkinleştirir?”
Yazısını okutmak isteyen ve konuşmasını dinletmek isteyen birisi, söze veya yazıya soruyla girmez.
Soruyla başlayan konuşmalar ve yazılar, önyargılı ve peşin hükümlü okunur. Soru insanda imtihan hissi uyandırır ve kimse imtihan edilmek istemez.
Zaten bu sebeple değil midir ki, mahşerdeki sorgu gününe bile inandığımız halde es geçişimizin sebebi.
Hakikaten ahiretteki sorgu gününe inansak, inanma çizgisini aşıp, iman etsek, hayatı kördüğüm eder miyiz, kördüğüm bir hayat içerisinde yaşar mıyız?
Oysa hesap gününe inananlar, bu dünyasını da öteki dünyasını da cennet eden insanlardır. Neyse, geçelim.
¥
Sorunun cevabına gelince:
Elbet siyaseti insan çirkinleştirmektedir. Çirkinliğini siyaset üzerinden çevresine yaymaktadır.
Yoksa siyaset ilmi, insan yönetimi ve insan ilişkileri açısından son derece önemli ve mutlaka işletilmesi gereken bir sistemdir.
Lakin gelin görün ki, Türkiye’de işleyen siyaset anlayışı, insanı doğduğuna pişman eden cinstendir.
İnsan kâinatın en şerefli varlığıdır. Bu şerefli yaratıklar; bir siyasi canavar olarak, öyle alçalmakta, öyle alçaklaşmaktadırlar ki, ne şeref ne haysiyet tanımaktadırlar.
Ülkenin gündeminden siyasi çirkinlikler hiç eksik olmuyor. Memleketin birliğine, bütünlüğüne kastedenler bile siyaseti çirkinleştirerek milletin evi olan TBMM’ye girebiliyor ve girmeye kalkabiliyor.
Bir insan ancak bu kadar çirkinleşebilir ve siyaseti bu kadar çirkinleştirebilir. Daha dün, millet iradesine karşı komplolar kuranlar, bugün millet iradesine sığınıyorlar.
Binlerce siyasi çirkinlikten ve siyaseti çirkinleştiren örneklerden sadece birkaçı bu.
¥
Siyaseti çirkinleştirenleri ve onları destekleyenleri bilmem ama memlekette huzur, barış ve kardeşlikten yana olan halkımız yoruldu bu siyasi kargaşadan.
Daha ne siyasi çirkinlik faciaları var. İki insan düşünün, ikisi de Allah için alnını secdeye götürüyor. İkisi de Allah için yan yana durup ibadet ediyor.
Bu iki kişi camiden çıkar çıkmaz, birbirlerine olmadık hakaretleri yapabiliyor ve bir daha yüz yüze bakacak halleri kalmıyor.
Şimdi siyaset mi çirkin, yoksa insan mı siyaseti çirkinleştiriyor? İman yüklü (!) sandığımız öyle kişiler var ki, şahsi menfaatlerini siyasi hırslarına yükleyerek; sevenlerine “mayaları” ve “ideolojilerine” uygun olmayan partileri desteklettirdiler.
¥
1970 yılından beri siyaseti yakından takip ederim. Türkiye’nin en zor yıllarında siyasetin ve olayların içerisindeydim ama siyaset bu kadar çirkinleşmemişti.
Siyasi hırs; insanın gönlünü, ufkunu, yarınını, inancını, imanını ve tüm değerlerini ciddi zedeliyor.
İnsana hizmeti, insanlığa hizmeti, doğruyu, güzeli, iyiyi göremiyor, duyamıyor, dokunamıyor ve bir fayda sağlayamıyoruz.
Eğer becerebilirsem artık siyasetin çirkinlikleri yerine; iyiliklerin, doğrulukların, güzelliklerin yanında yer almak ve bu doğrultuda yazmak istiyorum. Huzur, bir insan hakkıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.