Elbet bunu da böyükler bilir... Demiştim ya eski günlerde:

Yalan/dolan ile devran sürmeyi

Biz ne bilek beğim, böyükler bilir.

Milletin başına çorap örmeyi

Biz ne bilek beğim, böyükler bilir.

Tıpkı öyle:

Çetrefilli her meseleyi beyninden bacaklı büyük zatlar bilir...

Ve bir de:

Uluslararası çakma dostlarımız, en gür sesle demokrasi şarkıları söyleyen yalancı kefereler bilebilirler...

“Kürt turpu” en büyük “sayıldığı” günlerde bile fazla zarar veremedi bu ülkeye... Çünkü, Kürtler arasında inanç birliği yoktu, ırkçılık pek revaç bulmamıştı... Olup olanı Zerdüşt kalıntısı, “Müslüman olmakla kaybettik” havası üfüren kefere tıynetliler...

Camide saf tuttuğumuz Kürtler, cephelerde beraberce düşman kovaladığımız din kardeşlerimiz ne turp oldular, ne de hıyar...

Yoluna can koyduğumuz Avrupa Birliği ve dünyanın muhteşem zebanisi Amerika yeni kapılar aramaya başladı ki Türkiye’yi çökerteler...

En büyük turp torbadan çıkartılmalı dediler...

O hangisi?

Dikkat ederseniz, kadim zamandan bu yana Türk ve Müslüman düşmanlığı ile tanınmış YAŞLI veletleri...

Ve en yufka yerimizden yakalamak istiyorlar.

Turpun büyüğünü, yani ALEVİ turpunu servise sokacaklar...

Bin yıldan fazla bir zamandır her gün ısıtılıp soframıza servis edilen KERBELA hadisesinin iğrenç istismarı...

Onun içindir ki her Türk, YEZİD, her yer istisnasız KERBELA...

Deseniz ki, bre dangalaklar KERBELA hadisesi vuku bulduğunda Türkler Müslüman değillerdi... Kerbela’nın müsebbipleri Araplardır... Dedeleri hiç müsaade etmez ALİ’SİZ ALEVİLER’İN...

İslam’ın en mükemmel, en adil hükümdarlarından Yavuz Sultan Selim düşmanlığı yüzyıllardır bitmedi, dünya durdukça bitmez de... Çünkü kindar bir mezheptir, mezhebin de ötesinde kin volkanıdır İSLAM DIŞIYIZ diyen sözde Aleviler... Maraş düşmanlıkları, Çorum düşmanlıkları ve Madımak Oteli düşmanlıkları adamların amentüsü olmuştur...

İslam ve Türk düşmanları biliyor hangi çiçekten bal alacaklarını... Onun içindir ki, İngiltere, Aleviliği “zorunlu ders olarak” kabul etmiş...

İngiltere’de 250 bin kadar Alevi yaşamakta imiş...

Peki milyonlarca Müslüman yaşıyor, hiç Müslümanlığı “zorunlu” ders olarak aldılar mı?

Ne gezer!..

Ellerinden gelse Müslümanların köküne kibrit suyu dökerler...

Yine bazı Avrupa ülkelerinde Alevilik seçmeli ders olarak okutulmakta imiş...

DİN olarak İSLAM var... Hadi okutun sene sahtekârlar... Aleviliğin İslam'ı bölecek hançer yerine konulması mı derdiniz?

ABD’li temsilciler “Türkiye’de din özgürlüğünü” tartışıyor...

70 milyon Müslümanın inandığı İslam dinini değil, İslam’a saplanan bir hançer mesabesindeki sahte dinleri...

O dinlerin peygamberleri kimdir? Kitabları hangi kitabdır? Maksatları Hıristiyanlığı çaka çaka yerleştirmektir bağrımıza...

Ermeni ve Rum azınlıklara olağanüstü serbestlik tanınması, bu arada İslam’la alakası olmayan Zerdüşt kalıntıları ve Hasan Sabbah takipçileri ihya edilecek ki Türkiye parçalansın...

Torbadan çıkartılmak istenen büyük turp Türkiye’ye büyük zarar verecek olan turptur...

“Ruhban okulu” takipçileri, “Alevi dini” yerleştirmecileri, Zerdüşt tahkimatçıları aynı torbanın içindedirler...

Irkçılık ihya edilmek isteniyor... Bu arada İslam zayıflatılmalı ki arzular gerçekleşe...

Bazı siyasi kuruluşlar hem Kürtçülüğü, hem Aleviliği, hem Zerdüştlüğü amentüleri yaptılar... Sahi öyle hercümerç bir din var mı dünyada?

Yoksa da var edilmek isteniyor...

FON’lardan beslenenler için dinin de, mezhebin de, ırkın da mali kaynak olanı önemlidir...

Ramazan gelse de rahata kavuşabilsek bari...

Şehirlerden korkar dağlarda yaşarız

Gideriz ta eski çağlarda yaşarız

Tuhaflık cinleri sarar çevremizi

Bakarız kendi kendimize şaşarız...